Etyen MAHÇUPYAN
Kürt siyaseti ahlaki üstünlüğü tamamen eline alma noktasındayken, maksimalist hayallerin ve yanlış öngörülerin kurbanı oldu. PKK’nın ateşkesi bitirmek ve devleti savaşa sokmak için sistematik çaba harcaması bugün Güneydoğu’da kendisini PKK’ya yakın hissedenleri de rahatsız ediyor. HDP ise bu şokla başa çıkmakta zorlandı. Kendisine hareket alanı açmak üzere, bir yandan AKP’ye çakarak ‘anlamlı bir özne’ olmaya, diğer yandan ‘anlamsız bir özne’ olmamak için PKK ile ters düşmemeye çalışıyor. Bu ‘oynaklık’ hali açıkça yalan söylemeye kadar vardı… HDP’nin önümüzdeki seçimde ne kadar oy alacağının artık pek bir hükmü yok. Çünkü bu partinin sorunu nicelik değil nitelik… HDP bu kısa süreçte saygınlığını ve muhatap alınma özelliğini maalesef büyük çapta yitirdi.
Kürt siyasetinin gerçekleri çarpıtan propagandist dili toplumun geri kalanında tepki ve mesafe yaratmış durumda. MHP söz konusu tepkinin bir kırılmaya dönüşmesi için elinden geleni yapıyor. Böylece AKP’nin çözüm konusunda yalnızlaşacağı ve milliyetçi cenahtan devşirilmiş orta sınıf oylarını kaybedeceği umuluyor. Soru AKP’nin bu duruma nasıl bir strateji ile yanıt vereceğidir. Çözümü ilerleterek mi, derin dondurucuya kaldırarak mı? Acaba kaybedilen Kürt ve demokrat oyların mı, yoksa milliyetçi/devletçi refleksi taşıyan kesimlerin oylarının mı peşinden gidilmeli?
AKP karşıtı olan bazı kamuoyu araştırma şirketleri beklenen ‘bulguları’ servis etmeye başladılar. Buna göre Kürt oylar artık bir daha geri gelmezmiş. Oysa MHP seçmeninin önemli bir bölümü partisinden memnun değilmiş… Bu iki tespit de tümüyle yanlış değil. Ama tümüyle doğru da değil. Çünkü esas mesele AKP’nin ne yaparak veya ne önererek şu veya bu ilave oyu almaya çalışacağıdır. Söz konusu strateji sadece seçimdeki toplam yüzdeyi etkilemeyecek, doğrudan AKP’nin siyasi kimliğini şekillendirecek. Dolayısıyla soru AKP’nin nasıl en çok
oyu alacağı değil, ‘ne’ olarak bu oyu alacağı. AKP’nin tarihsel, siyasi ve sosyolojik olarak ‘ne’ olduğuna karar verirseniz, bu çerçeve içinde en çok oyu nasıl alabileceğini de araştırıp bulursunuz.
Kolay yol AKP’yi ‘eskinin’ içinde tutmaktır. Hamasetin gücüne, ‘biz ve onlar’ şeklinde kutuplaşmalara ve ‘üst akıl’ heyulalarına dayanarak, Kürt siyasetinin apaçık ahlaki zaaflarını milliyetçi ve devletçi bir ‘bütünleşme’ için kullanabilirsiniz. Bu strateji AKP’nin oyunu tahkim edebilir ama onu ‘eskinin’ yozlaşma batağına doğru çeker. Bu partinin bir geçiş dönemi oluşumu olduğu, ülkenin geleceğine uzanma yeteneğini kaybettiği algısı hâkim olur. O noktadan sonra AKP ‘yeniyi’ bekleyen bir toplumun ‘eskisi’ olmaktan kurtulamaz.
Zor yol AKP’yi ‘yeninin’ içine oturtmaktır. Topluma bir arada yaşamayı özendirecek bir gelecek tasavvurunu gerçekçi ve somut hedeflerle sunabilir, her bir hedefin aşamaları için gerekli önkoşulları anlatabilir ve her bir adım için takvim verebilirsiniz. Çözüm sürecini demokrasi bağlamına oturttuğunuz ölçüde Kürt siyasetini muhatap almak zorunluluğundan kurtulursunuz. Bu strateji de AKP oyunu tahkim eder. Hatta daha fazlasını da sağlar… Yeter ki rakiplerin düzeysizliğinin yarattığı kolaycılığa kapılınmasın.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları




























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2025
25.10.2025
15.03.2025
20.02.2025
15.10.2024
24.09.2024
19.09.2024
10.09.2024
2.09.2024
13.04.2024