Metin Münir
Dindar olmak, siyasi ihtirasla beraber gelmezse, insana huzur verir.
Siyasi ihtirasla beraber gelirse insanı götüreceği yer terör, Fethullahçılık veya şimdi Erdoğan ile AKP’nin bulunduğu yerdir.
Türkiye’de din ne zaman siyasete karıştıysa sonuç kötü oldu.
Yavuz Sultan Selim’in Araplar üzerinde hakimiyet kurmak için mezhep değiştirerek Sünniliğe geçmesi, Alevileri kılıçtan geçirmeye başlaması, Türk toplumuna bugüne kadar süren ve hiç bitmeyeceğe benzeyen bir ayrılık ve acı soktu.
Osmanlı’nın ikinci dönemi, büyük ölçüde, katı Sünnilik nedeniyle yıkıma sürüklenen bir imparatorluğun öyküsüdür.
Din ile devletin ayrılmasının 1923’te kurulan cumhuriyetin temel direklerinden biri haline getirilmesinin nedeni budur.
Ama laiklik üzerine kurulan o sistem de çalışmadı. O güne kadar azınlık Aleviler eziliyordu. Onların yanında Sünniler de ezilmeye başladı.
Atatürk sonrası Türkiye tarihini belirleyen Sünnilerin (ve Kürtlerin, ve Alevilerin) bu ezilmişlikten kurtulma mücadelesidir.
Atatürk’ün ölümünden ve özellikle Bayar-Menderes ikilisinin 1950’de iktidara gelmesinden sonra laiklik yavaş yavaş sökülmeye başladı.
AKP’nin iktidara geldiği 2002’den itibaren de pratikte tamamen ortadan kaldırıldı.
AKP dine, tarikatlara ve din adamlarına Osmanlı’daki yerlerini iade etmeye koyuldu.
Fethullahçıların neredeyse devlet içinde devlet, ordu içinde ordu haline gelmesi bu politikanın ürünüdür.
AKP, kendinden önceki sağ veya dinci partiler gibi – ama daha sistemli ve kararlı bir şekilde – devletle din arasındaki sınırı kaldırmaya koyuldu. Parti tarikatlara yardım edecek, tarikatlar da halkı uyutmakta ve seçimlerde AKP adaylarına yönlendirmekte partiye yardım edecekti.
Fethullahçılar bu anlaşmayı bozdu.
“Erdoğan’a yardım edeceğimize kendimize yardım edelim,” havasına girdi.
Sonuç, darbe girişimi ve Tarikatçı İslam ile Siyasi İslam’ın birbirine girmesi oldu.
Sağ el ile sol el kavgasına benzeyen bu çekişmenin kazananı olmaz.
Kaybeden her zaman olduğu gibi Türkiye olacak.
Darbe girişimi başarılı olsaydı Türkiye bugün olduğu durumdan da kötü durumda olacaktı - çünkü az gelişmiş ve geri kalmış Türkiye’nin ihtiyacı daha fazla din değildir. Daha fazla akıl, dürüstlük ve beceridir.
Bunlar, ne AKP’nin ne Fethullahçıların bol miktarda sahip olduğu şeylerdir.
Her ikisinin de entelektüel çuvalı boştur.
Her ikisi de Türkiye’yi ihtiyacı olan kalkınma ve ilerleme hızına kavuşturacak çapta değildir.
Dinle devlet ayrılmadan ilerleme olmaz.
Çünkü İslam’da din her zaman devleti politikacıların elinden alacak (İran, Suudi Arabistan) veya almaya gayret edecektir (Mısır, Türkiye).
Doğru yol laik demokraside, yani Erdoğan’ın tuttuğu yolun aksi istikametindedir.
*
Peter Ustinov’un sözleri hatırlanmaya değer:
“İnanç böler. Şüphe birleştirir.”
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2021
1.02.2021
24.01.2021
18.06.2020
4.06.2020
29.02.2020
27.02.2020
25.02.2020
13.02.2020
30.01.2020