Nabi YAĞCI-Taraf Yazıları
“Özgürlükler sınırsız olmaz” klişesinin devamı olan bir klişe daha var: “Demokratik özgürlükler onu boğmak için kullanılamaz” klişesi. Sırf çok tekrarlandığı için insanın kulağına mantıklı gibi gelen bu önerme, gerçeklikle bağı olmadığı, bu bağ koparıldığı için yanlış. Yanlış olmasının ötesinde tehlikeli biçimde yanıltıcı da.
Bana tarih boyu bir tane toplum gösterin ki demokrasi ve özgürlüklerin çokluğu nedeniyle boğulmuş olsun. Gösteremezsiniz. Durum tam tersidir çünkü. Bu klişe açlıktan ölme sınırında olan Afrikalı bir çocuğa “çok yeme sonra obez olursun” demeye benzer.
Gerçeklikle ilişkisi olmadığı halde bu klişe neden bu denli sık kullanılıyor?
Demokrasi korkusundan
Fakat ilginç olan şu ki, demokrasi açlığı içinde olanlarca da bu klişe tekrarlanıyor. Yani amaç hâsıl olmuş, klişe yabancılaştırma, aldatma görevini yerine getirmiş oluyor.
Oysa hepimiz biliyoruz ki tarih boyu demokrasi talebi muktedirlerin iktidar gücünü sınırlamak için gelmiş ve demokrasinin gelişmesi de bu yönde olmuştur. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin doğması da böyle olmadı mı?
Fazla demokrasinin boğulma yaratabileceği endişesini taşıyan bir mantık demokrasiyi “amaç değil araç” gören bir mantıktır. Oysa demokrasinin amacı veya demokrasi amacı daha fazlasına varmaktır. Sol olarak burjuva demokrasisini “tu kaka” diye gördüğümüz için kendimize dönük eleştiri yapalı yıllar oldu. Artık tartışılan bu değil. Ama bu eleştirimizi de doğru anlamak lâzım, yani bu ülkede burjuva demokrasisi vardı da onu reddediyorduk değil. Nerede o günler?
PKK nedeniyle bugün solu, solun demokratlığını tartışanlar farkında mı acaba, burjuva demokrasisi solu değil Türkiye’yi, iktidarı eleştiriyor; AİHM, Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi, AB... Burjuva gibi burjuva olun diyor. Bugün ifade ve basın özgürlüğü başta olmak üzere Türkiye dünya sıralamasında sonlarda geliyor.
Hâl böyleyken, “PKK yarın iktidar olursa diktacı bir yönetim kuracak, Kürtlere demokrasi getirmeyecek” deniyor. Öyleyse ... tasfiye edilmeli! Ne zaman ve nerede iktidar olacak, olur mu olamaz mı sorularını geçelim, ama bu yaklaşım acaba demokrasiyi araçsallaştırma yanlışını ima etmiyor mu?
Kürt halkının geleceğine kendisi değil de biz karar vereceksek, kimi seçip kimi seçmemesine, kimin peşinde gidip kimin peşinde gitmemesine biz karar vereceksek o zaman kafamızda demokrasi nasıl amaç olabilir? Demokrasinin amaç olması başkaları adına demokrasi biçmek değil herkesin kendi geleceği üstüne özgürce karar vereceği koşulları yaratmaktır. Şiddetin bu gerçeği gizlediğine kuşku yok, onun için şiddeti bir de bu nedenle eleştiriyoruz ama kirli suyla bebeği de atmak niye?
Etyen Mahçupyan bana yanıt olarak yazısında “Devlet’in çözümsüzlüğü beslemesinin nedeni PKK şiddeti değil. Devlet zaten sorunun temelinde var ve çözme niyeti zayıf. Asıl soru, devleti çözüme yöneltecek Kürt siyasetinin ne olduğu... Şiddet bunu sağlamadığı gibi, devleti de çözmeme konusunda haklı çıkartan bir etki yaratıyor” demiş. Tamamen katılıyorum. Ama ince bir ayrıntıyı ihmal etmeme koşuluyla. “Devlet zaten sorunun temelinde var, çözme niyeti zayıf “ dedikten sonra o temelin ve niyetin üstünden atlayıp çözümsüzlükte simetrik bir sorumluluk aramak doğru mu? Haydi, uzatmayalım, sorumluluk eşitliğini kabul edeyim ama...
Eşit olmayan koşullarda normal siyaset!
Ben de tam bunu tartışıyorum yani Kürtlerin siyaset yapabilme koşullarını normalleştirmeyi. Kürtlerin ağırlıklı olduğu kaç siyasi parti kapatıldı biliyoruz. Bir çırpıda hepsinin adlarını sayamam bile. Kaç kez ateşkes ilân edildi ama çözüm gelmedi onu da biliyoruz. BDP’nin Meclis’i boykot kararını eleştirenlerdenim, dönün çağrısı yapanlardanım; Meclis’e döndüler ama bugün KCK operasyonlarıyla BDP’nin neredeyse siyaset yapacak kadroları kalmadı, onu da biliyor olmalıyız. Operasyonlar Kürt sorununun çözümünü savunan aydınlara da uzandı üstelik, yani onları normal siyaset yapmaya teşvik edenlerin de sesi kısılmak isteniyor.
Öte yandan yalnız Kürt sorununu değil ifade ve basın özgürlüğü başta olmak üzere demokrasimizi normalleştirecek yasal düzenlemelerin AK Parti tarafından üç dönem iktidar olduğu halde gerçekleştirilmediğini de biliyoruz. Onun için “yetmez” demiştik.
Bütün bunlara karşın ben de Kürt siyasilerinin başka şey değil siyaset yapmalarını istiyorum; bu isteğimin yukarıdaki kötü tablo içinde hiç de normal durmadığını bildiğim halde. Yani eşitsiz koşullarda normali isteme tuhaflığına düştüğümü bilerek.
Ama diz çöktürülmelerine de karşı çıkarak...
Bu hâl karşısında, sorumluluk beklerken hangimiz “kötülüğe sırtını dayamış” oluyor?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları













































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.05.2012
3.05.2012
30.04.2012
28.04.2012
26.04.2012
23.04.2012
21.04.2012
19.04.2012
16.04.2012
14.04.2012