Zeki ALPTEKİN
Postpandemi döneminin ekonomik paradigmasının anatomisine giriş
Gelelim şimdi işin politik yanına..
Cumhuriyetçiler ile fiziki altyapı tedbirleri konusunda ulaşılan konsensüs tehlikeye girebilir: Demokratlar tarafından ayrıca getirilen human altyapı tedbirlerin finasman planı, vergilerin yükseltilmesi gibi Cumhuriyetçilerin hoşlanmadığı pasajları içeriyor. Üstüne üstlük Senatodaki Demokratların „kıl payı“ çoğunluğu, görüşmeler sırasında Demokratların sol kanadının „daha da fazla harcama yapılması“ doğrultusundaki olası „radikal“ talepleri ile değişebilir, üzerinde anlaşılan tedbirler paketinin karar altına alınmasını ve yaşama geçirilmesini tehlikeye atabilir. Bu yüzden Biden sıkça „hiç kimsenin anlaşma ile istediği her şeyi almadığının“ bilinçlere çıkarılması gerekliliğini vurguluyor.
Cumhuriyetçiler konsensüse imza atarak neoliberalizmin „sıfır borç“ dogmatizminden şimdilik de olsa ayrıldılar, ama „vergilerin yükseltilmesi“ hala daha hoşlanmadıkları paradigmalar arasında yer alıyor. Ayrıca Biden'in seçim kampanyası sırasında verdiği „orta sınıflar için vergileri artırmama“ sözünden hemen vazgeçemiyeceğini, Trump döneminde 2017 yılında vergilerin düşürülmesi kararının kesinlikle geri döndürülemez olduğunu, Bidenomics'in önemli sac ayaklarından biri olan sosyal devlet insiyatifinden verili koşullarda vazgeçilemeyeceğini düşünürsek sorunun oldukça çetrefilli olduğu, olacağı aşikar! Bu arada seçim hezimetini hazmedemeyen Trump'ın „rahat durmadığını“, Biden ve „radikal solun“ sosyalizmi getirmeye çalışarak ülkeyi mahvettiği propagandası yaparak Cumhuriyetçiler tabanında var olan popülaritesini kullanıp tekrar başkanlığa aday olmaya çalıştığını, gelecek ara seçimlerde kendi adına hareket eden kişileri desteklediğini ve bu bağlamda geçen yıl oyların sayımı sırasında Kapitol'a hücum olayında kendisinden ayrılan Cumhuriyetçileri „ yok etmeye“ çalıştığını da belirtelim. Bu noktada Cumhuriyetçi partinin parçalanabileceği de ihtimal dahilinde.
Sonuç
ABD'nin krizi aşmada ve sonrasında yeni bir paradigmaya ihtiyacı olduğu açık. Eski sistem sınırlarına dayandı, işlemiyor, bu da açık! Bu, insanlığı 30 yıldan fazladır meşgul eden neoliberal paradigmanın bir yerde sona ermesi demek. Sorunlar, bunların çözümünün yönü, bu konuda yapılan analizler değişimin hangi yöne olacağı yönünde fikir veriyor. Açılan bu yeni yolda kesinlikle hatalar ve yanılgılar olacak; birçok insan bu değişimlere karşı direnecek, belki kimileri de haklı olarak! Ama açık ki artık gemiyi başka yöne, başka bir paradigmaya çevirmenin zamanı geldi, gibi duruyor. Bu paradigma ise toplumsal-ekonomik yenilenme, Green Economy'e geçiş ve Sosyal Devlet'in güçlendirilmesi ile sembolize oluyor! Biden'in yaptığı da bu! Ben buna Keynes 2.0 diyorum.
Son olarak: Pandeminin masraflarını kim üstlenecek?
Sosyal Devlet'in geliştirilip tahkim edilmesi bizce bir yerde pandeminin giderlerinin finansmanının da sosyal adalet ilkeleri çercevesinde vuku bulmasını içeriyor.
Dünyanın her yanında bu temel soruya değişik cevaplar veriliyor. Kimi ülkelerde krizin sonuçları klasik bir şekilde tek taraflı olarak alt kesimlere yüklenirken -ki bu hakim ekonomik sınıfların çıkarları doğrultusunda tam da „sınıfsal“ bir yönelimdir- kimi ülkelerde, farklı şartlarda değisik çözüm önerileri ortaya konuyor. Buna ilişkin olarak ABD'deki çözüm önerilerini incelememizde ele aldık. Kapitalizmin Batılı merkez ülkelerinde ortaya çıkan kriz (ekonomi) politikaları ilkesel, ana hat olarak çoğu yerde benzerlik göstermekte, bu konuda oluşan ortak payanda Keynesçi ruhta üretilen çözüm reçeteleridir. Bu genel çizginin ileriye yönelik olarak nasıl gelişme göstereceği ilgili ülkelerde ve dünyada oluşacak ekonomi-politik dengelerle bağlantılı olacak. Bu bağlamda Federal Almanya'da ortaya çıkan, sol-alternatif kesimde geliştirilen pandemi krizinin sonuçlarını bertaraf etmeye yönelik, öğretici olan çözüm önerilerinden burada kısaca söz etmek istiyoruz.
Öncelikle ülkenin ekonomisine ilişkin birkaç köşe taşı niteliğinde rakamlar:
Krizin sonuçlarını aşmak için milyarlık harcamaları karşılamak üzere finans piyasalarından kredi alınması son derece rasyonel bir tutum. Bu konuda daha önce ekonomi politik anlayışta hakim olan neoliberal „sıfır borçlu devlet“ dogmasının geride bırakılması konusunda cesaretli de olmak gerekiyor. Buna göre; Federal devletin yeni borçlanma baremi, GSYH'nin %3'lük Maastricht kriterini %4'den fazla olacak şekilde aşması bekleniyor. Toplam borç oranı konusunda var olan %60'lık sınır da %75 olarak aşılacak. Yani diğer ülkelerle ve ABD ile kıyaslandığında oldukça moderat bir durum söz konusu. Bu noktada kredi faizlerinin neredeyse sıfır olması, devlet borçlarının yukarıdaki sayılar itibari ile yükselmesine rağmen bir iyimserlik kaynağı olarak duruyor. O. Blanchard ve L. Summers gibi ekonomistlerin pandemi öncesi 2017 yılında ortaya attıkları, gittikçe zayıflayan büyüme oranlarının hakim oldugu gelişmiş ülkelerde „ uzun süreli, zamana yayılmış devlet borçlarının üretken rolü“ konusundaki tezler, ortodox düşünce okulları karşısında artık ağırlık kazanmaya başlıyor.
Corona krizinin hesabının kimin tarafından ya da nasıl ödeneceği konusunda oluşturulan konseptin özünde kriz yükünün adil, fair bir şekilde dağıtılması, bunun için de özellikle yüksek gelir grubundan kişilerin, varlık sahibi kişilerin dahli olması önerisi var. Bu konuda oluşturulması düşünülen ise bütçeden ayrı bir Corona Dayanışma Fonu! Bununla hedeflenen, (sosyal) devletin bütçesinin, buna ilişkin harcamalarının (işsizlik ve hastalık sigortaları, çocuk yardımları, sosyal yardım vs.) kredi borçlarından olumsuz etkilenmemeleri. Yaklaşık 1,9 trilyon Euro'luk Corona kredilerinin 30 yıla yayılmış (3 yılı ön ödemesiz) ödeme planı temelinde yıllık borç ödeme miktarı 63 milyar Euro olarak hesaplanıyor. Ki bu ülke şartlarında rasyonel, sürdürebilir bir miktar! (Bu noktada bir kıyaslama değeri olarak Almanya'nın yıllık 250-300 milyar Euro cari fazla verdiğini belirtelim!)
Evet, hesabı kim ödeyecek? Favorize edilen genel çözüm, kim varsıl ise onun ödeme konusunda öne çıkmasının adil-fair olacağı şeklinde . Bu konuda tartışılan 4 değişik model var:
- %45 olan Zenginler Vergisinin -yılda 270 501 Euro'dan fazla kazananlar için- oldukça yükseltilmesi.
- 1991'de iki Almanya'nın birleşmesinin üstesinden gelebilmek, Doğu Almanya'nın kalkındırılıp entegre edilmesi için Dayanışma Fonu'nun Corona Fonu'na dönüştürülerek devam etmesi. Burada söz konusu olan, 2021'den itibaren geçerli olan %5,5 miktarında belli gelir gruplarındaki çalışanlara, Kurumlara ve Kapital Gelirlerine uygulanan, son tahlilde vergi ödeyenlerin en fazla %3,5'una denk gelen, toplamında yıllık 10 milyar Euro getirisi olacağı tahmin edilen primlerdir
- Oluşan yükün daha adilce dağıtılmasi düşüncesi ile, yıllar önce 1996 yılında kaldırılan Varlık Vergisi'nin yeniden gündeme alınması.
- En çok favorize model ise Bremen eyaleti başbakanı A. Bovenschulte'nin 2020 Mart sonunda ortaya attığı Varlık Vergisi önerisi, Almanya'da 1952 yılında, savaşın yaralarını sarmaya ve özellikle Doğu Avrupa'dan savaş nedeniyle gelen mültecilerin topluma entegre edilmesi için çıkarılan Tanzimat Yasası tecrübesine dayanıyor. Buna göre; o dönemde tespit belli bir değerin üzerinde emlak varlıkları olan kişilerin söz konusu varlıklarının %50'sini, 30 yıla (ve 120 çeyrek yıllık takside kadar) yayılan ve bir defalığına vergilendirmesi ile oluşturulan bir Tazminat Fonu'na ödemesi öngörülüyordu. Hesap edilen emlak varlığı vergisi, değerinin yıllık olarak %1,67'sine denk gelmesi itibarı ile ödenebilir nitelikte idi. Böylelikle toplanan ve yukarıda sözünü ettiğimiz sorunun finanse edilmesinde kullanılan fonda toplanan gelir, 1982 yılına gelindiğinde tam 115 Milyar DM (58,8 Milyar €) ediyordu.[1]
Bu son öneri, yüksek gelir grubunu değil, ülkenin en çok kazananları itibari ile toplumsal gelir piramidinin en üstünde yer alan %1'lik kesimi kapsadığı için diğer çözüm önerilerine kıyasla favorize edilen öneri niteliğinde. Yapılan yeni hesaplamalara göre böylesi kişilerin oluşturduğu bu kesim, ülkedeki tüm varlıkların net olarak %35'ine sahip, piramidin %10'luk kesimi ise net varlıkların 2/3'üne sahip.[2] Öneriye göre; sahip olunan 5 Milyon €'luk şahsi bir taşınamazın maksimal 2 Milyon'u (söz konusu emlağın bakımı, korunması vs. giderler için) esas değerinden düşüldükten sonra geri kalan meblağın vergilendirilmesi öngörülüyor.
Böylesi bir temelde oluşturulan ve Sosyal Devlet bütçesine dokunmadan varlıkların, taşınamazların 30 yıla yayılan vergilendirilmesi ile belli bir proje için oluşturulan kaynak örneğinin ilk çıkış yeri, savaştan sonra Finlandiya idi. Bu örnek daha sonra Almanya'da vücut buldu. Bu şekli ile başka yerlere de, mesela bize de örnek teşkil edebilir mi?
İncelememizde kullandığımız kaynakça:
- Noah Smith, Bidenomics, explained : https://noahpinion.substack.com
- Dr. Joachim Bischof, Kampf um die „Bidenomics“: www.sozialismus.de/kommentare_analysen/detail/artikel/kampf-um-die-bidenomics/
- Prof. Rudolf Hickel, Die Kosten der Coronakrise: Wer begleicht die Rechnung?: /www.blaetter.de/ausgabe/2020/oktober/die-kosten-der-coronakrise-wer-begleicht-die-rechnung
- Prof. Rüdiger Bachman, Bidens Fiskalpolitik – ein Vorbild für Deutschland?: www.wirtschaftsdienst.eu/inhalt/jahr/2021/heft/6/beitrag/bidens-fiskalpolitik-ein-vorbild-fuer-deutschland.html
- FACT SHEET: President Biden Announces Support for the Bipartisan Infrastructure Framework: www.whitehouse.gov/briefing-room/statements-releases/2021/06/24/fact-sheet-president-biden-announces-support-for-the-bipartisan-infrastructure-framework/- www.cbo.gov/system/files/2021-03/56977-LTBO-2021.pdf–
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları




















































































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.08.2025
13.04.2025
25.02.2025
4.02.2025
22.12.2024
1.07.2024
12.05.2024
15.04.2024
3.02.2024
24.11.2023