Cemil ERTEM
Biliyorsunuz Avrupa’yı krizin ateşi sarınca, İtalya ve Yunanistan’da atanmış teknokrat hükümetler iş başı yapmıştı. Yunanistan’da Papadimos ve İtalya’da Monti hükümetleri su katılmamış teknokrat hükümetlerdi ancak İspanya’da da durum pek farklı sayılmazdı. Madrid’de başlayan protestolar, ülkenin diğer merkezlerine yayılınca, Zapatero hükümeti erken şeçim kararı alıp yerini Halk Partisi’ne yani Mariano Rajoy’a bıraktı. Rajoy hükümeti, tıpkı Yunanistan ve İtalya’da olduğu gibi, protestolara kulaklarını tıkayıp, IMF reçetesi kopyası bir kemer sıkma programını yürürlüğe koydu. Yani Rajoy’un da Papadimos ve Monti iktidarlarından farklı olduğunu söyleyemeyiz. Bunlar, burjuva demokrasisinin asgari koşullarını bile çiğneyen yöntemlerle iktidara gelmiş, anti-demokratik, hesap verme derdi olmayan, ülkelerindeki krizi, büyük sermayenin üzerinden alıp, yoksul yığınlara yıkmak üzere atanmış hükümetlerdir. Ve bu anlamda geçiş ve olağanüstü hal hükümetleridir. Böyle dönemlerde, sıkışan ve geleceğini kurtarmaya çalışan büyük sermaye, hak, hukuk, demokrasi gibi kavramları gözünü kırpmadan balkondan aşağı atar.
Seçkin ve iyi eğitimli
Tabii bu kriz halinin ilerlemiş versiyonu faşizm ve savaş durumudur. Bu gibi durumlarda, teknokrat hükümetlerin başındaki ‘politikacılar’ çok iyi eğitim görmüş, muhtemelen ‘akademiye’ bulaşmış teknik yönü ağır basan ‘güven’ telakki edici insanlardır. Mesela Papadimos ve Monti tam da böyle unsurlardı. Papadimos, ABD’de eğitimi tamamlamış, fizik ve ekonomi alanlarında doktora yapmıştı. Columbia’da ders veriyordu. Daha sonra Yunanistan ve Avrupa Merkez Bankası’nda önemli görevler üstlenmişti. Dikkat ediyorsanız Papadimos bizim Erdal İnönü-Kemal Derviş karışımı bir ‘şey.’ Yine, teknokrat İtalyan Başbakanı Monti bir ekonomi profesörü idi. Monti’nin Başbakan olabilmesi için hukukun canına okunarak aceleyle senatör ilan edilmesi de ayrı bir skandaldı. Tıpkı Derviş’in, ABD’den el çantasıyla gelip otele yerleşmesi ve bakan yapılması gibi...
Kenan Evren, Platon ve Auguste Comte
Bilmiyorum hiç dikkat etmiş miydiniz; 12 Eylül’ün ilk günlerinde cunta lideri Kenan Evren’in bir takım ‘imaj’ oluşturma gayretleri vardı. Bunların çoğu üzerinden düşen, aptalca çabalardı. Ancak iki tanesi hiç hatırımdan çıkmaz; birincisi o çok bildik ‘ben şimdinin Atatürk’üyüm’ pozları ve bakışları... İkincisi ise devlet işlerinden (!) geriye kalan zamanlarında kitap okuyormuş havası... Ama bu imaj için, onunla yapılan söyleşilerde masanın üzerinde sürekli iki kitap dururdu. Birincisi tabii ki Nutuk... İkinci kitap da Platon’un Devlet’i... Platon, devleti, dolayısıyla toplumu, yönetenlerin, ‘seçkin’ -seçilmemiş sadece seçkin- dünyevi zevklerden arınmış ve bunun için de yeterli ölçüde yaşını başını almış filozoflar olması gerektiğini söyler. Sanıyorum Kenan Evren, kendisini o günlerde, tam böyle görüyordu. Gerektiğinde, bir yatak, bir masa ve sandalyenin olduğu orduevi odasında yatıp kalkacak, memleketine ve onun ulvi işlerine kendini adamış, kır saçlı bir ‘bilge’...
Pozitivist ‘aklın’ yayıcıları
Bu yaşlı bilge, pekala Evren gibi, seküler dünyanın ürettiği bir faşist general ya da bunun tam tersi dini dünyanın getirip oraya koyduğu bir piskopos da olabilir. Bu yalnız şekildir. Bu işin özü de şu teknokrat -faşist- yönetimlerin felsefi dayanağı olan ‘pozitivist akıl’dır. Devam edelim; pozitivist düşüncenin babalarından Auguste Comte, toplumu, tıpkı Platon gibi, bilge bir heyetin yönetmesi gerektiğini söyler. Ama Comte, hızla gelen burjuvazinin filozofu olarak, çok gerçekçidir. Onun ‘teknokrat’ hükümeti dört kişiliktir; Comte, bunların üçünün bankacı birinin de piskopos olması gerektiğini söyler. Bankacılar, iktisadi aklı üretecek, piskopos ise bankacıların soyduğu ayaktakımı ayaklanmaya kalkacak olursa, toplumsal kargaşayı önleyecektir.
Tabii Comte’nun piskoposu, laik soyguncu devletin sigortası; yaşlı, saygın, dünyadan elini eteğini çekmiş bir ‘din’ adamıdır. Bu ‘din’ adamı, bankacıların, sermayedarların, altıncıların tonlarca altınla bile ölçülemeyen servetinin güvencesidir de. Ama tabii Comte’un ‘din’ adamının, bu dünyada bir dikili ağacı bile yoktur; o yalnız pozitivist aklın ‘dini’ koruyucusudur. Comte, seçime de karşıdır. Alttakilerin üsttekileri seçmesinin anarşiye yol açacağını ve bunun da toplumda yozlaşmaya dönüşeceğini savunur. Tabii Comte’un korkusu, seçim mekanizmasının, günün birinde, ayaktakımının temsilcilerini iş başına getirmesidir.
Comte’un piskoposları iş başında
Şimdi gelelim 18. ve 19. yüzyıllardan bu günlere... Ne Platon’un devleti ne de Comte’un pozitivist ‘aklı’ geride kaldı. Bir kere bütün 20. yüzyılın kanla yazılan tarihinde bu ‘akıl’ faşizm olarak hortladı; Ortadoğu’da seküler askeri Baas rejimleri, Latin Amerika’da, Türkiye’de askeri faşist diktatörlükler olarak başımıza çöktü. Halkların, iradesi ve aklı bu pozitivizm ‘aklı’ ile yok sayıldı, bir avuç sermayedarın ve onların bürokrasisinin çıkarları, laik devletin milli çıkarları örtüsü ideolojiye dönüştürülerek savunuldu.
Bu yolla, bir eşitlik ve adalet dini olan İslam önlendi. İhvan gibi siyasi hareketler, seküler ama ‘dindar’ görünümlü sahtekarlar eliyle boğduruldu ve bu, şu an Mısır’da devam ediyor. Yani Comte’un piskoposları hâlâ iş başında...
Hedef: Teknokrat hükümet ve iç savaş
Türkiye’de, Mısır’dan sonra seçilmiş hükümeti hedeflerine koydular... Daha önce yazmıştım, tıpkı Mursi gibi hedef Erdoğan’dır. Çok açık söylüyorum hedef: Erdoğan’ı bırakın Cumhurbaşkanı seçtirmeyi; seçime bile sokmamak ve Türkiye’nin kolu kanadı kırılarak, bir teknokrat hükümete dönüştürülmüş AK Parti iktidarı ile Cumhurbaşkanı seçimine gitmesini sağlamaktır. Tabii bu arada çözüm süreci bitmiş, belki Abudullah Öcalan da öldürülmüş olacaktır. Bu yolla Türkiye’nin doğusunda büyük bir ayaklanma ve olağünüstü hal sağlanacaktır. Türkiye’nin yaptığı ve yapacağı bütün enerji anlaşmaları iptal edilecek, GAP Eylem Planı ile 2008’de başlayan Doğu Kalkınması son bulacak, operasyoncu bir kadın gazetecinin dediği gibi, Başbakan, Adnan Menderes gibi, tasfiye edilecektir. Bakın plan, bu kadar büyük ve hepimizin geleceğine, bu ülkenin yarınına kast edecek kadar korkunç ve cüretkardır.
Japonya...
Başbakan Japonya’ya gidiyor; işte bu çok önemli... Tam şu sıra, bence Japonya Başbakanı Abe ile Erdoğan’ın ekonomik ve siyasi hedefleri arasında büyük benzerlik vardır. Japonya, doğu halklarının hep umudu olmuştur. 1904-05 Rus-Japon Savaşı’nda Japonya, Rusya’yı yenince, Halide Edip, sevinçten oğluna Togo adını vermişti... Bu umut, tam şimdi daha fazla var. Bunun ekonomi-politiğini sonraki yazıda anlatacağım.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
24.10.2018
18.10.2018
17.10.2018
25.09.2018
21.09.2018
18.09.2018
11.09.2018