Melih ALTINOK
15 aydır süren ve Türkiye’nin demokratikleşmeden ekonomiye tüm alanlarındaki kara delikleri kapatmaya muktedir Çözüm Süreci’nde harika gelişmeler yaşanıyor.
Çözüm Süreci’nin mimarlarından Beşir Atalay’ın Mehmet Acet’e yaptığı açıklamalara göre, 19 Mayıs’ta Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan toplantıdan çıkan, sürece ivme kazandırılması iradesi hükümet tarafından kararlılıkla sahipleniliyor.
Beşir Atalay “Çok samimiyetle yürüttüğümüz, Türkiye'nin şu andaki en önemli projesidir” diye tanımladığı Çözüm Süreci’nde yeni bir aşamaya geçildiğini belirtirken, “bir tıkanma olmadığı ve diyalogların devam ettiği" müjdesini de veriyor.
Bu umut verici gelişmeler, Abdullah Öcalan’ın İmralı’dan yolladığı mesajlarla da teyit edildi. HDP’den yapılan açıklamaya göre Öcalan şunları söyledi: “En önemli realite sürecin yeni bir aşamaya gelmiş olmasıdır. Gelinen noktada ciddi bir başlangıç için önemli bir umut vardı ve bu umut korunarak geliştirilmelidir.”
Elbette bu olumlu tabloya dair umudumuz, sürecin yalnızca hükümet ve egemen Kürt siyasal hareketi tarafından sahiplenilmesinden kaynaklanmıyor. Tüm Türkiyelilerin yanı sıra, bölge halkının olağan üstü koşullardan çıkışı içselleştirdiğine ve normalleşmeye sahip çıkacağına dair tepkileri de hayati önemde.
Bunlardan en önemlisi de, Çözüm Süreci’nin çatışmasızlık ortamına tezat oluşturacak şekilde henüz reşit bile olmayan çocukların PKK’ye “alınmasına” Diyarbakır’daki oturma eylemleriyle tepki gösteren annelerimiz.
Öyle ya, barış yanlıları olarak yılardır bu savaşı Türk ve Kürt annelerinin atacağı beyaz yazmalar bitirecek demiyor muyduk?
İşte yapıyorlar. Talepleri net. “Savaş bitti, barışı yaşıyoruz, o halde artık çocuklarımızı bize verin!”
Annelerin bu son derece haklı ve meşru tepkisi aslında yalnızca PKK’ye değil, savaş kozunu masada tutan “herkese” açık bir mesaj. Zira gencecik Türk ve Kürt çocuklarının canıyla yürütülen bu savaşa artık herkes “evet” dese de kendilerinin cesurca karşı duracaklarını ilan ediyorlar!
Ne var ki, Cemaati’n ve ulusalcıların, annelerin aslında Çözüm Süreci’nin meyvesi olan bu tepkilerini savaşı yeniden başlatmak için provoke etmeleriyle mücadele ederken, bir yandan HDP’den gelen açıklamalarla sarsılıyoruz.
Sağduyularına, vicdanlarına güvendiğimiz isimler sessiz. Leyla Zana, Fırat Anlı, Sırrı Sakık, Osman Baydemir…
Gültan Kışanak, annelerin Diyarbakır Belediyesi önündeki barışçı ve sessiz eylemini, bahçeye köpük sıktırarak ve zabıtalar vasıtasıyla engelliyor. Sabahat Tuncel, Ertuğrul Kürkçü, eylemi savaşçının el kitabından klişelerle savuşturmaya çalışıyorlar.
CNN Türk’te katıldığı bir programda “dünyanın her yerinde çocuk meselesi çocuk meselesidir kardeşim” diye defalarca tekrar ettiği halde mevzuu siyasetten bir adım ötede yorumlayamayan Sırrı Süreyya Önder ajitasyonun dibine vuruyor.
Önder Kandil’e gidip gördüğünü ve 15-16 yaşında çocukların dağda kendi istekleriyle kaldığını söylüyor. Ne harika değil mi? Çocuk istismarı konusunda savunma hazırlayan hukukçular kulaklarını açsın. Önder’in açıklamaları, mevzuu “PKK çocukları tiner koklatıp bayıltarak kaçırıyor” yavanlığında tartışanlara cevap da olabilir. Ama bizim “dağılmaya” hiç niyetimiz yok.
Son olarak, annelerle görüşmesini ve hatta ellerini öpüp taleplerini dağa ileteceğini söylemesini takdir ettiğimiz Selahattin Demirtaş da ne yazık ki akla ziyan sözleriyle hepimizi hayal kırıklığına uğrattı. Selahattin Demirtaş “Bazı aileler aldıkları paralar karşılığında o eylemi yapıyorlar” dedi.
Vah vah! Aynı sözleri yıllardır çocuklarının akıbetinin peşine düşüp meydan meydan oturan Cumartesi Anneleri için 90’larda devletlülerin söylediğini hatırlıyorum.
Siz siyaseti ne için yapıyorsunuz bilmiyorum ama dünyada para için yapılacak son şey olsa olsa anneliktir.
Dağdaki evladından gelecek haberi beklemekten başını yastığa koyamayan annelerle mücadeleyi bırakıp, artık ne için yapıyorsanız, siyasetinizi konuşturun.
Hem barış siyaseti sizi rahatlatır da. “Biz silahlar sussun istiyoruz ama Kandil’in zabitleri pek yaman” ezgisini mırıldanırken “kızan” olursa "dublaj Kürt annelerine, seçmenlerimize ait” der çıkarsınız.
İşe, “konu gündeme gelmedi” deseniz de, Öcalan’ın HDP’lilerle son görüşmesinde verdiği “anneleri çocuklarıyla görüştürün” mesajını vakit geçirmeden muhataplarına bildirerek başlayabilirsiniz mesela. Bu arada da mümkünse halkınızın acılı kadınlarına daha fazla hakaret etmeyin. Ayıptır, günahtır.

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Konser iptalleri baydı
2.06.2022 - Elçiye zeval olmaz
17.05.2021 - 31 Mart’ta Binali Bey’e verdim, bu kez oyum...
11.05.2019 - Ekrem Bey size soruyorum ama cevabı Murat Bey’den bekliyorum
10.05.2019 - Sınırları aşmak
6.05.2019 - Pardon, Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlı olmayan belediye mi var?
1.05.2019 - Yine ne varsa Atatürk de var!
29.04.2019 - Kılıçdaroğlu’na yumruk!
22.04.2019 - Erdoğan’ın yükü
17.04.2019 - Bu saatten sonra...
8.02.2019
Yazarlar
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları























































































şaban güneşdoğdu
bizler ne kadar cağil bir milletizki bukadar askerimiz ölüyor vatan sağolsun öbür oğlumuda yollarım diyor niye yollayacakmışımki kimin icin ölecek ne için ölecek benim oğlum ölecekse bu vatan içi ölsün bende ölürüm ama birmillet vekilinin oğluda ölsün onunda canı yansın ben bir şehit yakını değilim ama içimiz yanıyor benim ikitane oğlum var sizlere soruyorum benim onları vatana millete saygılı birer evlat olarak yetiştirmeyimi yoksa akplilere köle veya onlar için ölsün diyemi yetiştireyim şimd
adil ozcan
bilhassa musluman ulkelerde butun kotuluklerin tek sorumlusu kendi peygamber ocagi dedikleri kendi ordulari tarafindan gelmektedir tek care ordularini ortadan kaldirmalaridir tamamiyla sivillesmeleridir.
taner üney
Namık Bey sizi gönülden tebrik ediyorum.gerçekleri aynen yazıya aktardığınız için.bu tür yazıların dahada çoğalması dileğiyle.saygılarımla.