Selami GÜREL
Kafamda onlarca konu dolaşıyor. Suriye, Mısır, Barış Süreci, Gezi Sonrası, yaklaşan seçimler, 28 Şubat, Ergenekon vb. hepsi iç içe geçmiş durumda. Ama nedense beni darbelere ve darbecilere karşı zayıflamaya başladığını hissettiğim, gözlediğim tutum endişelendiriyor. Neden böyle olduğunu açıklamaya çalışayım.
Gerek coğrafyamızda, gerekse dünyada tüm darbecilerin ortak yanı, kitlelerin yerine getiril-e-meyen, ekonomik, demokratik ve sosyal talepleri için hoşnutsuzluk, öfke ve umutsuzluğunun yaygınlaştığı anda, sanki politik iktidara onlar için müdahale ediyormuş gibi davranıp, belli bir kitle tabanı ve egemenlik sağladıktan sonra, işe önce demokrasi güçlerini tasfiye etmekle başlamalarıdır. Her zaman olmasa bile bunda çoğunlukla başarılı olurlar. Biraz örnekleyelim.
12 Eylül 1980 günü Kenan Evren denen diktatör, Süleyman Demirel Hükumetini devirmiş, var olan partileri, -Türk – İş dışında- sendikaları kapatmış, “ülkede vatandaşın arzusu olan huzur ve güveni tesis edeceğini” ilan etmişti. Sonrasında yüz binlerce solcu, sendikacı, öğretim görevlisi, öğretmen, işçi, öğrenci kendini hapishanelerde, işkencehanelerde, darağaçlarında ve sürgünde bulmuş, ülke cehenneme dönmüştü. Aklı başında hiç kimse devrilen Demirel’in demokrasi yanlısı biri olduğunu iddia etmedi. Ama devrilen Demirel’in demokrasi yanlısı olmayışı, darbecilerin kirli müdahalesini haklı çıkaracak bir eylem olarak görülmesine de yol açmadı. Elbette darbecilerin arkasında duran sermaye, emperyalistler ve bürokratik elitten bahsetmiyorum.
Yakın zamanda bir darbe de Mısır’da gerçekleşti. Kitlelerin demokrasi taleplerine kulak tıkayıp, iktidar koltuğuna oturduğunda, muktedir olduğunu zanneden Mursi emrindeki bir general tarafından devrildi. Ülke kan gölüne döndü, ne kadar muhalifin tutuklandığını, nasıl işkencelerden geçtiğini, kaçının imha edildiğini tam olarak bilme şansımız yok, ama tahmin edebiliyoruz. Bu darbe Mısır’da gerçekleşmiş olmasına rağmen bizim coğrafyada da bir turnusol kağıdı oldu. Sol cenahta yer aldığını iddia eden birçok insan, devrilenin demokrasi yoksunluğuna, demokrasi fukaralığına bakıp, deviren katil darbecileri görmezden geldi. Özellikle bu durum, Gezi Direnişi’nden sonra daha da yaygınlaşmaya başladı. “Mursi’de faşist, darbeciler de, yesinler bir birini” cümlelerini yakın arkadaşlarım arasında bile duymaya başlamam, bu konuda daha yoğun konuşmamız gerektiğini düşündürmeye başladı bana.
Sanırım insanların önemli bir kısmı, tüm yaşanmışlıklara rağmen, darbenin ne anlama geldiğini, ortaya çıkardığı toplumsal ve politik sonuçları anlamakta zorluk çekiyor. Bir darbe ile karşı karşıya geldiğinizde ve darbeciler başarı sağladığında, hiçbir toplumsal gericilikle hesaplaşma şansınız yoktur. Çoğunuz ya kaçak durumuna düşer, ya da gecenin bir saatinde evinizin basılacağı korkusuyla uyursunuz, daha doğrusu uyuyamazsınız. Sokaklarda, hatta evinizde bile yüksek sesle konuşamaz, beğenmediğiniz hiçbir politik, sosyal vb. konuyu yüksek sesle dillendiremezsiniz. İşkence, sokak ortasında kurşuna dizilme, aylarca süren gözaltı, işinizi kaybetmeniz ve buna karşı sesinizi çıkaramamanız günlük yaşamın bir parçası haline gelir. Darbeden önce mücadele ettiğiniz ve politik olarak yenmeye çalıştığınız hiçbir gerici politikacıyla artık hesaplaşma şansınız kalmaz. (Evren’den sonra Demirel’in cilalanıp, yeniden “demokrasi kahramanı” olarak yine karşımıza çıkarıldığını anımsayın)
Muhafazakar Müslümanların önemli bir kısmının, toplumsal dinamikleri kavrama, bireysel ve toplumsal özgürlüklerin, demokrasinin en önemli teminatı olduğunu anlama yeteneği yok. Bunu en son Mursi ve Erdoğan’da gördük. Ama bu durum, bizlerin darbecilerle seçilmiş hükümetler arasındaki derin farkı bilerek davranmamıza engel olamaz, olmamalı. AKP hükümeti, insanların kaç çocuk doğuracağından, ne zaman içki içeceğine, şehirlerin nefes alınacak yerlerini rant kapısı haline getirmeye, milyonlarca yıldır özgür akan dereleri kimseye sormadan satmaya kadar, tam bir keyfilik içinde sürdürüyor iktidarını. TC tarihinde bir ilk olan Gezi Direnişi’nden öğreneceğine, komplo teorileri ile toplumun bir kesiminin politik olaylara bakışını karartıyor. Kabullenmeyeceğiz, direneceğiz. Amma, eğer darbeciler bizim bu direnişimizi kendi alçak emelleri için kullanmaya kalkarsa, önce onlarla hesaplaşmaya döneceğiz.
Son olarak –özellikle sol, sosyalist kesimin bildiğini düşündüğüm- bir örnekle noktalamak istiyorum. 1917 Şubat Devrimi’nden sonra Rus Çarlığı yıkılmış, ardından Kerenski Hükümeti kurulmuştu. Kerenski, Rusya’nın da içinde yer aldığı 1.Emperyalist savaşı bitirmek yerine, cephelerde dolaşıp, savaşı devam ettirmek, iktidarı tüm Rusya’da ortaya çıkan İşçi, Köylü ve Asker Sovyetleri’ne devretmektense kendi kanlı politikasıyla sürdürmek istiyordu. Doğal olarak da büyük bir hoşnutsuzlukla karşı karşıya idi. Bu durumu fırsat bilen General Kornilov –onların Sisi’si, ya da Evren’i- bir darbe teşebbüsünde bulunduğunda, Bolşevikler hükümet kuvvetleri ile birlikte darbeyi önleyip, Kornilov’u yendiler. “Yiyin bir birinizi” demediler.
Ben Bolşevikler’in tutumunda direnmekten yanayım…
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları

























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.03.2025
9.02.2025
7.02.2025
3.01.2025
19.01.2024
8.01.2024
14.06.2023
26.05.2023
7.05.2023
14.04.2023