Ahmet ALTAN
Bazı haberler insanı ürpertiyor hakikaten, öylesine korkunç bir gerçekle karşılaşıyorsunuz ki gerçekliğinden kuşkulanıp defalarca, defalarca okuyorsunuz.
“İşkenceye sıfır tolerans” diyerek seçim kazanmış bir iktidar var bu ülkede.
İstanbul’da Terörle Mücadele’nin üst yönetimine bir polis şefi atamışlar.
İki kez “işkenceden” mahkûm olmuş.
Birinde Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde...
Bu mahkûmiyeti “iyi hâlden” ertelenmiş.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bu cezanın ertelenmesini “insan haklarına” ve evrensel hukuka aykırı bularak Türkiye’yi mahkûm etmiş.
İkincisinde işkence suçlaması için Türk mahkemeleri “takipsizlik” kararı vermiş.
İşkence mağduru Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmuş ve İnsan Hakları Mahkemesi bu olayda da “işkence suçunu” sabit görüp, Türk devletini işkenceyi ve işkenceciyi korumaktan suçlu bulmuş.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararları görmezden gelinmiş.
Adı “İnsan Hakları Mahkemesi” olan bir mahkeme, “siz vatandaşınıza yapılan bu işkenceyi hoş görmüşsünüz, cezalandırmamışsınız hâlbuki bu suçtur” diyor, bizim devlet aldırmıyor.
“İnsan hakları” için kurulmuş bir mahkemenin “işkenceden” sorumlu tuttuğu bir görevliyi, şimdi de bu iktidar çok “kritik” bir göreve getiriyor.
Askerî vesayet döneminin “işkencecileri” koruyan sistemi içinde “işkence yaptığı saptandığı”hâlde cezası ertelenen, daha sonra gene işkence suçundan hakkında “takipsizlik” kararı verildiği için Türkiye’nin AİHM’de mahkûm olmasına neden olan bir görevliden bu iktidar nasıl bir “hizmet”bekliyor?
Neden “askerî vesayete karşı çıktığını” söyleyen “muhafazakâr ve dindar” bir iktidar, askerî vesayetin “suçu mahkemece tescil edilmiş” işkenceci bir görevlisinden medet umuyor?
Hani askerî vesayet bitmişti?
Hani “halkın temsilcisi” olan bir iktidar işbaşına gelmişti?
Uludere’de insanları bombalama emri veren generalleri korudular.
Suçu öldürülenlerin üstüne atmaya kalktılar.
Dün Sedat Ergin’in ayrıntılı biçimde anlattığı gibi, bir keşif uçağını doğrudan Suriye sahillerine yönlendiren ve düşmesine ya da düşürülmesine neden olan emrin kimden geldiğini halktan sakladılar.
Şimdi, o dönemin işkenceden mahkûm polisini çok önemli bir mevkie getiriyorlar.
Askerî vesayetle bu iktidar arasında nasıl bir ilişki var?
Kim kimi kullanıyor?
Bütün bu olanlara baktığımızda, askerî vesayetin “görünürde geri çekilip”, “muhafazakâr görünümlü” bir iktidarı kendine kalkan yaparak eskiden yaptıklarını aynen yapmaya devam ettiğini görüyoruz.
Eskiden bütün bu olanların sorumluluğunu generaller üstlenir, hesap sormaya kalkanları da acımasızca cezalandırırlardı.
Şimdiki fark ne?
Aynı “suçların” emirlerini “siviller” vermiş gibi gözüküyor.
Suç aynı, zihniyet aynı, sadece sorumlular farklı.
Demokrasi, “askerî vesayetin” sivilleri kendisine kalkan yaparak devam etmesi değildir, demokrasi, askerî vesayet anlayışının bitmesidir.
Demokrasi, Uludere’de insanları öldürenlerin...
Suriye’de pilotları ateşin üstüne gönderenlerin ortaya çıkarılmasıdır.
Demokrasi, işkencecilerin asla devlet görevlerine getirilmemesidir.
Bir başbakanı generallerin masasının başına oturtmak demokrasiye yetmiyor, demokrasi olabilmesi için o masanın başında oturan adamın o generallerin suçlarına engel olması, suçluların ortaya çıkıp yargılanmasını sağlaması gerekiyor.
Askerî vesayet döneminin “koruduğunu”, şimdi de sivil iktidar koruyup baş tacı yapıyorsa, Türkiye nasıl bir değişimden geçmiş oluyor?
“Muhafazakâr” bir iktidarı sahneye çıkartıp geniş kalabalıkları kandırarak, o kalabalıkları “iktidar olduklarına” inandırarak, şimdi eskisinden de rahat suç işliyor, üstelik de sorumluluktan kurtuluyorlar.
Sistem aynen devam ediyor.
“İnsan haklarına” önem vermeyen Türkiye gene “insan haklarına” önem vermiyor.
Muhafazakârların ve dindarların, sistemin aynen devam ettiğini anlamaları için “muhafazakârların”mı acı çekmesi gerekiyor?
Öldürülenler ve işkence görenler “muhafazakârlardan” olmadığı sürece askerî vesayetin başımızın üstünde yeri mi var?
Muhafazakârlara işkence yapılmazsa işkence serbest mi olsun?
Öldürülenler muhafazakâr dindarlar değilse insanlar fütursuzca öldürülsün mü?
İktidarda kalabilmek için her suçla işbirliği yapmaya razı mı muhafazakârlar?
O ünlü söze geri döndük, “Kaplanın üstüne binersen inemezsin, indiğinde seni yer”, askerî vesayetle işbirliğine koyulduğunda vazgeçemezsin, vazgeçtiğinde seni yer.
Biraz palazlandığında sen vazgeçmezsen de seni yer aslında.
İşkenceye göz yumarsan, sonunda seni de işkenceye çekerler.
“Başkalarının” kellesini kesmek için “giyotini” bulan adamın başını da giyotinde kesmişlerdi.
Başkasının acılarına bu kadar bigâne duran insanlar da sonunda acı çeker.
Bunu hiç unutmayın.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları






















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2020
21.01.2020
6.02.2019
28.11.2019
23.11.2019
11.11.2019
21.03.2020
25.09.2018
19.09.2018
26.08.2018