Kurtuluş TAYİZ
12 Haziran seçimlerinden önce Güneydoğu’da yaklaşık 10 gün gezdim. Kürt siyasetçilerle, sokaktaki insanlarla, sivil toplum kuruluşlarıyla konuştum. Diyarbakır’dan edindiğim izlenimleri, “Büyük savaş bitti” başlığıyla yazdım. Bu görüşe özellikle Kürt tarafından çok itiraz geldi. Sonraki günlerde Kandil’den de sık sık “Asıl büyük savaş bundan sonra başlayacak” açıklamalarını duymaya başladık.
Bugünkü durum pek iç açıcı değil elbet; askerler ölüyor, uçaklar PKK kamplarını yine bombalıyor, sivil can kayıpları yaşanmaya devam ediyor... Fakat benim düşüncem pek değişmedi, “büyük savaş”ın bittiğini düşünüyorum. Bence 40 bin insanın canına mal olan o kanlı dönem kapandı. O dönemi hatırlatan bu çatışma ve ölüm haberlerini sadece Türkiye’yi tekrar o günlere sürükleme çabasından ibaret görüyorum. Türkiye o günlere döner mi, yoksa o günleri de aratacak büyük bir savaşa mı teslim olur, doğrusu emin değilim. Fakat gelinen aşamada artık Kürt sorununun “büyük savaş” çıkaracak kadar enerjiye sahip olmadığını düşünüyorum. O dinamizmini kaybetti. Ama Türkiye’yi demokratikleştirecek canlılığı, itici gücünü hâlâ koruyor.
Şunu kabul edelim savaş günlerinin Türkiye’si, Kürtlere çok şey kaybettirdi; Kürtler sözle anlatılamayacak, tarif edilemeyecek kadar büyük acılar yaşadı. Ama o savaş günleri Öcalan’ı “Kürt halk önderi”, PKK’yı da Güneydoğu’nun tek partisi yaptı, orduyu ve güvenlik bürokrasisini de devletin tek sahibi...
Çok zaman geçti, Türkiye’de devlet el değiştirdi; devletin sahipleri değişti. Devleti ve toplumu ağır baskı altına alan askerî vesayet rejimi tasfiye edildi.
Bu gelişmeleri görmek, kabul etmek Kürt siyasetine pek makbul gelmeyebilir. Bu gelişmelere öncülük etti diye AKP’yi alkışlamak ne Kürt siyasetine ne de muhalefet partilerine yakışır. Siyasetin olağan yanıdır bu; rakip partiyi kimse alkışlamaz. Ama yaşanan değişimin adını koymak gerekirse “siyasal devrim”dir, bu. Genelde “devrim” lafı, iktidarın el değiştirmesinden bağımsız düşünüldüğü için ve “salt iyi” sanıldığından, toplumun bir bölümü, bu yaşananları olumlu değerlendirmeye yanaşmaz.
PKK’ya gelince... Örgüt belki de değişim şansına pek sahip değildi; o koşullardan yoksundu. Değişim ihtiyacını bugüne kadar hiç duymadıklarını, denemediklerini ve bu işe girişmediklerini düşünmeyelim. Öcalan 1999’dan sonra PKK’yı PKK yapan bütün fikir ve görüşleri yerle bir etti. Son günlerde çokça itibar gören “Devrimci Halk Savaşı” ve “Ulusal bağımsız devrim teorisi” Öcalan tarafından “çağın gerisinde”, “20. yüzyıla ait”, “1970’lerin soğuk savaş taktikleri” denerek geride bırakıldı. Silahlı, omurgasını köylülerin oluşturduğu örgüte sivil siyaset teorisine ilişkin dersler vermeye başladı. “Demokratik Cumhuriyet” adıyla yeni bir siyasal hedef belirlendi. Öcalan’ın bu çabaları hem devlette hem de örgütte karşılığını bulmaması gibi, Irak işgali sonrası bölgede oluşan yeni durum, Kuzey Irak’ta özerk bir Kürt bölgesinin ortaya çıkması ve daha başka etkiler, örgütün tekrar eski günlere dönmesine yol açtı. Sonuçta değişemediler. Bugün ise işte o bilinen “büyük savaş”ın peşindeler.
Nedir Kandil’in “büyük savaş” hayali?
Bana bir grup yönetici elitin “büyük zafer” kazanma arzusunun ifadesi gibi geliyor.
O yönetici elite bir ‘başarı’ lazım.
İmralı’daki görüşmelerden kendilerini muktedir kılmaya yetecek bir sonucun çıkmayacağını gördükleri için savaşa geri döndüler.
Öcalan’ın İmralı’dan olsa olsa kişisel bir zafer çıkarabileceğini, bu “zaferin” de Kandil’i kurtarmaya yetmeyeceğini düşünüyorlar.
Büyük zafer ise benim anladığım devletle resmen masaya oturmak, Güneydoğu’da Barzani kadar güç ve otorite kurma hakkına sahip olmak, bölgenin “tek sahibi” olmak, güvenlik ve dokunulmazlık kazanmaktır.
Devletin Kuzey Irak’a karadan girmesini, bu kadar çok istemelerinin nedeni işte o “büyük zafer” ihtiyacından kaynaklanıyor. Başka bir yerde “zafer” kazanma ihtimalleri zaten yok.
Silahın arkasındaki aklın hesapları aşağı yukarı bunlar.
Ben yine de akan kanın vebalini büyük oranda devlete ve yaklaşık 10 yıldır iktidar olan AKP’ye yüklüme yanlısıyım. Neden? Bugüne kadar yaptıkları için değil, yapmadıklarından dolayı... Kürtlerin meşru hakları hâlâ karşılanmış değil. Kürt sorununu çözecek köklü reformları yapmadan AKP’nin inandırıcı olması da çok zor. Bir süre sonra bu savaşın neden çıktığı, unutulur. Herkes kendi takımını tutmaya başlar. Bugün nasıl ki 1999’daki o elverişli günleri kaçırmanın pişmanlığını yaşıyorsa devlet, yarın da aynı pişmanlığı bugün için duyabilir. Hâlbuki günümüz dünyasında Kürt reformunu yapmak hiç zor değil. En azından Türk halkının bunun önünde engel olmadığını artık biliyoruz.
Yazarlar
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019