Aydın ENGİN
Yıllar önce, KCK ana davasının başladığı gün Diyarbakır'daydım. Duruşmaya ara verildiğinde kendime Adliye'nin yakınındaki kebapçıda bir "lahmacun ziyafeti" çekiyordum. (Antep lahmacununun adı çıkmış; siz fırsat bulursanız Diyarbakır usulü lahmacunu bir tadın da damağınız bayram etsin).
Gözü beni bir yerlerden, galiba TV'den ısıran, cin gibi garson sordu:
- Gazeteci abi İstanbul'dan geldin he? Bizim davaya mı geldin?
- Evet
- Ne diyor hâkimler?
- Şimdilik savcı konuştu. Ka Ce Ka'yı Pe Ka Ka'ya bağlamak istiyor.
Yüzünü buruşturmadı ama yüzündeki gülücük de silindi.
Az sonra boşalan ayran bardağını doldurmaya geldi ve gelir gelmez de yüzüne pek yakışan hınzır bir gülücükle sordu:
- Gazeteci abi, sizin oralarda sana ilkokulda yani, harfleri nasıl öğrettiler. A, Be, Ce... Sonra Ke değil de Ka mı? Demin Pe Ka Ka dedinde... Bizim burda K'yi Ke diye öğrettiler ondan soruyom...
Sevimli yüzündeki fırlama gülücüğü silmeden gitti. Cevap yetiştiremedim...
* * *
İyi de yetiştirsem ne diyecektim ki?
Ödemiş'in İstiklal ilkokulunda küçük Aydın'a ve arkadaşlarına öğretmeni harfleri öyle öğretmişti. A, Be, Ce, De... Ke, Le, Me, Ne...
Diyarbakır'daki sevimli fırlamaya cevap veremedim ama ondan aylar sonra CNN Türk'te bir tartışma programındaydım (O zamanlar beni gibi "Reis'in canını sıkma olasılığı yüksek" gazetecileri de TV'lerin tartışma programlarına çağırıyorlardı). Terör, barış süreci, bir tekmede yıkılan barış masası gibi konular konuşuluyor.
Söz sırası bana geldiğinde "Hatırlayın Pe Ke Ke de silahları bırakacağını açıklamıştı, kaldı ki "... gibi bir cümleye başladım ama cümlemi tamamlayamadan karşımda oturan ve programdaki görevi AKP'yi ve özellikle Reis'i cansiperane savunmaktan ibaret bir tartışmacı pervasızca sözümü kesti.
- Engin bey daha başında safını seçmiş. Bakın Pe Ke Ke dedi...
Bu kez cevabı kaçırmadım. Ben de onun sözünü kesip sordum:
- Siz ilkokulda harfleri nasıl öğrenmiştiniz. Yani A, Be, Ce, De olarak mı?
Yeterince zeki değildi. Biraz şaşırdı sonra boş bulundu:
- Elbet öyle. Bütün çocuklar gibi yani...
Diyarbakır'daki garsondan o hınzır gülücüğü ödünç aldım:
- Ben de öyle, dedim. O yüzden Pe Ke, Ke demiştim...
Galiba hafiften morardı.
Programın yöneticisi meslektaş konunun tehlikeli sulara yelken açtığını sezdi, bir başka konuya atladı.
* * *
O geceki tartışma programını izleyen arkadaşlarla sohbet ediyorduk.
Kimileri "Aslan Aydın abi, herifi morarttın valla" diye sırtımı okşadılar, kimileri ise "Yav ben ilkokulda K'yi Ka diye öğrendim" dedi. Bir kaçı daha "Ben de öyle, ben de öyle" diye onu desteklediler...
Biraz soruşturunca ortaya çıktı, yabancı dil ağırlıklı okullara, mesela kolejlere filan gidenler K'yi Ka, M'yi Em, P'yi Pi diye öğrenmişler. Bencileyin bildiğimiz ilkokul eğitiminden geçenler ise hepsini "e" takısıyla...
Nitekim 70'li yıllarda kadın hareketinin etkili örgütü bir İKD vardı. Okumuş, yazmış, üniversitelerden geçmiş kadınlar "İ Ka De" derlerdi, o örgüte katılmış işçi kızlar ise İ Ke De...
Bu Ke - Ka takıntım daha sonra da sürdü. Hâlâ da sürüyor. Üstelik dal budak salıyor.
Beylerbeyi’nde oturduğum yıllarda tanıdığım safkan İstanbul fırlaması, doğma büyüme boğaz çocuğu manav Sabri bir gün meyve tartmaya ara verip, dükkanının tam karşısındaki bankayı işaret edip sordu.
- Engin abi, bazıları Eyçesbis gibi bir şey diyorlardı. Ben de ne diyor bunlar diye merak ediyordum. Meğer karşıdaki bankanın adıymış. Yani He Se Ce Be değil Eyçesbisi gibi yani... Sen biliyor muydun?
Sabri'nin dilinden kurtulmak zordur. O yüzden cevabı geçiştirdim. Çünkü ben de o bankayı nedense (evet nedense) Eyçesbisi diye okuyordum...
* * *
İşte bu derin dil ve Alfabe araştırmalarımın sonunda kafama dank etti.
Benim Kuzey Irak'taki Kürt örgütü YPG'yi (=Yekîneyên Parastina. Yani Halk Savunma Birlikleri) Diyarbakırlı Kürt delikanlı ya da bizim Manav Sabri gibi Ye Pe Ge diye okumam elbette doğal.
Ancak eğitimini Kasımpaşa'da Piyale Paşa ilkokulunda, liseyi İstanbul İmam Hatip Lisesi'nde okuyup İstanbul İktisadi ve Ticari Bilimler Akademisi adlı yüksekokulda tamamlayan AKP Reis'i Recep Tayyip Erdoğan benim gibiler gibi Ye Pe Ge diyecek değil ya.
O seçkinlerin diliyle konuşuyor: Uay Pi Ci...
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları






















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021