Ayşe HÜR
Freiderich Barbarossa ve karısı Beatrix
İslam dünyasının kendi içine kapanıp, savunmaya geçmesi ve hoşgörüsünü yitirmesinde bitmek bilmez Haçlı seferlerinin rolü yadsınamaz
Hazreti Muhammed ile İslam’a hakaret ettiği belirtilen kısa film üzerine patlak veren ölümlü şiddet olaylarının bir kez daha gösterdiği gibi İslam dünyasında, bazen çok ehemmiyetsiz de olsa, Batılı birinin hatasını, tüm Batılılara ve en ağır şekilde ödetme şeklinde tezahür eden köklü bir Batı düşmanlığı var. Bazılarına göre İslam dünyasını, en azından Batı’yla ilişkileri açısından adeta ergenlik çağında çakılı bırakan travmatik olayların başında Haçlı seferleri geliyor. Benim çok katıldığım bir teori değil ama yine de bu haftaki yazımı bu tecrübenin tarihçesine ayırdım.
Haçlı seferleri Papa II. Urbanus’un 27 Kasım 1095’te toplanan Clermont Konsili’nde Kutsal Toprakları (Filistin) kurtarmak için yaptığı çağrı ile başlamıştı. Urbanus’un aradığı fırsatı ise Bizans İmparatoru I. Aleksios Komnenos vermişti. Aleksios, 1071 Malazgirt Savaşı’ndan beri kademeli olarak Anadolu’ya yerleşmekte olan Türklere karşı koyacak yeterli askeri güce sahip olmadığından, ordusunu kuvvetlendirmek için Batı’dan ücretli asker yardımı istemişti. Ancak Urbanus, imparatorun bu isteğini, Batı’nın kavgacı şövalyelerini, topraksız köylülerini, sefalet içindeki halkı, para ve toprak sahibi olacakları düşüncesiyle zengin Doğu’ya askeri bir sefer düzenlemeye teşvik ederek cevapladı.
Çapulcu ordusu Konstantinopolis’te
Haçlı seferine çıkan ilk ordu, Keşiş Pierre l’Hermite’in idaresinde toplanmış disiplinsiz bir çapulcu kitlesiydi. Belgrad’ı geçerek Bizans topraklarına girer girmez yağma hareketlerine başlayan bu güruh zorla disiplin altına alındıktan sonra 1 Ağustos 1096’da Konstantinopolis’e ulaşmıştı. Hırsızlardan, hatta katillerden oluşmuş gruplar şehrin dört bir yanına dağılıp evleri, dükkânları talan etmeye başlayınca Haçlılar 6 Ağustos’ta Boğaz’dan Anadolu yakasına geçirilerek Kibotos (Yalova yakınlarında) karargâha yerleştirilmişlerdi. Benzer sıkıntılar, Aşağı Loren Dükü Godefrei de Bouillon’un, Tranta Kontu Bohemond’un ve Toulouse Kontu Raimond de St. Gilles’in komutasındaki birlikler şehre geldiğinde de yaşandı.
1096-1097 yıllarında Selçuklu Rum Sultanlığı’nın orduları ile Haçlı orduları Nikaia (İznik) civarlarında bir kaç kez karşılaştılar. Selçuklu Sultanı I. Kılıçarslan İznik’i Bizans’a teslim etmek zorunda kaldı. Ama daha kötüsü (Eskişehir yakınlarındaki) Dorylaion mevkiinde Haçlı ordusu ile karşılaşan Kılıçarslan çareyi hazinesini bile geride bırakarak kaçmakta buldu. Arap tarihçi İbn’ül-Kalanissi durumu şöyle özetlemişti : “Frenkler Türk ordusunu paramparça ettiler. Öldürdüler, yağmaladılar ve köle olarak sattıkları çok sayıda esir aldılar.”
İnsan yiyen Frenkler Haçlı ordusu Antakya’yı ve bir Ermeni kenti olan Edessa’yı (Urfa) ve Maara’yı aldı. Arap tarihçi İbn’ül-Esir şöyle yazdı: “Üç gün boyunca insanları kılıçtan geçirdiler. Yüz binden fazla kişi öldürdüler ya da esir aldılar.” Sayılar abartılıydı ama Haçlıların halka uyguladığı muamele yazarın belirttiğinden daha ağırdı. Nitekim Haçlı ordusunda yer alan Frenk kronik yazarı Roul de Caen şöyle anlatmıştı yaşananları : “Maara’da bizimkiler yetişkin putataparları kazanlarda kaynatıyorlar, çocukları şişe geçiriyorlar ve kızartarak yiyorlardı.” Nitekim Müslümanlar, Batılıların bu yamyamlığını asla unutmayacaklar, tarih boyunca Frenklerden hep ‘insan yiyen kişiler’ olarak bahsedeceklerdi. Buna karşılık Frenk kronikçileri bu yamyamlığı o günlerde hüküm süren büyük kıtlığa bağlayacaklardı.
Kudüs’ün düşüşü Haçlıların yeni hedefi Mısır’daki Fatimi Halifeliği’nin elinde olan Kudüs’tü. Arap kaynaklarına göre daha ilk çarpışmada Fatımi orduları tabanları yağladı ve Kudüs 15 Temmuz 1099 günü Haçlı ordularının eline geçti. Şehri koruyan İftihar ve adamları antlaşma uyarınca Askalon limanına gönderildiler ancak Müslüman, Ermeni, Yahudi ayrımı yapılmaksızın şehrin tüm ahalisi kılıçtan geçirildi. Şehirdeki tüm kutsal mekânlar tahrip edildi ve İslam’ın altın çağı sona ermiş oldu.
Bir yıl sonra Papa II. Pascalis’in topladığı yeni ordu bu kez güçlerini birleştiren Kılıçarslan ve Danişmend tarafından tarumar edildi. Kılıçtan geçirilme ve esir alınma sırası Hıristiyanlara gelmişti...
Edessa’nın geri alınışı
23 Eylül 1144’te Edessa, Musul’un yeni Emiri İmadettin Zengi tarafından geri alındı. Şehrin hâkimi II. Jocelin’in vekili olarak bu olaya tanık olan Süryani Patriği Abu’l-Farac’a (Bar Habreus) göre, Zengi şehrin Ermeni ve Süryani halkının şehirden ayrılmasına izin vermiş, Frenklerin ise nesi var nesi yoksa aldıktan sonra liderlerini idam ettirmiş, sağ bıraktığı rahipleri, soyluları ve diğer ileri gelenleri Halep’e esir olarak götürmüştü. Eğer Kudüs’ün Haçlıların eline geçişi Frenk istilasının zirvesini oluşturuyorsa, Edessa’nın geri alınışı da Müslümanların zafere karşı uzun yürüyüşünün başlangıcını oluşturuyordu. Zengi 1146’da Frenk kökenli hizmetkârı Yarenkeş tarafından öldürüldü ancak oğlu Nureddin’in Kudüs’ü geri almaya kararlı olduğunu gören Avrupalılar Papa III. Eugenius’un gayretleriyle yeni bir Haçlı seferi başlattılar.Fransa Kralı VII. Louis’nin ve Alman Kralı III. Konrad’ın yönetimindeki Haçlı ordusu 1148’de Şam önünde Arap, Türk ve Kürt askerlerinden oluşan orduya yenildi ama Nureddin’in Kudüs’ü geri alma planları 1157 depremi ile bozuldu. Bu işin şerefi 39 yıl sonra, Nureddin’in Kürt komutanlarından Şirkuh’un yeğeni Selahaddin Eyyübi’ye nasip olacaktı.
Eyyübi’nin zaferleri
Selahaddin’i durduracak tek güç Bizans’tı ancak Bizans ordusu II. Kılıçarslan tarafından 1176 yılında Myriokephalon’da ezilmişti. Selahaddin’in şansı Kudüs (Haçlı) Kralı IV. Baudouin’in 24 yaşında cüzamdan ölmesi ve yerine altı yaşındaki yeğenin geçmesiydi. Çocuk kral bir yıl sonra ölmüş, annesi tacı gönlünü kaptırdığı Guy de Lousignan adlı şövalyenin başına takmıştı. Selahaddin’in orduları Hıttin denilen yerde karşılaştığı Haçlı ordularının susuzluktan kırılmasını sağladı. Ardından Akka, Beyrut, Sayda, Nasıra, Nablus, Yafa ve Aşkelon geri alındı. Kudüs kuşatması 20 Eylül’de başladı ve 2 Ekim 1187’de, Kudüs Haçlılardan geri alındı. O gün, İslam inancına göre, Hazreti Muhammed’in Kudüs’ten göğe yükseldiği gün olan Miraç’ın (27 Recep 583) 566. yıldönümüydü.
Selahaddin Eyyübi sözünde durdu, ne katliam ne yağma yaptı. Birkaç fanatik Kutsal Kabir Kilisesi’nin yıkılmasını istediyse de Selahaddin bunu önledi. Kiliseye çevrilmiş el-Aksa gülsuyuyla yıkanıp tekrar cami yapıldı. Selahaddin’in tek gösterişli işi 9 Ekim 1187 günü burada kıldığı namaz olmuştu. Frenklerin çoğu Kudüs’te kaldı, terk edenlerin malları Selahaddin’in şehre yerleştireceği Yahudilere verildi.
Haçlıların Kudüs ısrarı
1189 yılında Fransa Kralı II. Philip August, İngiltere Kralı Arslan Yürekli Richard ile Sicilya ve Alman İmparatoru Friedrich Barbarossa komutasındaki Haçlı ordusu Kudüs’ü kurtarmak için yola çıktı. Haçlılar, Akka’yı Kudüs Krallığı’nın yeni başkenti ilan ettiler ve başına Richard’ın yeğeni Kont de Champagne’ı koydular. Bundan sonrası Richard’ın Selahaddin Eyyübi’yi, Kudüs’ü ve İsa’nın gerildiği çarmıhın parçası olduğuna inanılan Gerçek Haçı iade etmeye ikna girişimleriyle geçti. Selahaddin’in 55 yaşında ölmesi üzerine başa geçen kardeşi Adil, Frenklerin artık savaşmaya değmeyecek kadar zayıfladığını düşündüğü için barış yapmayı seçti. Böylece Arap-Frenk dünyası, sakin bir döneme girdi.
Konstantinopolis’in yağmalanması Ancak Bizans için tehlike sona ermemişti. 1198’de papa seçilen III. İnnocentius, Avrupa’nın büyük sorunlarını çözmek açısından faydalı bulduğu yeni bir Haçlı seferi örgütledi. 1202 yılında Haçlılar Venedik’te toplanmaya başlamışlardı ancak yolculuk için toplanan para yeterli değildi. Tam bu sırada kardeşi III. Aleksios Angelos tarafından Bizans tahtından indirilmiş olan II. İsaakios’un oğlu Aleksios’tan bir mesaj geldi. Aleksios kendisini tahta çıkardıkları takdirde Haçlıların Venediklilere olan borçlarını ödemeyi, Mısır seferi için para ve yiyecek yardımı yapmayı ve 10 bin kişilik bir Bizans ordusunu da yanlarına katmayı taahhüt ediyordu. Ancak teklif tam ters etki yarattı ve yıllardır içlerinde biriktirdikleri kini dökmek için bir fırsat yakaladıklarını düşünen Haçlı filosu 24 Haziran 1203’te Konstantinopolis önlerine boy gösterdi. Halkın korku dolu bakışları altında Haliç girişini kapayan zinciri kırarak surlara doğru hücuma geçen Haçlılar, şehir halkının canla başla direnişine rağmen kente hâkim olmayı başardılar ve 1 Ağustos’ta Aleksios’u IV. Aleksios adıyla babasıyla birlikte imparator ilan ettiler. IV. Aleksios’un bütün zorlamalarına rağmen Bizans (Ortodoks) Kilisesi yüzlerce yıldır arasının açık olduğu Latin (Katolik) Kilisesi‘nin üstünlüğünü kabule yanaşmıyor, dolayısıyla Haçlılara ödenecek para toplanamıyordu. Paranın toplanmasını beklerken şehri haraca kesen Haçlı birlikleri Şubat 1204’te IV. Aleksios’u tahttan indirerek yerine V. Aleksios Murtzuflos’u tahta çıkardılar ve Konstantinopolis’e nihai saldırıya geçtiler. 6 Nisan’dan 13 Nisan’a kadar süren saldırılar sonunda, imparator, patrik ve pek çok asilin terk ettiği şehir Venedik Doju Enrico Dandolo ve Haçlı reislerinin eline geçti.
Konstantinopolis Haçlı birliklerince üç gün boyunca korkunç bir yağmaya tabi tutuldu. Tarihçilerin yazdığına göre tarih boyunca hiçbir şehir böylesine acımasızca tahrip edilmemişti. 900 yıl boyunca Hıristiyan dünyasının merkezi olan Konstantinopolis bu yağma sonucu bütün ihtişamını, zenginliğini, sanat eserlerini ebediyyen kaybetti. Bütün kiliseler, manastırlar, saraylar, kütüphaneler, kamu binaları yağmalandı; paha biçilmez eserler, kutsal emanetler, ikonlar ve değerli eşyalar üzerlerindeki altın, gümüş ve değerli taşlara sahip olmak amacıyla tahrip edildi ya da gemilere yüklenip götürüldü. Hıristiyanlığın en kutsal mekânı sayılan Ayasofya’ya atlarıyla dalan Haçlılar buradaki tüm değerli ve kutsal eşyayı parçaladılar, Blahernai Kilisesi başta olmak üzere tüm kutsal mekânlar bu acımasız ve kin dolu talandan nasibini aldı. Bununla da yetinmeyen Haçlı askerleri, kadın-erkek, yaşlı genç demeden halkı kılıçtan geçirip evlerini yaktılar, kadınlara tecavüz ettiler. Bu üç günlük çılgınlıktan sonra ‘Şehirlerin Kraliçesi’ Konstantinopolis’ten geriye sadece yıkıntılar ve ölüler kaldı.
Yenilenlerin ruh hali
İlginçtir Kudüs, 1229’da Dördüncü Haçlı Seferi’nin başına geçen Friedrich Barbarossa tarafından savaşsız şekilde geri alındı. 1239’da Kudüs tekrar Müslümanlara (Eyyübilere) geçti ama Arap dünyası için asıl tehlike yoldaydı. Moğol orduları Buhara, Semerkant, Herat’tan sonra Anadolu’daki Selçuklu Rum Sultanlığı’nı da ateşe verecek ve 1258’de aynen Haçlıların Konstantinopolis’te yaptığı gibi, Bağdat’ı yağmalayacak, halkı kılıçtan geçirip, kadınların ırzına geçecekti. Böylece Araplar için Haçlı tehlikesi Moğol tehlikesiyle yer değiştirmiş oluyordu.
Bu tarihçeden görüleceği üzere, Haçlı Seferleri sadece Müslüman dünyasını değil, Ortodoks Bizans’ı da tarumar etmişti. Bu saldırıların en kötü etkisinin Arapların kendi içine kapanması olduğunu söyleyen Lübnanlı yazar Emin Maluf’a (Amin Maalouf) göre Haçlı Seferleri sayesinde Avrupa ekonomik açıdan gelişirken, gerek küçük Müslüman devletlerinin birbirleriyle- olan mücadeleleri, gerekse batıdan Frenklerin ve doğudan Moğolların istilası nedeniyle İslam dünyası kendi içine kapanmış, dayanıksız hale gelmiş, savunmaya çekilmiş ve hoşgörüsüz olmuştu.
Son şiddet olaylarını doğru değerlendirebilmek için, Osmanlı döneminin ve ardından Batı ile yaşanan kötü tecrübelere ve onların açtığı yaralara merhem olmayı amaçlayan Nahda hareketini ve Selefi akımları da incelemek gerekir ama yerimiz bittiği için şimdilik noktayı koyalım…
Özet kaynakça Amin Maalouf, Arapların Gözüyle Haçlı Seferleri, Çeviren Mehmet Ali Kılıçbay, Telos Yayınları, 1997; Işın Demirkent, Haçlı Seferleri, Dünya Yayıncılık, 1997; Steve Runciman, Haçlı Seferleri Tarihi, I-II-III, Türk Tarih Kurumu Yayınları, 2008; Claude Cahen, Haçlı Seferleri Zamanında Doğu ve Batı, Yeditepe Yayınları, 2010; Harold Lamb, Haçlı Seferleri (Demir Adamlar ve Azizler), İlgi Kültür Sanat Yayınları, 2010.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2024
9.09.2024
17.11.2022
6.11.2022
7.06.2019
26.12.2017
21.03.2016
13.03.2016
6.02.2016
28.02.2016