Mehmet Acet
uma günü Yozgat’taydık.
Birlikte sahur yaptığımız Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, 1 Kasım seçimleri öncesine ait bir anekdot anlattı.
Anekdota geçmeden önce o dönemleri bir hatırlayalım:
7 Haziran seçimleri yapılmış, Ak Parti tek başına hükümet kurma imkanını kaybetmiş, bunu fırsat bilen PKK, Suriye’deki Rojava projesini Türkiye’ye taşımak için hendek terörünü başlatmış.
Yurdun doğusunda-batısında bombalar patlıyor, kör terör insanları sokağa çıkmaya korkar hale getirmiş.
1 Kasım’da sandıktan ne çıkacak sorusu, biraz da korkusu var herkeste.
Böyle bir atmosferde Konya’daki Hacı Veyiszade Camii’nde namazını kılan Bozdağ’ın yanına sakallı, yaşı epeyce ilerlemiş bir ‘amca’ çıkıp gelir.
Amca, “Telaş etmeyin, 317 milletvekili çıkaracaksınız” der ve gider.
Tabii, seçim akşamı TBMM’deki sandalye dağılımı belli olup da Ak Parti’nin gerçekten de 317 milletvekili çıkardığı anlaşılınca, Bozdağ’ın zihninde şimşekler çakar.
“Geçen gün” dedi, Bekir bey, sözlerinin devamında:
“Yine birisi geldi, 24 Haziran’da 327 milletvekili çıkaracaksınız dedi, gitti.”
“Bu defa de doğru çıkarsa…” dedikten sonra az durdu.
Araya girip, “Bu da doğru çıkarsa o zaman asıl keramet sizde imiş deriz” dedim.
Gülüştük.
KAMUOYU ARAŞTIRMALARINDA SON DURUM
Yakından izlediğim bütün seçimlerin iki yönlü sürprizleri oldu.
Bir kaybedeniyle, iki kazananıyla.
Mesela 2007 Temmuz seçimlerinde biri hariç anketlerin tamamı Ak Parti’yi yüzde 43 ve daha aşağısında gösteriyordu.
Sandıktan yüzde 46,6 çıktı.
Yakın zamanda yapılan Haziran ve Kasım seçimlerine bakalım:
7 Haziran’da sandığın sürprizini hiçbir araştırmanın bulamadığı yüzde 13,1 lik oy oranıyla HDP yaptı.
1 Kasım’da ise, yine hiçbir araştırmacının öngöremediği bir sonuçla Ak Parti yüzde 50 bandına geri döndü.
Anketlere itibar etmemek lazım anlamında söylemiyorum tabii.
İşi kuralına göre yapanların, düzgün yöntemlerle hareket edenlerin, noktasına, virgülüne kadar doğru tahminler geliştirebildiğini de biliyoruz.
Biz de, işini ciddiye alarak yürüten, seçim tahminlerinden de çoğunlukla alnının akıyla çıkabilen araştırmacılarla konuşuyoruz.
“SEÇİMLERİN SÜKUT-U HAYALİ MERAL AKŞENER OLACAK”
Şu aralar 10 bin kişiyle nihai anketini yapmakla meşgul olduğu için “Sandıktan bu çıkacak” iddiasını net bir şekilde ortaya koymayan, ama “Her gün anket yapıyorum” diyerek sandığın nabzını ölçmeye devam eden, anketlerinde de bilimsel yöntemlere sadık kalmayı sürdürdüğünü bildiğim, bütün partilere de eşit mesafede duran bir araştırmacının elde ettiği son verileri sizlerle paylaşabilirim:
Tayyip Erdoğan: Yüzde: 52,
Muharrem İnce: Yüzde 28,
Selahattin Demirtaş: Yüzde 9,
Meral Akşener: Yüzde 7.
Anketlerin önemli bölümü, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turda biteceğini öngördüğü için, bu verilerin Erdoğan ile ilgili kısmı için “Sürpriz var” diyemeyiz.
Demirtaş ile ilgili kısmı için de aynı durum söz konusu.
Önceki araştırmalara bakarak sürpriz kategorisine alıp üzerinde durabileceğim nokta, Muharrem İnce’nin oylarındaki artış, ama öbür yandan Meral Akşener’in oylarında yaşanan düşüş.
Konuştuğum araştırmacı, “Bu seçimin sükut-u hayali Akşener olacak” deyip bir iddia koydu ortaya.
Yüzde 5’lerde, 4’lerde kalırsa şaşmamak lazım diye de ekledi.
Dikkat ettiyseniz, Muharrem İnce’nin oylarındaki artış, Akşener’in oylarındaki düşüş ile doğrudan paralellik arz ediyor.
Yani İnce Akşener’e gidecek oyları toplayarak yükselirken, Akşener, İnce’ye kaptırdığı oylarla düşüşe geçmiş durumda.
Bu da bizi başından beri savunduğumuz teze geri götürüyor.
Ne demiştik?
Muharrem İnce ve Meral Akşener’in oy alabileceği yüzde 35-37’lik bir havuz var.
Bu havuzdaki oylar bu iki isimden birinin lehine, diğerinin aleyhine değişebilir ama iki ismin de geri kalan yüzde 63-65’lik kitleden oy alabilmeleri pek mümkün görünmüyor.
Tezimizin gerekçesi seçmenin fikr-i sabit ile hareket etmesi iddiasına dayalı değil.
Aksine, Türkiye’de birbirlerinden habersiz ama gizlice sözleşmişçesine, parti tercihini değiştirerek iktidarları da değiştirebilen milyonlar var.
İnce ve Akşener’in aynı oy havuzundan beslenmelerinin gerekçesini azıcık düşününce herkes bulabilir.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
17.04.2021
20.07.2020
15.07.2020
24.06.2020
20.06.2020
13.06.2020
8.06.2020