Pelin CENGİZ
İklim değişikliği ile mücadelede etkin adımlar atılması ve iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması için yeni bir yol haritasının hazırlanması konusunda son düzlüğe girdik. 30 Kasım- 12 Aralık tarihleri arasındaParis’te toplanacak COP21 Zirvesi’nde (Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Sözleşmesi Taraflar Konferansı- UNFCCC) 196 devletin, dünyanın kaderini belirleyecek yeni bir iklim anlaşmasına imza atması bekleniyor.
Yeni bir iklim anlaşması neden önemli, neden hepimizi ilgilendiriyor ve neler bekleniyor, maddeler hâlinde anlaşılır kılmaya çalışalım:
- Zirvenin gündeminde ne var? Küresel iklim değişikliği mücadelesi, artık insanlık tarihinin en büyük mücadelesi. Ülkeler için bağlayıcılığı olan, iklim değişikliğiyle mücadele için adaptasyon ve azaltım politikaları net olarak belirlenmiş hedeflere ihtiyaç var. Bunun için küresel sıcaklık artışının 2°C’yi geçmemesi için sera gazlarının belirli bir seviyede sınırlandırılması, mevcut fosil yakıt rezervlerinin üçte ikisinin yeraltında bırakılması ve yenilenebilir enerjilere geçişin hızlandırılması gerekiyor. Bunların gerçekleşmesi için COP21’de bağlayıcılığı olan, net hedeflere sahip, iklim adaletini sağlayacak yeni bir iklim sözleşmesinin kabulü gündemde. Liderler, 2020’den itibaren tüm dünya ülkeleri için geçerli olacak bir antlaşma üzerinde uzlaşmaya çalışıyor. 1997’de imzalanan Kyoto Protokolü’nün yerine geçecek yeni bir antlaşmanın sağlanması için son beş yılda gerçekleştirilen iklim zirvelerinde sonuç alınamadı.
- Ne yapılması talep ediliyor? 20. yüzyılın başından bu yana küresel sıcaklık artışı 1°C’ye ulaştı. Bilim insanları iklim değişikliğinin geri dönüşü olmayan noktaya varmasını önlemek için artışın 2°C’nin altında tutulması gerektiğini söylüyor. Devlet ve hükümet başkanlarından, bu hedef için gerekli bir dizi çözüm politikasının hayata geçirilmesi talep ediliyor. Bunlar kısaca, eşit ve adil bir dünya için bağlayıcılığı olan uluslararası anlaşmaya yönelik hükümetlerin adım atması. Düşük karbon yoğunluklu bir ekonomiye geçiş, kömür başta olmak üzere fosil yakıtların kullanımından vazgeçilmesi, onların yerine yenilenebilir enerjiye geçilmesi… Bunların yanında, iklim değişikliğine uyum için gerekli tedbirlerin alınması, iklim değişikliğinin olumsuzluklarından en fazla etkilenen bölgelere gerekli destek mekanizmalarının sağlanması gerekiyor.
- Liderler anlaşmaya yakın mı? Zirve öncesi UNFCCC’ye taraf olan ülkelerden INDC (Intended Nationally Determined Contributions) hedefleri yani ulusal katkı niyetlerini açıklamaları istenmişti. 196 ülkenin büyük bölümü düşük karbonlu kalkınma yaklaşımı kapsamında sera gazı emisyonlarını ne kadar, ne şekilde ve ne kadar süre içinde azaltacaklarının taahhüdünü sundu. En büyük emisyona sahip ülkelerden ABD, Çin, AB ülkeleri azaltım hedeflerini ortaya koydu. Emisyon azaltım hedefleri kadar finans da bir diğer önemli konu.
- Finansman sorunu çözülebilir mi? Yoksul ülkeler, zengin ülkelerden sera gazı emisyonlarını azaltmak, yeşil teknolojiye yatırım yapmalarını sağlamak ve iklim değişikliğinin olası hasarlarına karşı altyapılarını geliştirmek için mali yardım talep ediyor. Bu, epey kritik bir konu. Paris’ten önce Ekim ayında Bonn’da biraraya gelen taraflar yeni iklim anlaşmasının çerçevesini burada çizdi ancak finansman konusunu Paris’e bıraktı. Yoksul ülkeler taahhütler duymak istiyor ancak bunun nasıl yapılacağıyla ilgili güçlü anlaşmazlıklar var.
COP21’e giderken genel politik ortamda da temkinli bir iyimserliğe neden olacak gelişmeler var: Bugüne kadar en fazla kirletici olan ülkelerin iklim değişikliğine dönük harekete geçmiş olmaları, Obama’nın bu konuyu birinci öncelik olarak değerlendirmesi, özel sektörün iklim değişikliğinin kendisine yaratacağı maliyetleri fark etmeye başlaması… Öte yandan Kopenhag deneyiminin de gösterdiği üzere devletlerin kendi ulusal çıkarlarını bu küresel meselenin tuttuğu gerçeği var. Paris’te bu iki eğilimden hangisinin baskın çıkacağını göreceğiz.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.03.2025
29.12.2024
14.10.2024
27.09.2024
23.08.2024
26.07.2024
21.05.2024
13.02.2023
10.02.2023
15.11.2022