Mehmet TIRAŞ
17 Aralık “rüşvet ve yolsuzluk operasyonundan” sonra Başbakan ve AKP çevreleri yolsuzluğun aydınlatılmasını isteyenlere verdikleri tepkiler;Anadolu’da yaşanmış kocasını aldatan kadının aşk hikayesini hatırlattı bana..
Anadolu’nun ücra köşesinde bir kadın köyünde ve çevre köylerinde olmayan bir imkana sahipmiş hem de hiçbir kadında nasip olmayan ekonomik bağımsızlığı varmış, her aya babasının ulusal kurtuluş savaşından kalan gazilik maaşını alıyormuş..Yalnız kadın evliymiş ama evliliğini resmi değil de imam nikahıyla sürdürür maaşını kaybetmemek için, adam da bu kadından olan çocukları ölen amcasının karısının üzerinden çocuklarının nüfus cüzdanlarını çıkartıyormuş,fakat kadın başka bir erkekle kocasını aldatıyormuş köyde de bilmeyen yok gibiymiş,bunun üzerine aile yakınları toplanır ve adama bu kadını boşamasını isterler..
Kadının kocası akrabaları ve dostlarını dinledikten sonra “ayağa kalkar sizin hiçbir şeye aklınız yetmiyor maaş alan avrat boşanır mı,bunlar deli mi ne diyetepki gösterir” aileden ve çevreden gelen olumsuz tüm tepki ve baskılara karşı çıkıp hiç bir şey olmamış gibi kadınla olan evliliğini sürdürür..
Bu hikayeyi anlattıktan sonra yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla hükümet istifa etmeli,yolsuzluğa bulaşmış,rüşvet alanlar yargıya hesap vermeli diye gelen tepkilere,Başbakan ve AKP çevresi özellikle de medya üzerinden yolsuzluk ve rüşvet nedeniyle hükümet istifa mı edermiş dercesine, pişkin bir şekilde savunmaya geçiyorlar,kendisini aldatan maaşlı kadının kocası gibi..
Halbuki yolsuzluktan suçlanan üç bakanın aldıkları rüşvet ise gizlenemeyecek kadar ortada duruyor.
Üç bakanın basına sızan haberlerden öğrendiğimiz kadarıyla meclise gönderilen fezlekeler dudak uçuklatıcı rüşvet rakamlarını okuyoruz.Birde medyada yaygın olan telefon tapeleri var bunu teyit eden, ayrıca bir bakanın 700 bin liralık kol saati ise bir başka rezaleti gösteriyor.
İşte basına sızan istifa ettirilen üç eski bakanın fezlekesinden dudak uçuklatan dolar rakamları..
“İstifa ettirilen ekonomiden sorumlu devlet bakanı Zafer çağlayan’ın 85 milyon dolar,
içişleri bakanı Muammer Güler’in 10 milyon dolar,
AB’liğinden sorumlu bakan Egemen Bağış’ta 10 milyon dolar,rüşvet aldığı iddia ediliyor..
Bilindiği gibi bu üç bakandan ikisinin oğulları 17 aralık operasyonuyla tutuklanmıştı..
Bir bakanın oğlunun evinde altı çelik kasa ve bir para sayma makinesi 1 milyon 250 bin dolar ele geçirmişti polis.Bakanda oğlunun evinde bu ele geçirilenleri kabul etmiş, bizim oğlan cimri bankaya yatırmamak için evde parasını kasalarda saklıyor demişti.Ama tetikçi medya bunu da yazmıyor bu kadarına da pes vallahi.Nasıl yazsın operasyonda evinde 4.5 milyon doları ayakkabı kutusunda saklayan banka genel müdürüne Başbakan dürüst bir adam,rüşvet dağıtan iş adamına da hayır sever diyor.Sıkıysa tetikçiler yazsın..
Zafer Çağlayan’ın oğlunun evi aranamamıştı, babasının evinde kaldığı için,sızan haberlere göre eğer Zafer çağlayan’ın evini polis arayabilseydi çok yüklü , para ele geçirileceği söyleniyor.
Rüşvetle suçlanan bakanlar TL ile değil de, rüşveti dolar ile almışlar nasıl olsa dolar’ın değer kaybı Liradan daha az, karı ise daha fazla..
Yolsuzluk ve rüşvetten hükümet istifa ederse adları gibi biliyorlar ve AKP kadrosundan gazetecilik yapan esnaf takımı hem işsiz kalacak, hem de meslektaşlarının ve kamuoyunun yüzüne nasıl bakacaklar,herkesin yazdığı ortada duruyor.
Yargının başlattığı “Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuna” bu yolsuzluk ve rüşvet operasyonu değilmiş,Başbakan Erdoğan’a ve hükümetine karşı yapılmış bir “yargı darbesiymiş,dış güçlerden gelen ve içteki uzantılarının hareketi “diye gündemi değiştirmeye rüzgarı kendi arkalarına almaya çalışıyorlar.Yargının kararlarını polisin uygulamamasını,yargının yürütmenin emrine alınmasını ise meşru görüyorlar.
25 Aralık’ta yapılması gereken ikinci operasyonu Başbakan bizzat kendisi durdurdu, oğlumun üzerinden bana gelmeye çalışıyorlar diyerek, içinde oğlunun da gözaltına alınmasına karşı “yargıya resmen darbe yaptı.”
Yargı artık yürütmeye bağlanmış,Başbakan izin vermedikçe polis savcının talimatlarını yerine getirmiyor.
AKP medyasında yazan bir ekonomistin bir makalesini okumuştum tarihini şimdi hatırlamıyor ama şöyle yazıyordu: “eğer Ak Parti iktidarının ömrünü uzatacaksa; yapması gererken en önemli iş,kendi zenginin yaratmalı” diyordu..
Peki AKP’e zenginin nasıl yaratacak,zenginliğin de bir tarihi var ve üç kuşağa tekabül ediyor,kısa sürede zenginlik olur mu? Oluyor bizde maalesef.
“Bizde zenginliğin yolu,devlet üzerinden ve kamu ihalelerini kendine yakın şirketlere vererek zenginlik oluyor”
AKP de bunu yapıyor, son on yılda büyük kamu ihalelerini hep aynı şirketlerin aldığını öğreniyoruz.
Onun için AKP kamu ihale kanunu tam 61 defa değiştirmiş.
Devlet harcamalarını ise Sayıştay’ı baypas yaparak meclisteki çoğunluğunu kullanarak geçiriyor.
Başka türlü kendi zenginini AKP nasıl türetecek?
AKP ve onun iş çevreleri ve dalkavuk medyası bu yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla yaşanılan, yargı krizi üzerinden ortaya çıkan kaostan hiç bahsetmiyorlar.Ama komplo teorileri hava da uçuşuyor.
Avcılıkta bir tabir vardır kırk gün kar yağar bir gün av olur diye ,iktidara gelmekte bizde böyle bir şeydir.Başbakan ve onun medyası,çevresi onun için direniyorlar.
12 yıldır tek başına iktidar olan Başbakan kendi zenginin yaratmaz,rakiplerini püskürtecek medyasını hayata geçiremez ve kadrolaşmasını tamamlamazsa, gidişinin dönüşü olamayacağını çok iyi biliyor..
Anadolu’da geçen kocasını aldatan kadının aşk hikayesi,AKP’nin yolsuzluktan istifa eder mi anlayışıyla örtüşmüyor mu?
Bir başbakan 12 yıldır yönettiği devlete çete der mi,kendine karşı bir paralel devlet oluşumu olduğun savunur mu?
Devleti yönetenlerin yolsuzluk,rüşvet,çeteleşme,paralel devlet konusunda üstesinden gelemediği başarısızlığını ve suçunu bir başka yerde aramadan, yargıya hesabını vermelidir..
Suçu seçimle bertaraf edemezsiniz,suç veya suçlunun olduğuna ve olmadığına demokratik hukuk devletlerinde yargı karar verir,seçimler değil.
Beş ay öncesine kadar kahraman dediğin,destan yazdılar diye övündüğün polisleri şimdi çil yavrusu gibi dağıtıyorsun,hoşuna giden kararları veren yargıçları da başka yerlere tayin ettiriyor Erdoğan..Kavga da bile söylenmeyecek kadar,iktidarına destek veren cemaat mensuplarına kardeşlerim diye yere göğe sığdırmadığın, onun liderinden bahsederken heyecanından sesin titriyordu,ne oldu şimdi,ne kadar hakaret içeren sözler varsa hepsini söylüyorsun!.
AKP’nin iki numaralı ismi Hüseyin Çelik,devlette cemaat kadrolaşması var diyenlere,bu sözlere kargalar bile güler diyerek cevap veriyordu, bir televizyonda kanalında hem de canlı yayında ..
Peki ne oldu da birden on iki yıldır yönettiğin devlete çete demeye,kardeşlerim diye ne kadar övgü ve güzel sözlerle değer verdiğin cemaate ve liderine şimdi, haşhaşiler,örgüt ve çete diye yaftalamaya başladı Başbakan?
Varsa eğer devlette bir çeteleşme ve paralel devle yapılanması, bunu delilleriyle ortaya koy ve yargıya teslim et,oğlunu da savcılığa ifade vermeye gönder..
Kamuoyunun sizden beklediği bu,gerisi teferruat sayın Başbakan.
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel’e saldırı aydınlatıldı mı şimdi? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDış politikada rasyonel zemin 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKomisyon Suriye’yi, Suriye İsrail’i, İsrail Trump’ı…. 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluHerkes sözünden sorumludur; 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilFanatizm ve inancın siyasallaşması 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBüyük Türkiye hayali böyle bir hayal miydi? 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’nin diğer dertleri… 10.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞCassandra Çığlığı* 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.09.2025
15.09.2025
1.09.2025
25.08.2025
22.08.2025
18.08.2025
11.08.2025
4.08.2025
28.07.2025
21.07.2025