Ülke tarihinde rastlanmamış İşsizliğin, yoksulluğun, hayat pahalılığının ve gelir dağılımı adaletsizliğinin kol gezdiği, altın ve dövizin negatif anlamda tüm zamanların rekorunu kırdığı,TL’nin bütün para birimleri karşısında değer kaybettiği, hukukun yok sayıldığı bir ülkede nasıl oluyor da, AKP’e 21 yıldır kesintisiz iktidar olabiliyor?

Muhalefetin siyasetin gündemine taşıyamadığı, muhalif meydanın ve demokrasi güçlerinin gündemde tutamadığı, besleme medyanın ise iktidarın lehine köpürttüğü bir gerçek var.

“Devletten 49 çeşit sosyal yardım alan sayıları 18 milyonu bulan AKP’nin oy deposu olarak bilinen bir seçmen kitlesi var ortada.”

Bu sosyal yardımları rakamlarla anatomisini ortaya koyalım:

2017 yılında devletten sosyal yardım alan 3.2 milyon olan hane sayısı, 4.5 milyon haneye çıkarak 18 milyon kişiye ulaşmış durumda.

Artış sayısı ise yüzde 38.

-18 milyon nüfusun yüzde 21’ne…

-60 Milyon seçmeninde yüzde 30‘na tekabül ediyor.

-18 Milyon kişi devletten 49 farklı kalemden oluşan yardım alıyor.

-1 Milyon 556 bin kişi yaşlı ve engelli aylığı alırken…

-2022 Tarihi itibarı ile 9 milyon 448 bin kişiye yeşil kartla tedavi hizmeti veriliyor…

-560 bin kişiye evde yardım bakım hizmet ödemesi yapılıyor.

AKP bu yoksulluk rakamlarını düşüreceği yerde topluma bunları başarı gibi sunuyor.

Yoksullaşan ve iş bulamayan kitlelerin git gide devlete muhtaç düşürülmesi, iktidarın oy deposunu büyütmesine yardımcı oluyor.

Gelir dağılımındaki uçurumu ve yoksulluğu devletin kurumu olan TÜİK’ de teyit ediyor.

TÜİK ‘in Şubat ayında açıkladığı verilerine göre:

“En zengin %20’nin toplam gelirden aldığı pay 2021 yılında %46.7 iken şimdi %49.8 olmuştur.

En yoksul %20’nin aldığı pay ise 2021 yılında %6.1 iken şimdi %5.9’a gerilemiştir.

Aradaki fark 8 katın üzerine çıkarken…”

Bu tablo bir avuç tuzu kuru mutlu dolar milyarderini ortaya çıkartıyor…

13 dolar milyarderi bu ülkede yaşayan 44 milyon insanın servetinden daha fazla servete sahip.

13 Dolar milyarderin serveti 38 milyar 900 milyon dolar iken…

44 milyon vatandaşın serveti ise 38 milyar 500 milyon dolarda kalıyor.

Ülkede zenginlerin daha zenginleştiği, fakirin daha fakirleştiği bir talan düzeni sürüyor...

İktidarın çeşitlendirdiği ve artırdığı sosyal yardımlarla fakirliği oya çevirerek sürdürülen zulüm uygulayan bir iktidar var karşımızda.

Hayat pahalılığı ve yoksulluk öyle boyuta ulaşmış ki…

-5 Milyon kişi çöpten kâğıt, plastik ve metal toplayarak hayatını idame ediyor.

-2023 yılında 720 bin üniversite öğrencisi alım gücü olmadığı için ya okulunu dondurmuş veya üniversite okumaktan vaz geçmiş durumda.

Eşit vatandaşlık hukuku uygulanmayınca devletin kurumları da adil davranmıyor.

TRT geçen 40 gün içerisinde iktidara 1940 dakika süre verirken, Ana muhalefet partisine ise sadece 25 dakika süre tanımış.

Yargının bağımsız ve tarafsız olmadığı, yargı kararların uygulanmadığı ve medya özgürlüğünün yok sayıldığı  ülkeye, yatırım yapmak isteyen yabancı sermayenin gelmediği çok  açık.

Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Jürgen Schulz:

”12 Şubat 2024 Tarihinde Avrupa’nın tanınmış marka firmaları Türkiye’ye yatırım yapmaktan tedirgin olduklarını, ülkede uygulanan hukuktan ürktüklerini” seslendirdi.

Mutlak iktidar anlayışı toplumu evrensel hukuk kriterlerinden uzaklaştırdıkça, ekonomi biliminden de uzaklaştırıyor.

Böyle olunca işsizlik, açlık, yoksulluk toplumun değişmez kaderi sayılıyor.

Ne gariptir ki, devletten sosyal yardım alan insan sayısı arttıkça iktidarın ömrü kısalmıyor aksine uzuyor.

“AKP ben iktidardan gidersem 18 milyon devletten 49 çeşit sosyal yardım alanların bu haklarını, muhalefet gelince kesecek propagandası bu kesimleri tedirgin ediyor.”

Bir hatırlatma yapayım 2023 yılının Mayıs ayında yapılan genel seçimlerde partili Cumhurbaşkanı Erdoğan:

”Millet ittifakı iktidara gelirse Diyanet İşler Başkanlığını(DİB) kapatacak yalanını ortaya atınca,145 bin DİB personeli çoluk çocuk AKP militanı gibi çalışmıştı.”

Muhalefetin Partili Cumhurbaşkanın bu yalanlarını bertaraf etmeden, devletten sosyal yardım alan 18 milyon insanı inandırmadan, yerel seçimlerde bu kesimlerden oy alma  şansları pek  yok gibi.