Nabi YAĞCI-Taraf Yazıları
Herkes şu günlerde kritik bir eşikte olduğumuzun artık farkında. Aysel Tuğluk konuşmasındaki bir cümlesi nedeniyle fazlaca eleştiriye uğradı ama Tuğluk aslında yaklaşan tehlikeye işaret ediyordu. Kürt sorunundaki durumla ilgili tasviri de çok uygundu. “Araf” hâli. Mithat Sancar da dünkü Taraf’ta aynı konuyu ele alıp işlemişti. Gerçekten de Sancar’ın dediği gibi bazı durumlarda arafta kalma hâli yani “arada kalmışlık” yaratıcı, doğurgan bir gerilime neden olabileceği gibi bazı hâllerde ise cehennem eşiği de olabilir. Araf hâli uzadıkça yolun cennete açılma ihtimali azalır.
İleride kaset olaylarıyla, küfürleriyle ve yalancı pehlivan güreşleriyle anılacak bu seçim ortamında bu araf hâlinin yaratıcı bir doğurganlıkla yeni ve ileri çözümler üretme ihtimali yok. Zaten seçim sonuçlarını almaya bir şey kalmadı. Fakat seçim sonrasında çözüm yollarını tıkayacak olumsuz yeni adımların atılmaması için çaba harcamak önemli.
Hastalığın nedeni bir virüs ise ne kurşun dökmeler, okuyup üflemeler ne de aspirinle tedavi işe yarar. Her bir köşeden başını gösteren virüs artık teşhis edilebilir durumda. Her gün yeni bir komplodan, birçok gizli senaryodan söz ediliyorsa, böyle bir ülkede gerçekte siyaset yok demektir. En başta Kürt meselemiz olmak üzere Türkiye’nin geleceğini ipotek altına alan en temel sorunların çözümünde siyaset, son sözü söyleyen durumda değildir. Son sözler başka yerlerde kotarılmakta. Bizler ise çözüm çözüm diye debelenmekteyiz.
Büyük büyük hedefler var önümüzde, yeni anayasa yapmak bu hedeflerin başında geliyor. Yeni anayasanın nasıl bir anayasa olması gerektiğini elbette konuşacağız, konuşuyoruz da ama kanımca esas meselemiz eski anayasadan nasıl kurtulacağımız meselesidir, zira 12 Eylül Anayasası’nın da koruyucusu olan bir başka anayasa daha var, gizli anayasa bu. Bunu halka anlatmak durumundayız. “Devlet biziz” diyenlerin yani aslî iktidar sahiplerinin anayasasıdır bu.
“Devlet biziz”, “Devlet bizim” diyenler Cumhuriyet’in kuruluşundan günümüze demokrasilerde egemenliğin aslî sahibi olan halkın üstünde hegemonya kurmuş olan asker ve yüksek bürokrasi sınıfıdır. Tek parti dönemi boyunca, Mete Tunçay’ın bana çok açıklayıcı gelen tanımıyla siyaset değil “idare” vardı. Çok partili döneme girildikten sonra bu durum ne kadar değişmiştir tartışılır ve tartıştığımız da budur.
Şu söylenebilir sanırım; çok partili dönemle birlikte siyaset (seçilmişler yani siyasi partiler, parlamento, hükümetler vs.) ve idare (asker-sivil devlet bürokrasisi) olmak üzere ikili bir iktidar yapısı ortaya çıktı. İkincisi birincisi üstünde, vesayet dediğimiz bir hegemonya tesis etti. Bu hegemoni üç yolla tesis edildi: Birincisi zor yolu yani askerî darbeler, müdahaleler; ikincisi ideolojik araçlarla sağlanan rıza yolu (devlet kültü) ve üçüncüsü ilk ikisine çift taraflı sebep-sonuç ilişkisiyle bağlı olan kurumsal yapılar. Kurumsal yapılar ise anayasalar tarafından düzenlendi, teşkil edildi (teşkilat-ı esasiye) ve koruma altına alındı.
Bana göre daha önemlisi ikili iktidar yapısının ikili bir anayasa sistemi doğurmuş olmasıdır. Buna ikili yargı sistemini de eklemek gerek.
27 Mayıs Aanayasası’nın içine ikinci anayasa, bir kurum olarak yerleştirildi. Milli Güvenlik Kurulu. Daha sonra yasal dayanağını görünen anayasadan yani 12 Eylül Anayasası’ndan alan “Milli Güvenlik Siyaset Belgesi -Kırmızı Kitap (MGSB)” ikinci anayasa oldu. MGSB, TBMM’nin dahi bilgisi içinde olmayan, onun tarafından onaylanmamış, halkın da bilmediği gizli belgedir. Bu belge, işte Kürt meselemiz gibi önümüzde duran, çözüm bekleyen en acil sorunlar için adı üstünde devletin kırmızı çizgilerini belirleyen belgedir (iradedir).
Özetle ikili iktidar, ikili anayasa ve ikili yargı sistemi...
Dünkü Taraf’ta Lale Kemal’in yukarıda değindiğim ikili yapıyı Sayıştay Yasası örneğinde gösteren önemli bir yazısı vardı. Sayıştay Yasası çok eleştirildi, ayrıntıya gerek yok, zaten Lale Kemal yazısında bunları aktarıyor. “Bazı kurumlar, eski ve derin Türkiye refleksini korumayı sürdürmüşler ve bu duruma ne iktidar ne de muhalefet ses çıkartmış” dedikten sonra Sayıştay’ın “verimli, etkin ve tutumlu” harcama yapıp yapmadıklarını denetleyemeyeceği ayrıcalık tanınan kurumları saymış: Dışişleri Bakanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Milli İstihbarat Teşkilatı, Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı hedef ve gösterge saptamakla yükümlü değiller. Emniyet teşkilatı bu sayılan kurumların dışında tutulmuş, o incelemeye tabi!
Bizler de oturmuş, Kürt sorunu niye çözülemiyor diye soruyoruz...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları













































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.05.2012
3.05.2012
30.04.2012
28.04.2012
26.04.2012
23.04.2012
21.04.2012
19.04.2012
16.04.2012
14.04.2012