Bülent KORUCU
Anayasa Mahkemesi, dershaneleri kapatan kanunu 12'ye 5 ezici çoğunlukla iptal etti. Sınavı kaldırmadan, imtihan şeklini değiştirmeden ve okullarda belli standartları tutturmadan dershaneleri kaldırmak siyasi inatlaşmanın sonucuydu. 28 Şubatçıların mesnetsiz imam hatip lisesi düşmanlığı için gözlerini karartıp bütün sistemi mahvetmelerinden farkı yoktu. Anayasamız, hakların mücbir hallerde ve açık kamu yararı bulunan durumlarda sınırlanabileceğini emrediyor. Mahkeme üyeleri tam tersine açık kamu zararını gördükleri için söz konusu çılgınlığa ‘dur' dedi. Anayasada karşılığı bulunan bu sosyal gerçeklikten hareket edildi.
Kararın arkasında siyasi saikler arayanlara katılmıyorum. ‘Abdullah Gül'ün seçtiği üyeler' diye başlayan cümleleri abartılı buluyorum. Anayasa'nın 48. maddesindeki özel teşebbüs hürriyetine de atıf yapılıyor. Ancak ağırlıklı olarak 42. maddedeki eğitim hakkının ihlali, kararı şekillendirdi. Başkan Zühtü Aslan'ın Bakan Nabi Avcı'yı terleten “1 milyon lise mezunu öğrenci var. Dershaneler kapatılırsa bu öğrenciler üniversiteye nasıl hazırlanacak?” sorusu önemli işaretti. Aslında aynı soruyu geriye kalan 1 milyon 200 bin üniversite adayı için de sormak lazım. Lise öğrenimine devam ettikleri için onlar biraz daha şanslı görünüyorlardı. Ama sınavla girilen itibarlı okullarını bırakıp dershaneden dönüşen temel liselere akın etmeleri durumun iç açıcı olmadığının alametiydi.
Bakanlık ve hükümet yanlısı medya hâlâ hayallerindeki fantezi dünyasında yaşıyor.
Muhataplarını toplamın dörde biri olan ‘cemaat' dershaneleri sanıyorlar. Bir inat uğruna milyonlarca öğrenci ve aileyi mağdur ettiklerinin farkında değiller. “Dershaneler asıl şimdi kapandı, buradan dönüş yok” türünden kuyruğu dik tutma çabalarının hukuki karşılığı bulunmuyor. Onlara en iyi cevabı duayen Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. Ergun Özbudun verdi. Özbudun, “Son derece saçma bir yorum. O zaman iptal kararının hiçbir anlamı kalmaz. Kanun iptal edildiğine göre dershane faaliyetleri serbesttir. Zaten Anayasa Mahkemesi'nin kararı da hem eğitim hakkı hem de özel teşebbüs hürriyeti gerekçesine dayanmıştır.” sözleriyle son noktayı koydu. Anayasa hukukçusu Doç. Dr. Sezgin Seymen Çebi de düzenleyici yasanın bulunmamasının sanıldığının aksine, anayasal hak ve özgürlüğün en geniş çerçevede kullanılmasını mümkün kıldığını vurguladı.
Özgürlüklerin asıl, yasak ve sınırlamaların ise istisna olması hukukun temel ilkelerindendir. Onun için kanun maddelerinde sınırlamalar yazar, ‘şunları yapmak serbesttir' şeklinde yasa yapılmaz. AK Parti, Meclis'teki çoğunluğuna dayanarak Anayasa'ya aykırı bir kanunla yasak getirdi. AYM de yetkisini kullanarak bunu iptal etti. Bu kadar basit. Yasağı geri getirmek hukuken ve pratikte mümkün değil. AYM kararını hiçe sayan düzenleme yapılamaz, zaten Meclis dağılımı da buna izin vermez.
MEB Müsteşarı Yusuf Tekin'in açıklamaları hukuka aykırı olmakla kalmıyor, toplumsal gerçekliği de ıskalıyor. AYM'nin gördüğü zincirleme mağduriyeti görmezden gelip milyonlarca öğrenci ve ailesine cephe almak akıllıca değil. Bürokratın tuzu kuru olabilir; ama halka sandıkta hesap veren ve 7 Haziran'da ağır uyarı alan AK Parti'nin böyle bir lüksü var mı? Genel Başkan Ahmet Davutoğlu, AYM'nin bile tescillediği mağduriyeti meydanlarda anlatabilir mi?
*Bugün bayram. ‘Bayram o bayram olur' diye anlatılan gerçek bayramları yaşamak duasıyla…
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016