Tayfun Atay
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin AKP’li üç kadın meclis üyesi, belediye meclisince oluşturulmuş Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu üyeliğinden istifa etmişler. Gerekçeleri, hem Komisyon’un adının “Kadın Erkek Eşitliği Komisyonu” olmak yerine “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu” olması; hem de bu Komisyon’un kendisine belirlediği logodaki renklerin LGBTQİ kültür ve hareketle ilintili olduğu iddiası.
Elbette topun ağzına CHP’li Belediye Başkanı Tunç Soyer’i yerleştiriyor, bol bol milli-manevi değer ve ahlâk anlayışından ve de bunların hiçe sayılmasından dem vuruyorlar. Logonun, “aile birliğini zedeleyici” grupların logosuyla aynı olduğunu ve “İzmirli hemşerileri”nin demokratik değerlerle birlikte ahlâki değerlere olan bağlılıklarının görmezden gelindiğini, çarpık eğilimli yaşam şekillerinin bizzat Başkan Soyer marifetiyle meşrulaştırılıp normalleştirilmeye çalışıldığını da dillendiriyorlar.
Bu şekilde LGBTQİ kültürü “anormal” diye yaftalamakla kalsalar iyi; daha ileri gidip bu kimliği taşıyan insanları “güruh” diye hakarete uğratarak tüy dikiyorlar.
Bilindiği üzere, Farsça bölük, grup, topluluk demek olsa da “güruh” Türkçede “değersiz, aşağı görülen, küçümsenen topluluk” anlamında kullanılan bir sözcük... İzmir’in AKP’li kadın belediye meclis üyelerinde LGBTQİ bireylere yönelik anlayış ve hissiyatın ne olduğu burada netleşiyor: “Sayın Soyer’in bu güruhun sözde onur yürüyüşlerine destek vermesi bizi doğruladı” demiş İzmir Belediye Meclisi üyesi AKP’li Dilek Yıldız Büyükdağ hanımefendi.
***
Yok hayır, böylesi homofobik-ataerkil siyasi tutum alışın erkeklerden değil de kadın meclis üyelerinden gelmiş olmasına şaşırdığımı, bunu yadırgadığımı falan söylemeyeceğim. Ataerkillik, “unisex”tir. Katarına kadınları da katarak yoluna devam eder.
Hele ki alâmetifarikası "ataerkil-dinbazlık" olan bir siyasal oluşum içinde kadın olarak yer alıyorsanız bu ancak kraldan çok kralcı, daha doğrusu erkekten daha erkek bir “hanımefendi” üslupla mümkün olabilir.
Hemen örnekleyelim. AKP’li erkek Cumhurbaşkanı bir konuşmasında ne demişti: “Bir, adam gibi ölmek var; bir şey söyleyecektim ama onu söylemeyeceğim, bir de madam gibi ölmek var. Ölelim ama adam gibi ölelim.”
Bunun üzerine o dönemin yine AKP’li ve “erkek-gibi-kadın” bakanlarından Fatma Betül Sayan Kaya Cumhurbaşkanı’nın ifadesine “Anadolu’da kullanılan bir deyim” notunu da düşüp nasıl “toparlamıştı” meseleyi:
“Türk kadını adam gibi ölmesini çok iyi bilir.”
Durum budur. Cinsiyet sorunsalından cinsellik sorunsalına gelindiğinde de AKP’nin "hanımefendi"lerinin sergileyeceği tutum bellidir. Onu da yine AKP’li Kadın ve Aileden Sorumlu eski bakan Aliye Kavaf üzerinden örnekleyelim. O da Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle verdiği bir söyleşide, eşcinselliği biyolojik bir bozukluk, “hastalık” olarak tanımlamış ve tedavi edilmesi gerektiği kanısında olduğunu belirtmişti.
Fazla söze ne hacet, işte size “dinbaz iktidarın dişi dili”: Kadın dediğin, “adam gibi” olmalıdır ve eşcinsellik hastalık, eşcinseller güruhtur.
***
Hâlbuki “İslam ve LGBTQİ” konusu/meselesi üzerine dünyada Müslümanlık içerisinden sergilenen anlayış ve pratik, AKP’li hanımefendilerin bu çok bilindik, yani beylik, demode ve “ta’assubkâr” örneklerinden ibaret değil hiç. Londra merkezli faaliyet gösteren ve Avrupa’nın en büyük ve etkili Müslüman LGBTQİ yardım kuruluşu olan Imaan var mesela…
Imaan, iki insanlık suçu ve nefreti ile mücadele etmekte. Bunların biri homofobi, diğer İslamofobi.
Homofobi ile bulanmış-bozulmuş eril ya da dişil dinbaz kafalar ne ölçüde anladı, bilemiyorum, o yüzden tekrar edeyim: Dünyada, elbette Türkiye de dâhil olmak üzere, imanlı ve amelli Müslüman eşcinseller var, biseksüeller var, trans-interseks bireyler var.
Bunların örgütlenmeleri de var ve işte Imaan bunlardan biri.
Temel meselesi de İslami kültür ve kimlik ile LGBTQİ kültür-kimlik arasındaki karşıtlık ve düşmanlığı çözmek. Bu yolda canla başla mücadele ediyorlar. Bir taraftan, Batı’da gayrı-Müslim LGBTQİ kesimlerde mevcut, bizdeki dinbaz-homofobik örneklerde de çok bariz kendini gösteren eşcinsel düşmanlığından kaynaklı “İslamofobi”nin üzerine gidiyorlar. Cinsel-duygusal yönelimlerini paylaştıkları bu insanlardaki İslamofobiyi alt etmeye çalışıyorlar.
Diğer taraftan, ruhsal ve tinsel yönelimlerini paylaştıkları Müslüman çevrelerdeki homofobiyi alt etmeye çalışıyorlar. İman etikleri “sevgi-dolu” Allah’ın, kendilerine cinsel tercihleri yönünden öyle söylenildiği gibi acımasız olmayacağını belirtiyor, ahrette ilk sorulacak sorunun da kiminle cinsel ilişkiye girildiği değil, İslam’ın beş şartının yerine getirilip getirilmediği olacağını vurguluyorlar.
***
Geçmişi 1997’de Pakistan asıllı Amerikalı Faisal Alam tarafından kurulmuş Al Fatiha’ya kadar uzansa da esasen 1999-2000 dönümünde şekil bulmuş Imaan, 20’nci yıl vesilesiyle 2020’de Londra’da bir Müslüman LGBTQİ onur festivali için çoktan kolları sıvamış durumda.
“Hem eşcinsel, biseksüel veya trans olunur, hem de Müslüman” diye haykırmak için…
Dinsel kimlikleri ile cinsel kimlikleri arasında, biri diğerini reddediyor iddiası doğrultusunda bir seçim yapmak zorunda olmadıklarını yeryüzüne ilan etmek için…
Onların seslerini elbette İzmir’de de duyanlar olacaktır.
Ama tabii ki yukarıda mevzubahis edilen belediye meclisi üyesi AKP’li hanımefendiler değil...
CHP’li Belediye Başkanı ve onunla aynı doğrultuda, inanç hakkına olduğu kadar yaşam ve yaşam tercihi hakkına da saygı gösteren, bunu insanlık görevi sayan İzmirliler.
***
İzmir belediye meclisi üyesi AKP’li hanımefendilerin “Toplumsal Cinsiyet” başlığına itirazları ve “Kadın Erkek Eşitliği” lafzı üzerinde ısrarları karşısında da acı acı üzülmekten başka bir şey gelmiyor elimizden!..
Akademik düzlemlerden popüler düzlemlere kadar, artık dünyanın her yerinde bunun adı “toplumsal-cinsiyet eşitliği”dir (gender equality).
Toplumsal-cinsiyet eşitsizliği (gender inequality) karşısında toplumsal-cinsiyet eşitliği…
Toplumsal-cinsiyet tabakalaşması (gender stratification) karşısında toplumsal-cinsiyet eşitliği…
Toplumsal-cinsiyet ayrımcılığı (gender segregation) karşısında toplumsal-cinsiyet eşitliği…
Geçmişte yaşanan, “başörtüsü yasağı” gibi ayrımcılıklar, mağduriyetler, haksızlıklarda takılıp kalarak, AKP’nin erkekleri kadar kadınlarının da hayatın, hayatı kavrama ve kavramlaştırmanın ne kadar gerisine düştüklerinin bir başka tipik örneği deyip geçelim bu "toplumsal-cinsiyet" itirazına...
***
Tabii bir de renk takıntısı var. Dedik ya, Komisyon logosundaki altı renk de dert olmuş AKP’li hanımefendilere…
Doğrudur, semboller dünyayı yönetirler, değiştirirler.
İnsanlığın toplumsal-kültürel çeşitliliğini aksettirdiği de düşünülebilecek olan gökkuşağı esinli renk simgeselinin LGBTQİ hareketlerce cinselliğin yekpare değil “yelpaze” olduğunu anlatmak için kullanımından ne ölçüde etki ya da etkileşim var Belediye’nin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu” logosunda, bilmiyoruz.
Varsa da iyi yapmışlar!
Belediyenin AKP’li meclis üyesi hanımefendileri, “çarpık eğilimleri normalleştirmek” saydıkları bu renkli logoya “toplumsal sağlık ve huzura tehdit” oluşturduğu gerekçesiyle reddiyede bulunuyorlar.
Gelin bakalım LGBTQİ hareketlerin kendilerine bayrak yaptıkları gökkuşağı bileşimindeki bu renklerin anlamlarına!.. Logoda 6 renk karşımızda ama aslında toplam sekiz renktir bunlar ve şöyle anlamlanırlar:
Pembe, eşittir, cinsellik; kırmızı, eşittir, yaşam; turuncu, eşittir, sağlık; sarı, eşittir, güneş; yeşil, eşittir, doğa; türkuaz, eşittir, sanat; indigo, eşittir, uyum; ve menekşe, eşittir, ruh…
Böylesi bir “bileşim”e katır-kutur bir karşı çıkışın kadınlardan gelmesi içinizi yakıyor değil mi?!.. Yakmasın; dedik ya, ataerkillik yoluna “unisex” devam eder.
Ama elbette ne insandan ne de inançtan tümden umut kesmemek de gerek. İzmir’de belediyenin toplumsal-cinsiyet eşitliğine yönelik bu girişimindeki logo renklerinden rahatsız olan Müslüman-homofobik hanımefendiler kadar, dünyada İslamofobi ile mücadele eden Müslüman-LGBTQİ bireyler de var.
O yüzden İzmir Şehremini’ne tavsiyemiz, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu”nun faaliyetleri arasında dünyanın en etkili Müslüman LGBTQİ oluşumu Imaan’a da yer açsın. Onun temsilcileriyle temasa geçsin, onları İzmir’e davet etsin!..
Hep altını çizdiğimiz üzere, bu memlekette-bu devirde din, dinbazlara bırakılamayacak kadar mühim bir husustur.

Yazarlar
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları




















































































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.02.2020
27.01.2020
23.01.2020
9.01.2020
7.01.2020
5.01.2020
31.12.2019
26.12.2019
22.12.2019
12.12.2019