Yüksel TAŞKIN

Yüksel TAŞKIN
Yüksel TAŞKIN
Tüm Yazıları
Tunus başarmalı
3.09.2013
2050

 Arap Baharı’nı başlatan Tunuslular, bugüne kadar önemli ilerlemeler kaydetti. Eski rejim kalıntılarının dâhil edilmediği bir geçiş süreci demokratik biçimde planlandı ve uygulamaya konuldu. Aralık 2011’de yapılan Kurucu Meclis (KM) seçimlerinde İslamcı Ennahda partisi, 217 sandalyeden 89’unu kazandı. Bu parti iki seküler-sol partiyle koalisyona gitti. Seküler kimliğiyle tanınan bir insan hakları aktivisti cumhurbaşkanı seçilirken, başbakanlık Ennahda’da kaldı. Bakanların yüzde 40’ı Ennahda’danken, yüzde 40’ı “bağımsızlardan” oluşuyor.

KM’nin görevi yeni anayasayı hazırlayıp seçimlere gitmek. Mısır’ın tersine, bu konuda acele edilmiyor. Anayasanın uzlaşmayla hazırlanmasına verilen önem nedeniyle bugün dördüncü taslak üzerinde çalışılıyor ve taslağın yakın zamanda KM onayına sunulması bekleniyor. Ennahda lideri Gannuşi, “Yüzde 51’in anayasasını değil, Tunusluların anayasasını yapacağız” güvencesi veriyor.Anayasa onaylandıktan sonra, Aralık 2013’te seçimlere gidilmesi planlanıyor.

Kimi seküler çevrelerin meşru görmemekte ısrar ettiği Ennahda’nın, bu süreçte ciddi tavizler verdiğini teslim etmeliyiz. Bu parti, seçimlerin nispi temsil sistemiyle yapılmasını kabul ettiğinden en küçük partiler dahi temsil edilebildiler. Ennahda, seçimlerde kadın kotasına da evet dediği için bugün KM’de 49 kadın vekil var. Bunların 42’si Ennahda’dan. Parti gurubunun neredeyse yarısı kadın.Ennahda, seküler çevreleri rahatlatmak adına, yeni anayasa çalışmalarında Şeriatın temel alınmayacağı güvencesini vermişti. Parti, geçtiğimiz şubatta solcu bir politikacı öldürüldüğünde hükümetin istifasını kabul ederek tansiyonu düşürme esnekliğini de gösterdi...

Ennahda’nın yöneticileri ve tabanı arasında bazı farkların olduğu gözleniyor. Tabanda özellikle yoksul iç bölgelerden gelen ve daha öfkeli hisseden, yer yer Selefilere yakınlık duyanların olduğu açık. Yine devlette kadrolaşma iştahı olan İslamcıların, onyıllardır bu alanı tekellerinde tutanları ürküttükleri de tahmin edilebilir. Zengin ve Frankofon sahil bölgeleriyle, yoksul iç bölgeler arasındaki gerilimin, İslamcı-laik kutuplaşmasına yansımaması zaten beklenemez...

Tunus’ta şubat ve temmuz aylarında iki önemli solcu siyasetçinin Selefi bir gurupça öldürülmesi, tansiyonu ciddi ölçüde yükseltti. Sekiz Tunus askerinin Selefilerce öldürülmesi, bu türden terör olaylarına alışık olmayan ülkede şok etkisi yarattı. Böylesi provokasyonların olmaması şaşırtıcı olurdu.

Seküler çevrelerde, sorumluluğu Ennahda’nın üzerine atıp, “terörle savaş” söylemini tırmandıranların etkilerinin arttığı gözleniyor. Selefileri siyasal sisteme entegre etmeyi deneyen Ennahda, “teröristlere yumuşak” davranmakla eleştiriliyor.

Son günlerde Ennahda karşıtları ve yanlıları meydanlara inerek taleplerini duyurmaya çalışıyor. Seküler demokratlar, hükümetin istifasını savunurken, otoriter sekülerler, seçilmiş KM’nin dağıtılmasını istiyorlar. Bu talebin mantıklı bir tarafı yok. Ülkenin en büyük sendikal çatısı olan UGTT ve koalisyon ortağı solcu Ettakatol partisi, Mısır’da yapılan tarihî hatayı tekrarlamak istemiyorlar. KM’nin yeni anayasayı bitirmesini ve ardından seçimlere gidilmesini destekliyorlar.

Seküler Cumhurbaşkanı Marzuki, “Terörle savaşta yasal sınırları aşmayacağız. Selefiliği hortlatan yoksulluk ve geçmişteki siyasal baskılardı” türünden sağduyulu açıklamalar yapmaya devam ediyor.

Mısır’daki mızıkçı darbecilere özenenler olmakla beraber, Tunus’ta umudu canlı tutmayı mümkün kılan gelişmeler de var.esad'ı eleştirip erdoğan'ı destekleyenlerden bıktım! artık nefes alamıyorum. mülteci düşmanlığı yapanlardan, her mülteciye el kaideli muamelesi yapanlardan , suriyeli mültecileri kendi siyasi çıkarları için kullananlardan, mülteciler üzerinden rant edinenlerden bıktım. rojavaya ilaç kampanyası yapan bazı tarafların geçen yıl kapısını çalmıştık, suriyeye ilaç kampanyası için yardımcı olur musunuz diye, reddetmişlerdi. bu kişilerden ve kurumlardan bıktım. suriyeli kürtlere her hangi bir yardımın ulaşmasını engellemek için elinden gelen her şeyi yapan akp'den ve yandaş kurumlarından bıktım. ben bunlardan bıkarken ve nefes alamazken 100 bin insan öldürüldü suriyede ve öldürülmeye devam ediyor."


[email protected]

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar