Mehmet BARANSU
Siyaset ısınmaya başladı. Tüm stratejiler, tüm planlar 2014 yılı hedef alınarak yapılıyor. Bugün sizlerle Ankara ve İstanbul’da, AK Parti’nin 2014 yılı yerel ve genel seçim stratejisiyle ilgili kulislerde konuşulan konuları paylaşacağım.
Bilindiği gibi AK Parti’nin tüzüğüne göre üç dönem milletvekili olanlar, dördüncü dönemde milletvekilliğine aday olamıyor.
Sabah’tan Yavuz Donat, geçen hafta kaleme aldığı köşe yazısında, dördüncü dönemle ilgili yeni bir stratejiden ‘Senaryo-2014’ten bahsetti. Donat’ın yazdığı “senaryo” şöyle: “Son günlerde Ankara’nın‘derin kulislerinde’ şu formül konuşuluyor: Yeni Genel Başkan kim olacak?... Diyelim ki ‘üç dönemlik bir isim’ Tayyip Bey’in yerine geçti. Ama ‘seçime giremez ki...’ Öyleyse... Yeni başkan,‘olağanüstü tüzük kongresi’ toplar... ‘dördüncü dönem yasağını’ kaldırır. Böylece ‘bir taşla üç kuş’ birden vurulur. Tayyip Bey ‘sözünü yememiş’ olur. Parti ‘kan kaybından’ kurtulur. Üç dönemlikler ‘sorunu’ da böylece hallolur.”
Donat’ın yazdıkları böyle. Ancak durum, özellikle AK Parti çevrelerinde konuşulanlar çok farklı.
AK Parti çevrelerine göre böyle bir formülün hayata geçmesi imkânsız. Nedeni ise “hiç konuşulmayan, üzerinde durulmayacak ve de gündeme getirilmeyen bir formülün” hayata geçirilmesinin imkânsızlığı.
“Ankara’nın derin kulislerinde” bu formülün konuşulmadığı, Donat’ın yazdıklarının doğru olmadığını söylemek istemiyorum. Birilerinin bu formülü konuştuğu, Donat’ın da buna köşesine taşıdığı belli.
Ancak, AK Parti çevrelerinde sıkça konuşulan ve üzerinde durulan formül şöyle:
Tüzük gereği üçüncü dönemin sonunda milletvekilli olamayacak isimlerle ilgili farklı tartışmalar yaşansa da özellikle bazı bakanlar için yeni bir formül üzerinde duruluyor. Donat, yazısında isim vermeden kısmen bu formülden bahsetti.
Bu formüle göre;
Bazı bakanlar, bakanlıktan istifa ettirilip, Büyükşehir Belediye Başkanlıklarına aday gösterilecekler. İstanbul için AK Parti çevrelerinde şu sıralar iki isim konuşuluyor. Mehmet Ali Şahin ya da Egemen Bağış’ın 2014 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığıiçin isimleri geçiyor. İzmir için düşünülen isim ise İzmir’den milletvekili seçilen ve seçimlerde partisine hiç de küçümsenmeyecek katkı sağlayan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı için konuşulan aday ise Ali Babacan. Babacan’nın yanı sıra başka bir isim de gündemde. Geçen seçimlerde MHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Mansur Yavaş’ın, 2014 yılında AK Parti’den aday gösterileceği yüksek sesle konuşulmaya başlanmış.
Ankara, İzmir, İstanbul dışında AK Parti’nin Antalya başta olmak üzere bazı ilere de bakan çıkarması yapacağı, bir diğer dikkat çekilen konu.
Başbakan Tayyip Erdoğan sonrası (AK Parti kulislerine göre Erdoğan Köşk’e kesinlikle çıkacak) kimin genel başkan olacağıyla ilgili de tartışmalar bugünden başlamış durumda. Bu konuyla ilgili parti yönetiminde ve tabanında konuşulan iki isim var. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Köşk’ten inip, yeni genel başkan olacağının yanı sıra Ahmet Davutoğlu ismi de şimdilerde konuşuluyor.
Genel başkanlıkla ilgili belirleyici unsur ise Erdoğan’ın yanı sıra Gül’ün tutumu olacak. Cumhurbaşkanı Gül’ün yeni bir yapılanmayla mı yola çıkacağı, yoksa eski partisine geri mi döneceği kararı bu süreçteki en belirleyici etkenlerden biri olacak. Eski partisine dönmesi durumunda ise parti yönetiminde büyük bir değişiklik yapacağı belirtiliyor. Erdoğan’la sorun yaşayan bazı bürokratların, görevlerinin bitmesinin ardından Köşk’te çalışmaya başlamaları, bu ekibin 2014’te belirleyici rol üstleneceği de iddialar arasında.
2014 çalışmaları şimdiden başlamış gibi görünüyor. Özellikle iktidar çevresinde siyaset tekrar ısınmaya başlıyor.
Gelişmeleri ve yaşanacakları hep beraber izleyip, göreceğiz.
“Yetim” hakkı
Konya’da geçen salı günü eğitim uçuşu yaparken düşen uçakta şehit olan Pilot Yüzbaşı Ümit Özer’in, uçak düşmeden birkaç saniye önce kule ile yaptığı görüşme gözlerimi yaşarttı.
Kule ile Özer arasında geçen konuşma aynen şöyle:
Kule: “Uçağı hemen terk et! Atla!”
Şehit pilot Özer: “Yapamam... Uçağı kurtarmayı deneyeceğim. Bunu yapabilirim. Bu uçakta yetim hakkı var.”
Bu sözlerden birkaç saniye sonra Ümit Özer kurtarmak istediği uçağın düşmesi sonucu hayatını kaybetti.
Bu sözlerin yanı sıra gözlerimin yaşarmasına neden olan ikinci olay ise kazanın ardından ortaya çıkan gerçekti. Samsun’un Çarşamba ilçesine toprağa verilen Özer, dört yıl önce evlenmiş ve kazadan yalnızca 17 gün önce oğlu Canberk dünyaya gelmiş.
Gözlerim yaşarmıştı çünkü;
“Yetim” hakkı olduğunu düşündüğü uçağı kurtarmak için çabalayan Özer, Canberk’ini, oğlunu “yetim” bırakmıştı.
Gözlerim yaşarmıştı çünkü;
Yetim bırakılan Canberk miydi, yoksa “yetim hakkı” konusunda canını bile ortaya koyacak kadar vicdanlarımızın uzun bir süredir “yetim” kalması mıydı doğrusu bilemedim.
Pilot Yüzbaşı Ümit Özer ismini ilk kez bu kazayla duyduk ama Özer, bize, bizlere, vicdanlarımıza “yetim” hakkının ne olduğunu, bu uğurda neler yapılması gerektiğini öğretti.
Toprağın bol, mekânın cennet olsun Ümit Özer.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.01.2016
5.02.2016
28.12.2015
15.12.2015
9.02.2015
30.11.2015
23.11.2015
16.11.2015
9.01.2015
26.10.2015