Hasan CEMAL
Ne acıdır ki, tarihimize kepaze bir sayfa daha eklendi:
Suruç katliamı!
İnsanlığa karşı bir suç işlendi Suruç’ta.
Elbette lanetlemek gerekiyor.
İnsan olandan başka türlüsü beklenemez.
Yaşanan korkunç acıyı vicdanı olan herkesin kendi yüreğinde, kendi içinde hissetmesinden daha tabii bir şey olamaz.
Ama durun bir dakika:
Bu derin acıyı sadece hissetmek yeterli değil.
Aynı zamanda acıyı anlamak gerekir.
Bunun için acının köklerine inmek ve nedenlerini, niçinlerini sorgulamak gerekir.
Oysa, Ankara’da böyle bir hava yok.
Suruç katliamı sonrası kulak veriyorum, Başbakan Davutoğlubasın toplantısında konuşuyor.
Son derece üzgün, canı fena halde sıkkın.
Belki biraz da şaşkın...
Birlik beraberlik çağrısı yapıyor.
Dayanışma istiyor.
Türkiye’nin barışının, huzurunun hedef alındığını söylüyor.
Yekvücut olalım diyor.
Ve bunun için dört parti liderinin bir araya gelerek ortak deklarasyon yayımlamasını istiyor.
Hiç değişmez.
Böylesine acılar yaşandığı zaman, iktidardaki devlet büyüklerimizin konuşma tarzında birlik beraberlik teması hep ağır basar.
Sorumluluk konusuna gelince genellikle gözardı edilir.
Birlik beraberlik içinde olalım, iyi güzel de, sorumluluk ne olacak?
Kimin olacak?
Soruyorum:
Yaşananların sorumluluğunu neden muhalefet üstlensin ki?
O sorumluluğu ben niye üstleneyim ki?
IŞİD’le oynaşmanın tehlikeleri çok vurgulandı
Dikkat ediyorum.
Başbakan Davutoğlu, korkunç katliamla ilgili olarak DAEŞ’e, bir başka deyişle IŞİD’e işaret ediyor.
Düşünüyorum.
Bu konuda Erdoğan-Davutoğlu ikilisi ne kadar çok eleştirildi, bu ikilinin Suriye politikaları ne kadar sık yerden yere vuruldu.
IŞİD’le oynaşmanın, IŞİD’i Rojava’da, yani Suriye Kürdistanı’nda Kürtlere karşı kullanmaya kalkmanın ne kadar tehlikeli ve de kanlı bir oyun olduğu ne kadar çok vurgulandı.
Bu oyunun geri tepeceği, Türkiye’de barışı torpilleyeceği ne kadar çok söylendi.
PKK ve PYD’yi IŞİD’ten daha tehlikeli gören bakış açısının bu memlekette güvenliği de, barışı da, huzuru da cehennem çukuruna çekebileceği kim bilir kaç kez yazıldı çizildi.
2013 yılı Nisan ayında, Rojava’nın Cizire kantonunda sekiz gün dolaşıp izlenimlerimi bu köşede yazmıştım.
AKP hükümetinin Suriye’deki yanlışlarını sıralarken, en başaTürkiye-IŞİD ilişkilerini koymuştum.
Türkiye’nin IŞİD’e destek niteliğindeki politikalarına son verip, hem kendi Kürtleriyle hem bölge Kürtleriyle barış yapması gerektiğini yazıp vurgulamıştım:
Suriye politikası bağlamında IŞİD’e yakınlık, Türkiye’nin ‘çözüm süreci’ni de dinamitler.
Ve Rojava’yla IŞİD konusuna geçen yıl çıkan Kürdistan Notlarıisimli kitabımda ayrı bir bölüm olarak yer vermiştim.
Benim o zamanki bu yazılarım, Erdoğan tetikçileri tarafından PKK propagandası olarak damgalanmıştı.
Gül, Davutoğlu’nu yüzüne karşı eleştirdi!
Erdoğan-Davutoğlu ikilisinin Suriye politikaları Abdullah Gültarafından, Cumhurbaşkanlığı sırasında, devletin zirvelerindeki toplantılarda da eleştirel yaklaşımla ele alınmıştı.
Hatta Cumhurbaşkanı Gül, o tarihlerde Dışişleri Bakanı olan Davutoğlu’nun yüzüne de eleştiri yöneltmişti.
Daha fazlası da var ama şimdi perde arkasına fazla girmek istemiyorum.
‘Suruç katliamı’yla birlikte iktidar kanadından yükselen birlik beraberlik ve ortak deklarasyon çağrılarına bir kez daha değinmek istiyorum.
İki sorum var:
Erdoğan iktidarından kaynaklanan yanlışların sorumluluğuna neden ortak olayım ki?..
Erdoğan iktidarının Suriye’deki vahim hatalarının korkunç sonuçlarına ben niçin ortak olacakmışım ki?..
Ortak anlayışa varmanın ilk adımları
Bir ‘ortak anlayış’a varmanın ilk adımları, öncelikle, Erdoğan medyasının manşetlerine tırmanan kadar PKK-PYD’yi IŞİD’den daha tehlikeli bulan bakış açısından kurtulmaktır Ankara’da....
Bir ‘ortak anlayış’a varmanın ilk adımları, öncelikle Erdoğan iktidarının IŞİD ve Suriye politikaları konusundaki yanlışlarının Ankara’da kendileri tarafından sorgulanmasıdır.Başbakan Davutoğlu’nun dört parti liderine yaptığı ortak deklarasyon çağrısı, teröre karşı ortak dil oluşturulması ancak böyle bir çerçevede olumlu ve anlamlı olabilir.
Yazarlar
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024