Mehmet TIRAŞ
Sanayi toplumunda bir iddia ortaya attığınız da ve karşınızda ki de belgele dediğinde; ya canlı şahidini bulacak veya arşivlere girip gazete, dergi, kitapları tarayarak bir belge ortaya çıkartacaktınız. Bunu bulmak hem çok zordu hem de zaman alırken, daha kötüsü her insanın da imkanı yoktu.. iddianız gündemden düşer kısacası zaman aşımına uğrar, unutulur gider ve söylediğinize pişmanlık duyardınız.
Ama şimdi küreselleşme ile Bilgisayarın arama motoru olarak bilinen Google’ye yazdığınızda kişiden,kuruma,ülkeden, kıtaya kadar ne arıyorsanız; bir tuşla bilgi nehir gibi akıyor,belgeler de çarşaf çarşaf önünüze dökülüyor.Cep telefonu ile de her ortama taşıyorsunuz.
Kanal İstanbul projesi tartışması ile muhalefet ve sosyal medya kullanıcıları Erdoğan’ın siyasal geçmişini, yazılı ve görsel medya da çok yönlü teşhir ediyorlar.
Erdoğan’da bu belgeler karşısında dut yemiş bülbül oluyor.
Hiç kimse bu durum da Erdoğan’ın yerinde olmak istemez.
Erdoğan’a haklı olarak soruyoruz dün söylediklerin mi doğru yoksa bugünkü mü?
Boşuna demiyor Erdoğan ‘Şu Allah’ın Belası Sosyal Medya Yok mu’ diye.
Küreselleşme ve internet gazeteciliği olmasaydı Erdoğan Türkiye’yi dış dünyaya kapatırdı.
Küreselleşme sınırları yıkarak toplumları çoğulculuk kavramı ile tanıştırırken, insanların kimliklerini ortaya çıkartmakla kalmadı, çoğunluk karşısında bireyi de özgürleştiriyor.
İşte Erdoğan’ı sıkıntıya sokan ve kendisine en dişli muhalefet eden küresel çağın getirdikleri, onun argümanları olan internet gazeteciliği ve sosyal medyadır.
Erdoğan Belediye başkanı iken dönemin ANAP’lı kadın Bakan İmren Aykut ile bir TV kanalında tartışıyor İstanbul’da meydana gelen bir afet üzerine; ben bu ilin belediye başkanıyım İstanbul’da benden habersiz hiç bir şey yapamazsınız ve beni aşamazsınız buna müsaade etmem diye haklı olarak tepki gösteriyor. Bunları biz Google buluyor ve internet medyası ile paylaşıyoruz.
İstanbul’a üçüncü köprüyü yapmak bir cinayettir diyordu ama üçüncü köprüyü Erdoğan kendisi yaptı.
Erdoğan bugün mevcut İstanbul Belediye başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Kanal İstanbul projesi bir cinayet, yaptırmam demesine karşı ise, sen kim oluyorsun otur oturduğun yerde diye, geçmişte söylediği ile kendini inkar ediyor.
İnternet medyası sayesinde Kanal İstanbul projesinin bir rant olduğunu öğrenmiş olduk. Bu projenin güzergâhından damat Hazine bakanı Berat Albayrak 13 dönüm tarla almış. Kanal İstanbul projesi 2011 yılında gündeme alınıyor, damat ve Erdoğan’ın dostları bu güzergahtan arsayı 2012 yılında almaları tesadüf olamaz. Beş yıl önce buralarda tarlanın metresi 80 TL iken bugün ise metresi 800 ile 1000 TL arasında el değiştiriyor..
Eğer tapu kayıtları bilgisayar ortamına yüklenmeseydi, damadın ve yakınlarının gayri menkullerini, Erdoğan’ın dostu Katar kralının ailesinin aldığı bu arsaları öğrenemezdik. Bu bilgiyi veren Tapu görevlisinin hayatını karartırlardı.
Sözde cebimizden bir TL çıkmadan yaptırdığımız, köprülerin, tünellerin, hava limanlarının ve şehir hastanelerinin nasıl hazineyi soyduğunu da ,internet medyası sayesinde öğreniyoruz.
Bu yapılan işlerin kaça mal olduğunun sorusunun cevabı, bunu söyleyemeyiz bu “Ticari Sır” diyorlar.İnternet medyasından öğreniyoruz ki bu işleri yapan firmalara dava açmak isterseniz ancak Londra mahkemelerine baş vurabiliyor sunuz.Neden?Neden olacak Türkiye’de yargı bağımsız değil.
İnternet sayesinde dünyadaki tüm olumlu ve olumsuz gelişmeleri an be an haberdar oluyoruz.
Küreselleşmenin getirdiği gelir dağılımı uçurumundan ürpertici bir tablo!.
İngiltere Merkezli Uluslararası Yardım Kuruluşu OXFAM, yayınladığı gelir eşitsizliği raporunda..
Dünyanın en zengin 2 bin 153 kişisi dünyada(dünya nüfusu 8 milyar) yaşayan 4 milyar 600 milyon insanın mal varlığına sahip.
Dünyanın en zengin insanı AMAZON Şirketinin sahibi Jeft Bezos’un mal varlığı 116.4 milyar dolar.
Gelir dağılımı adaletsizliği üzerine bir anekdot aktarayım: dostum iktisat profesörü Mehmet Altan ile bu konuda bir telefon görüşmemiz oldu.. Mehmet Altan, gelir dağılımı adaletsizliğini küreselleşme karşısında Bankacılık sistemi sanayi toplumu döneminde kaldı ve sanayi döneminin kuralları ve argümanlarıyla hareket etmesinden dolayı, sermayeyi tabana dağıtamadığına dikkat çekti. Bir de toplum olarak bilgi ekonomisine vurgu yaptı.
Altan’ın tezini teyit eden bir tartışma..
Dünyada ne kadar doların olduğu üzerine farklı rakamlar ortaya atılıyor..
Bir iddia, iddia sahibi ekonomist Dr Osman Uluğay dünyada 115 Trilyon doların dolaşımda olduğunu,115 trilyon doların 85 trilyonunun küreselleşmenin ilk 25 yılında elde edildiğini..
Başka bir tez ise bütçe profesörü arkadaşımız Eser Karakaş dünyada 85 trilyon doların döndüğünü İddia ediyor. Parayı konsolide edecek kayıt altına alacak olan bankacılık sisteminden başka bir kurum olmadığına göre ister istemez ekonomide bütün yollar Bankacılığa çıkıyor. Tabi küreselleşmenin getirdiği kayıt dışı ekonomiyi kontrol altına alan en önemli argümanlardan biri kredi kartı ama,kredi kartını demokrasi ve hukukla tanışmamış, gelişmemiş ülkelerde kredi kartı çok az kullanılıyor.. Kredi kartını az kullananların başında da iki milyar nüfusa sahip,57 İslam ülkeleri geliyor.
Kredi kartı İran’ da geçerli değil, molla rejimi vatandaşlarına kredi kartını kullandırtmıyor.
Hatırlatalım bir dönem Erdoğan’da kredi kartından şikayetçi olmuştu.
Türkiye gelir dağılımı bozukluğunda 180 ülke arasında Meksika ve Şili’den sonra 3’cü ülke.
Türkiye’de toplumun en varlıklı kesimi Milli Gelirin yüzde 54’nü alırken;57 İslam ülkesinde yönetenle yönetilenlerin arasında gelir farkı tam 20 kat olduğunu da, internet medyasından öğreniyoruz.
33 OECD ülkesi arasında gelir dağılımı eşitsizliğinde Türkiye olarak 32. Ülkeyiz. Bunları yazacak ekonomi yazarı merkez medyada yok, bunları internet gazetelerinden, yabancı yayınların çevirisinden ve Google aracılığı ile öğreniyoruz.
Medyanın amiral gemisi olarak bilinen Hürriyet gazetesi el değiştirdikten sonra bu gazetede ekonomi yazarı yok.25 yıl Hürriyet Gazetesinde ekonomi üzerine yazılar yazan yandaşlığı kabul etmeyen gazeteci Erdal Sağlam gazeteden kovuldu.
Küreselleşme sayesinde internet ortamında dünyadaki tüm olumlu olumsuz gelişmeleri anında haberdar oluyoruz.
Türkiye’nin 117 hukuk devleti sırlamasındaki yerinin 109’cu,demokrasi ülkesi sırlamasında 167 ülke arasında 110’cu, basın özgürlüğü sırlamasında yerinin 180 ülke arasında 155,yolsuzlukta Avrupa’da birinci, dünyada ise ikinci sıraya yerleştiğimizi, Uluslararası Şeffaflık Örgütünün 2019 yılı yolsuzluk algı Endeksi’ne göre Türkiye geçen yıla göre 2 puan kaybederek 180 ülke arasında 91. Sıraya gerilediğini, dünyada cezaevlerinde en fazla gazetecinin tutuklu olduğunu, biz bunları Google sayesinde ve internet medyasından öğreniyoruz.
Onların besleme medyası varsa, bizim de internet medyamız var ve her yalanlarını, asparagas haberlerini bertaraf ediyoruz, küreselleşmeyle ortaya çıkan sosyal medya ve e-Gazetecilikle.
Sen çok yaşa emi GOOGLE amca.
Ben yazıyı bitirdiğimde Cumhurbaşkanlığına Bağlı İletişim Daire Başkanlığı muktedire muhalif olan, Birgün ve Evrensel gazetesinde çalışan gazetecilerin, basın kartlarını iptal ettiği haberleri düştü.
İnternet gazeteciliği ve sosyal medya diktatörlerin kabusu oldu.
Not: Elazığ’da depremde ölenlerin yakınlarına baş sağlığı, yaralılara da acil şifalar diliyorum. Dileğimiz Can kaybı sayısının artmaması, depreme karşı da önlemlerin alınmasıdır. M.T.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları

































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
15.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025