Fehmi KORU
CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu derdini anlatmak için sonunda bir TV kanalında kendisine yer bulabildi. Bu önemli bir olay. Seçime gidilen ülkemizde insanlar medyamız tarafından tek yönlü bilgilendiriliyor ve muhalefet partileri kendilerine dertlerini anlatabilecekleri bir platform bulmakta zorlanıyorlar.
Habertürk CHP’ye ve liderine bu imkanı sağlamış oldu.
Neden meydanlarda olmadıklarını da bu sayede öğrenebildik. Bugüne kadar seçim kampanyalarının ana gövdesini teşkil eden meydan mitinglerini tercih etmiyormuş CHP; onun yerine daha çok CHP’li olmayanların ilgi duyduğu toplantılar düzenliyorlarmış…
Dediği şu Kılıçdaroğlu‘nun:
“O toplantıların şöyle bir yararı var. O toplantılara Cumhuriyet Halk Partililer gelmiyor. Bize biraz daha mesafeli olan, diyelim ki oyunun rengini değiştirmek durumunda olan (öyleleri toplantılara geliyor ve) bize sorular sormak istiyor. Biz de onların sorularını alıyoruz. Biz de onlara samimi olarak düşüncelerimizi aktarıyoruz. Böylece karşılıklı bir güven ilişkisi de oluşturuyoruz.”
Bir de kanaat önderleriyle birlikte oluyorlarmış…
İlginç.
Mitingler vazgeçilmez değil ama…
Konunun ilginçliği şurada: Muhalefet kendisine medyada fazla yer bulamıyor. Televizyon ekranları muhalefete büyük çapta kapalı, gazetelerde CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin haberlerini ara ki bulasın… Böyle bir durumda halka erişmek nasıl olabilir?
Mitinglerle…
Ayrıca, devlet, seçim kampanyalarında rahat hareket edebilsinler diye partilere önceki seçimlerde elde ettiği oy oranlarına göre hayli yüklü Hazine yardımında da bulunuyor.
CHP ise, iktidar cephesinin (AK Parti ile MHP’nin) kampanyalarını ‘beka sorunu’ üzerine oturttuğu, ciddi sonuçlar doğurması beklenen seçime olağanüstü mütevazı bir yöntemle gidiyor…
Yanlış anlaşılmasın, şahsen miting sevdalısı değilim. Günümüzün şartlarında çok daha verimli yöntemlerle seçmene yaklaşmanın mümkün olduğunu biliyorum. Dünyanın dört bir tarafında, partiler, daha az miting daha çok teknoloji destekli kampanyalar yürütüyorlar.
Mitingler azaldı, ancak bütünüyle ortadan kalkmadı.
Halk hala, kendisinden oy isteyen partilerin liderlerinin karşılarına gelip bu taleplerini yüz yüze yapmalarını arzuluyor. Her partinin teşkilat mensubu da, görev yaptığı seçim bölgesinde, partisinin görkemli bir mitingle gövde gösterisi yapmasını bekliyor.
Gövde gösterisi anlamına mitingler, partilerin teşkilatları için hayati önemde.
Partili olmanın anlam taşıdığı neredeyse tek etkinlik mitinglerdir.
Onu kaldırdığınızda yerine ne koyarsanız koyun aynı sonucu alamazsınız.
Bu durumda şu soruyu sormamı herhalde makul karşılarsınız: Muhalefet neden acaba böyle davranıyor?
Devlet kampanyada sarf edilmek üzere Hazine yardımı yapıyor, ancak muhalefetin ana gövdesini teşkil eden CHP hayati önemde olduğunu kendisinin de duyurduğu bir seçim öncesinde mitinglerle halkın karşısına çıkmaktan kaçıyor. Hem de, bütün göstergeler, iktidar cephesi için işlerin pek de iyi gitmediğine işaret ettiği halde…
Neden acaba?
Seçim-sonrası döneme hazırlık
Aklıma gelen tek bir cevap var: Muhalefet, özellikle de CHP, seçimin bu defa kendi istediklerine yakın bir sonuç getireceği kanaatiyle hareket ediyor. Kaynaklarını nasıl olsa geleceği anlaşılan oylarını biraz daha artırmak amacıyla kullanmak yerine, lehlerine sonuçlanacağını öngördükleri yerel seçim sonrası için ayırmayı daha doğru buluyorlar.
Kılıçdaroğlu, dün akşam, “Nabız çok iyi, daha önceki dönemlerde gördüğümüzden çok daha güzel bir ilgi var” diye özetledi durumu.
İktidarın yıpranmışlığı, ekonomik sıkıntıların vatandaşı bezdirdiği gerçeği üzerinden bir kampanyanın yeterli görüldüğü anlaşılıyor. İktidarın kendini anlatmada zorlandığı, hatta yürüttüğü kampanyanın ters tepki toplayacağı düşüncesi muhalefetin mitingsiz kampanya hesabında önemli bir yer tutuyor olmalı.
Bu sadece bir tahmin değil, gelen bilgiler ve duyumlar da ana muhalefet saflarında bu yolda tahliller yapıldığına işaret ediyor.
Tutar mı?
Bu soruya şimdi cevap verebilmek zor. Tutarsa bundan sonraki seçimlerde kampanyalar bu durumdan etkilenecektir.
Kaynakların yerel seçim-sonrası dönem için saklandığı tezi doğruysa bu ne anlam taşıyor?
Seçim-sonrası için ne planlanıyor olabilir?
‘Beka sorunu’ ile olayın ilişkisi
Hayati soru ise şu: Yoksa iktidar cephesinin (AK Parti ve MHP’nin), alt tarafı muhtar, ilçe ve il belediye başkanı ile belediye meclis üyelerinin seçileceği bir yerel seçimi ‘beka sorunu’ ile ilintilendirmesinin sebebi, onların da tabloya bakıp aynı sonuca varması olabilir mi?
Ne yazık ki, soru çok, ancak o soruların bugün cevabı yok.
İzleyip göreceğiz.
Yazarlar
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
10.07.2025