Ali BAYRAMOĞLU
Uludere, tasma, kürtaj, sezeryan tartışmaları arasında pek üzerinde durulmadı. Ancak 28 Şubat soruşturmasının yeni safhası önemliydi.
Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Hikmet Köksal, Hava Kuvvetleri Komutanı Ahmet Çörekçi, MGK Genel Sekreteri İlhan Kılınç, Hareket Başkanı Çetin Doğan hakkında tutuklama kararı çıktı.
Jandarma Komutanı Teoman Koman'nın hasta olduğu için tutuksuz yargılanmasına karar verildi.
Dönemin Genelkurmay 2. Başkanı, Genelkurmay Genel Sekreteri ve İstihbarat Başkanı'nın daha önce tutuklandığı, Deniz Kuvvetleri Komutanı Deniz Erkaya'nın öldüğü dikkate alınırsa, İsmail Hakkı Karadayı dışında, tüm 28 Şubat karargahına, karargahın tüm aktörlerine yargı el koymuş oldu.
Dönemin Genelkurmay Başkanı Karadayı hakkında da bu koşullarda, ifade verme şeklinde dahi olsa, adli bir işlem yapılmaması beklenemez.
Soruşturma TCK'nın 312. Maddesi, "Cebir ve şiddet yoluyla Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırma ve görevini kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs yapmasını" suçu üzerinden yürütülüyor.
Açıktır ki, 28 Şubat, iddia makamı tarafından bir darbe girişimi olarak tanımlanıyor, 12 Eylül davasının ardından bu istikametteki ikinci adli süreç olarak karşımıza çıkıyor.
Bu soruşturmasının önemi tartışılamaz.
Ve bu önemin pek çok farklı nedeni var.
İlk neden 28 Şubat'ın son askeri müdahale olması, mağdur, tanık ve faillerinin siyasi, ekonomik ve toplumsal hayat içinde varlıklarını sürdürüyor olmalarıdır. Başka bir ifadeyle ülke siyasi ve toplumsal iklimine hakim olan "yüzleşme, sivilleşme, hukuki yaptırım çabaları"nın 28 Şubat'a özellikle işaret etmesidir.
İkinci neden 28 Şubat'ın darbe girişimi ve fiili yanında, topluma yönelik psikolojik harekat, fişlemeler gibi ortağı pek çok olan ağır suçları barındırmasıdır.
Üçüncü neden 2008'den bu yana yürüyen Ergenekon, Balyoz, Oda tv gibi soruşturmalarda ortaya çıkan hukuki eksiklikler ve siyasi hesaplaşma görüntüsünün yarattığı durumla ilgilidir. 28 Şubat'ın da benzer bir soruşturmaya konu olup olmayacağı meselesine ilişkindir.
Bu üçüncü nedenin üzerinde özellikle durmak lazım...
Hukuki süreç bir yana 28 Şubat denince, kabul etmek gerekir ki, iktidar kavgaları, dünün iktidar kavgalarının esintileri, öfke, iç hesaplaşma hemen hepsi masada duruyor...
Ve bu çerçevede daha düne kadar başbakanın da katıldığı tartışmalarda 28 Şubat'a ilişkin toplu ve siyasi soruşturma eğilimi ile temkinli ve hukuki soruşturma eğilimi arasında bir ayrışma yaşanıyordu.
O zaman görmek gerekir ki, 28 Şubat soruşturması, bir darbeyi soruşturmak kadar, bir yüzleşmeyi içermektedir. Bir yüzleşme kadar, yargılama biçimine, yeni adli reflekse, yeni hukuk algısına işaret etmekte ve adalet düzeninin nasıl oluşacağına dair ipuçuları barındırmaktadır.
Sorular şunlardır:
Adalet mekanizması kanun önünde işlenen suçları ve faillerini yargılarken, bunlara 28 Şubat'taki etik eksiklikleri, siyasi kabahatleri, farklı düşünenleri, ekleme gibi "devrim dönemi hukuku"nu andıran, mevzuatı zorlayan bir yol mu izleyecektir?
Yoksa bu yargılama süreci, demokrasi açısından "olmazsa olmaz" bir yaptırım mekanizmasını çalıştırırken, aynı zamanda evrensel hukuk değerlerine uygun bir yöntemle yeni bir dönem için "kurucu bir örnek" mi oluşturacaktır?
Yanıtı için beklemek gerek.
Ancak Ankara adliyesinin, İstanbul adliyesinde yaşananlardan bir ders çıkardığı seziliyor.
İlk suçlu, önde asker üzerinde yoğunlaşan ve suç alanına girilebilecek kapı olan BÇG'den yola çıkan soruşturmanın bu sınırları aşacağını sanmıyoruz.
Bu önemlidir...
Ancak ahlaki, etik sorgulama ve siyasi yüzleme işi de basın, siyasi partiler, meclis, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları üzerinden ele alınmak üzere beklemektedir.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Erdoğan Türkiye’nin siyasi serüveni içinde nereye oturuyor?
11.12.2025 - Barış sürecinde iç siyasetin sahne alma zamanı…
6.12.2025 - Bu ne dünya kardeşim böyle…
4.12.2025 - Kürt meselesinde CHP nereye?
30.11.2025 - İmralı ziyaretiyle hangi noktaya geldik?
27.11.2025 - Bravo CHP’ye!!!
22.11.2025 - Kürt meselesinde siyasi rüzgâr ılık…
20.11.2025 - Özel ve CHP’ye dair son gözlemler
15.11.2025 - İddianame: Görülmemiş bir seviye
13.11.2025 - Siyasetteki durgun-durağan tablo ile anlamı
8.11.2025
Yazarlar
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları































































faruk tuncay
Türk Devletinin 100 yıldır uyguladığı politikaların temeli olan yok edilecekler listesinin başında Ermeniler vardı. Korucular ve dost aşiretler listenin sonunda kendilerinin olduğunu biliyorlar. PKK 30 yıldır bu listenin gereklerine uygun davranarak Kürt Soykırımında ve Kürdistanın boşaltılmasında üzerine düşen rolü oynadı. aklı başına geldiğinde atı alan Üsküdarı geçmişti. Roboski olayı dost aşiretler katliamının işaret fişeği idi. Gerisinin geleceğini her Kürt anlamış durumda artık. Zararın bu noktasından dönmeye çalışıyorlar. Bu Irak ve petrol dalaveresi TC açısından hüsranla biterse, Roboskide kalınan yerden devam edilir.