Mümtazer TÜRKÖNE
17 Aralık’tan bu yana Başbakan’ın sığındığı “Türkiye üzerinde ameliyat”, “yabancı komplo”, “dış tezgâh”, “ihanet” edebiyatının arkasındaki gerçek yavaş yavaş günyüzüne çıkıyor.
Türkiye, Başbakan’ın iddialarından farklı bir dinamiğe ve mekanizmaya sahip olsa da, gerçekten dışardan gelen esaslı bir tehditle karşı karşıya. Müsebbibi kim? Tarihin kaydedeceği gerçek yavaş yavaş berraklaşıyor.
ABD Adalet Bakanlığı ve finans otoriteleri Ziraat Bankası hakkında kara para aklama, İran ve Sudan’a uygulanan ambargoyu delme suçlaması ile resmi soruşturma prosedürünü başlattılar. Aynı kapsamda Halkbank ile Vakıflar Bankası hakkında soruşturma yürütüldüğü bildiriliyor. Sonuç ne olacak? Hiç kuşkunuz olmasın Türkiye için ekonomik bir yıkım olacak. Bu sonucu Fransız BNP Paribas bankası hakkında bu ay başında kesinleşen karardan çıkartabilirsiniz. Bu banka, Ziraat Bankası ile aynı nedenlerle, İran, Sudan ve Küba’ya uygulanan yaptırımları ihlal etmek suçlaması ile soruşturulmuştu. Hollande’ın araya girmesi, Obama’ya bir mektupla yalvarması kâr etmedi ve BNP Paribas 9 milyar dolar cezaya çarptırıldı. Bu miktar, iddia edilen işlemlerin toplamının yarısından daha fazla. Fransız Societe General ve Credit Agricole bankaları aynı sebeple soruşturuluyor. Sadece Fransa değil, Alman Deutschebank ve Commerzbank da satırın altına yatmış vaziyette.
“ABD nasıl oluyor da, başka ülkelerin bankalarına böyle yüklü racon kesebiliyor?” sorusunun cevabı, dünyada işleyen finans-kapital ağındaki ABD hegemonyasında saklı. Dünya devlerinin merkez bankalarında trilyonlarca dolar rezerv tutmalarının ve gerçekte hiçbir şey üretmeyen ABD’yi finanse etmelerinin sebebi de bu. Kesilen cezayı ödemezseniz, size de yaptırım uygulanır ve nefes alamazsınız.
ABD Adalet Bakanlığı’nın finans otoriteleri aracılığıyla askıya çıkarttığı Ziraat Bankası araştırması, 17 Aralık soruşturmasının ABD’ye taşınması anlamına geliyor. İddiaya göre İran altınları ve petrolü etrafında Türkiye’de dönen dolap, doğrudan bu yaptırımların ihlali için çevrilmiş. Benzer sorun bugünlerde biraz farklı şekilde Kürt doğalgazı ve petrolü üzerinde yaşanıyor. Sorun otomatik olarak millî bir soruna dönüşüyor. Çünkü siz bu piyasaya, devletinizin gücüyle giriyorsunuz. Girme sebebiniz ise kara paranın dayanılmaz cazibesi. Taş atıp kolunuz yorulmuyor; devletin egemenlik hakkını siyasî otorite sıfatıyla paraya çeviriyorsunuz. Kimin ne kadar kazanacağı ise Başbakan’ın kararına bağlı. Adam dışardan geliyor, Başbakan kimle iş tutacağını bildiriyor. Bu paranın sonuçta sizin ekonominize girdiği doğru; ancak kimin kasasında? Şu sıralarda Kürt petrolü birilerini kestirmeden zengin ederek Türkiye’den geçip dünya pazarlarına akıyor. Basına yansıdığı üzere, Barzani’nin son ziyaretinin sebeplerinden biri Halkbank’ta açılan hesap imiş. Kuzey Irak’ta fiilen bağımsız hale gelen Kürt Devleti’nin hazinesine giren para ile aynı petrolden Başbakan’ın yakın çevresindeki işadamlarının kasasına giren miktarın birbirine yakın olduğundan emin olabilirsiniz.
Türkiye bu ticaret yüzünden zor durumda. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bölge politikası bu ticaretin ipoteği altında. Kasaba’nın şerifi cezayı kesmek üzere. Başbakan’ın Suud ve Katar konusundaki dikkati ve hassasiyeti bu ipoteğin göstergelerinden sadece biri. Rabia selamı ile miting düzenlerken, acaba neden Sisi’nin sağlam destekçisi Suud’a laf edilmez?
Erdoğan 2010 yılında Türkiye’de sermayenin el değiştirdiğini söylemişti. Doğru, değiştirdi ama bu yolla. Devlet rantı ve bölge politikaları üzerinde yükselen yeni bir sermaye sınıfı ile karşı karşıyayız. Ancak bu sermayenin kazandığı parayı misliyle ABD’ye ödeyecek olan doğrudan halkın kendisi. Üç banka da devlet bankası ve sadece halk değil, bu alışveriş ile devlet de rehin alınıyor.
Finans kapital demek gerçek Yahudi gücü demek. Gazze’deki çaresizliğimiz ile ABD’de açılan soruşturma arasında ilişki kurmak çok zor değil. Sonuçta para cezası gelecek ve işte o zaman Türkiye’nin kaça satıldığını hepimiz öğrenmiş olacağız.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
19.07.2025
16.07.2025
10.07.2025
4.07.2025
1.07.2025
24.06.2025
21.06.2025
17.06.2025
1.06.2025