Serdar KAYA
Türkiye’de Ramazan ayları, yakın bir geçmişe kadar, oruç tutmayanlara uygulanan şiddet örneklerini birbiri ardına yayınlayan merkez medya haberleriyle geçerdi. İslami kesim ise hâliyle bu haberlere tepki gösterir ve medyanın münferit hadiseleri büyüttüğünü iddia ederdi. Gerçek, muhtemelen her iki tarafın da çizdiği resmin ortalarında bir yerdeydi. Ama, durum ne olursa olsun, merkez medyanın son dönemde bir parça sindiği açık. Dolayısıyla da, Ramazan aylarına özgü bu dinamizmi büyük ölçüde yitirmiş durumdayız. AKP’nin ustalık dönemini idrak ettiğimiz bugünlerde, “dayak yiyen masum laik” haberleri maziye dair birer anı olma yolunda.
• Kim ne derse desin, bu Ramazan’a damgasını vuran olay, Profesör Abdülaziz Bayındır’ın başlattığı imsak tartışması oldu. Bayındır’ın argümanı her ne kadar sınırlı derecede kabul gördü ise de, merkezî bir otoritenin belli uygulamaları standartlaştırması durumunda, kitlelerin bu düzenlemeleri pek de sorgulanmadan yıllarca nasıl pratiğe dönüştüreceklerini göstermesi itibariyle son derece önemliydi.
• İmsak tartışması üzerine, çok sayıda insan Diyanet İşleri’nden bu konuda düzenleme yapması talebinde bulundu. Bu talep, kolunda saat ya da duvarında imsakiye bulunmadığı hâlde yüzyıllarca oruç tutmayı başarabilen Müslümanların modern dönemde içine düştüğü (gereksiz) aczi görme adına az bulunur türden bir örnekti. Zira ortada bir ayet ve o ayetle aynı doğrultuda olan hadisler var. Dahası, bahsi geçen beyaz ve siyah ipliğin neye karşılık geldiğini tartışmayı takip eden herkes (hem de fotoğraflar eşliğinde) öğrendi. Bu şartlar altında, bir Müslüman’ın yapması gereken tek şey, tıpkı 1000 sene önce yaşayan dindaşları gibi pencereden dışarıya bakmak. Ancak modern dönem Müslümanları, bunu yapmak yerine bir devlet kurumundan yeni bir düzenlemede bulunmasını talep ediyorlar. Dahası, bunu, ilgili kurum onların bireysel ibadetlerine herhangi bir müdahalede bulunmadığı hâlde yapıyorlar! Modern devletin bireysel otonomiyi ne denli yok ettiği konusunda daha dehşet verici bir örnek bulabilmek herhâlde zordur. Ortada gerçekten de bakıp bakıp ibret alınması gereken bir sahne var! (Bu konuda zihin açıcı bir kitap tavsiyesi: Uygarlığın Huzursuzluğu, Sigmund Freud, Metis Yayınları.)
• Bu Ramazan ayında da, İstanbul’da Hırka-ı Şerif ve Eyüp Sultan ziyaretlerine ilgi yoğundu. Türbeler yine doldu, taştı. Bazı okuyucular, “Sen Türkiye’de değildin, nereden biliyorsun” diye sorabilirler. Haklılar. Gerçekten de bilmiyorum... Ama söylediklerimin yaşandığından ve hatta asırlar boyunca da yaşanacağından pek şüphem yok. Bu, insan psikolojisiyle ilgili, değişmesi zor bir durum. Dahası, sıradan Müslümanların yanı sıra, dünyada böyle bir İslami teolojiye sahip olan, yani bunu dininin bir parçası olarak gören milyonlarca Sufi, Alevi ve Şii var. Bu nedenle, huzurlu bir toplum ortaya çıkarabilme adına başkalarına neyin hurafe olduğunu ispat etmeye kilitlenmekten daha farklı tavırlar geliştirmek gerekiyor. Bunun birincil yolu da öğrenmek. Şöyle ki, değil aracı kullanmayı, doğrudan ölüden bir şey istemeyi dahi meşru gören onca İslami ekol var. Bunlar, zannedildiği gibi marjinal ekoller de değil. Dolayısıyla, bu gibi gerçeklerin artık farkına varmak ve bu şekilde inanan insanlara (hoşgörü değil!) saygı göstermeyi öğrenmek gerekiyor. Zira bir yandan yeri gelince Mevlana edebiyatı yapıp, diğer yandan tarikat kelimesini duyunca burnundan solumak, sonra tasavvuf denince de sakinleşip yeniden gülümsemek, biraz problemli.
• Bir örnek olması amacıyla aktarıyorum: Star gazetesi yazarı Elif Çakır, 29 Temmuz 2012 tarihli yazısında Diyanet İşleri’ne hitaben, “memleketimin insanlarının şu mübarek Ramazan’da uyduruk türbelerde nasıl bir trajedi içerisinde olduklarını bir görseniz” şeklinde serzenişte bulundu ve “belki, bu uyduruk türbelerin kapanmasına ilişkin cesur bir karar alırsınız” dedi. Aynı yazıda tekke ve zaviyelerin kapalı olması da eleştiriliyordu. Belli ki, halkımızın kafası epey karışık. Dahası, başka insanların dinî ritüellerini hurafe olarak nitelendirmekte pek kimse bir sorun görmüyor. Hâlbuki bir başkası da sizin dininizin topyekûn hurafe olduğunu söyleyebilir. O zaman ne yaparsınız? Saygı bekler misiniz?
• Şevval Hilali konusuna yer kalmadı... Artık ömür vefa ederse, Ramazan 2013’te... Ama Ramazan Rasim’in Ramazan yazılarını (resmî) arefe gününden bir gün önce bitirerek verdiği mesajı herhâlde herkes anlamıştır! Evet, Taraf şimdi de bayramınızla uğraşıyor! Herşey bitti, şimdi sıra ona geldi! Yapacak bir şey yok. Böyle ülkeye böyle gazete lazım!
Gazetenizin kıymetini bilin.
Mutlu bayramlar.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Resmin Yunus Emre'siydi, İbrahim Balaban
9.06.2019 - AFFET BİZİ YAVRUM
17.06.2018 - Biz Bir Toplum Değiliz
6.04.2015 - Charlie Hebdo Katliamı (5): 2005 karikatür krizi
23.03.2015 - Charlie Hebdo Katliamı (4): Hasan, Türkiye ve Kemal
16.03.2015 - Charlie Hebdo Katliamı (2): İslam ve Batı
20.01.2015 - Charlie Hebdo Katliamı (1): Avrofobi
15.01.2015 - Amerika’yı kim keşfetti?
17.11.2014 - Türk gibi düşün: Merak değil nefret et
1.10.2014 - 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimi’ne dair notlar
12.08.2014
Yazarlar
-
Fehmi KORUDünya medyasına bıraksanız… 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolToplu iğne hikayesi 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli tavır mı koydu? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYa casus ya kayyım… 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyasette kim kiminle yürür? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİAkademi hakikatin peşinde midir? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAmalı Fakatlı 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERMea Culpa 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCumhuriyet 'ilan' ve 'inşa' edilen bir devlet şeklidir 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHaram paranın faizi helal midir? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt çözümüne neden olumlu bakmalı? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkan'Casusluk' dosyasında ne var? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRSavcı ‘İngiliz casusu’ olmakla suçluyor! Yöneticisi olduğu şirkete siber güvenlik ihalesi verildi 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî casusluk suçu 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMami, IKE ve Hüseyin-1 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye üstündeki baskı artar mı? 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Fırsata Sahip Çıkalım... 29.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZPKK’nın son açıklaması: Süreç devam ediyor, ama nasıl ? 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBu bir haber değildir: Türkiye, doğal alan kaybında birinci 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUTrafik, yargı ve casusular 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBürokrasi, tarımın gerisinde kaldı 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselMerkez Bankası zor bir viraja girdi 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFed mi, TCMB mi? Çetrefilli bir soru, ironik bir cevap 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞHamdi Ulukaya (Çobani) en zengin Türkiyeli seçilmesi üstüne... 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRBatı’nın krizi, küresel düzenin çözülüşü: Türkiye için dönüm noktası üzerine senaryolar ne? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNPKK’nin çekilme hamlesi ne anlama geliyor? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞALTINA, DÖVİZE BAK GÖR HALİNİ… 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBöyle giderse bu tren bu tünelden çıkmaz 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm süreci… Yüzlerde hâlâ niye kaygı ifadesi var? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANNereye doğru gidiyoruz? 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçayİstikrarsızlık üreten istikrar programı 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’de milliyetçiliğin reformu meselesi 26.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalProtestolar Amerika’yı sallıyor (mu?) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHukuk binasını yıkmayın efendiler 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir toplum geleceğe nasıl hazırlanır? 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKültürel hegemonya: “Hay Bin Yakzan” bize ne söyler? 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTKürt siyasi temsili sorunu 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞTrump’ın meşruiyeti var mı ki! 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIREkonominin düzelmesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlı… 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar dışarıda güvercin içeride şahin: Neden? 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAMilli takım ışık saçtı: Maçın kahramanını açıkladı 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENSadece DEM mi, ya CHP'nin ettikleri? 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları






















































































abuzittin kuşkonmaz
Şu yorum sayfasını koymayın da rahat rahat okuyalım habarımızı