Fehmi KORU
4
Nereye gitsem, hangi ortamda bulunsam mutlaka gündeme gelen bir soru var: “Yeni bir siyasi parti kurma çabasına giren Meral Akşener ne yapar?”
Soruyu yöneltenlerin önemli bir bölümü, bunu, olumlu bir gelişme beklentisiyle soruyor, başarılı olmasını dilediklerini belli ediyorlar.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti genel başkanı Tayyip Erdoğan’ın.. partisi saflarında yer alan bakanlar, milletvekilleri, il ve ilçe başkanlarına dönük platformlarda tekrarladığı.. ‘metal yorgunluğu’tespitinin bir başka yüzü bu olsa gerek.
Bu da benim Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti yönetimine bir saha raporum olarak kayıtlara geçsin: Şu sıralarda insanlar yeni alternatiflere kulak verme eğilimindeler…
Mihenk taşı
Soruya benim cevabım şu oluyor: Zamanın ruhuna uygun kurulmuştu AK Parti, halktan bu sebeple ilgi görmüş, ilk seçimde iktidara taşınmıştı; her yeni arayışın mihenk taşı aynıdır: Zamanın ruhuna uyan çıkışlara kulak veren mutlaka bulunur.
Meral Akşener’in mesajları ve yanına aldığı kadrolar bu mihenk taşına vurulacak, partileri ya büyük ilgi görecek, ya da Türkiye’de sayıları hiç de az olmayan partiler arasına bir yenisi olarak katılacaktır.
Hangisi olabilir sizce?
Unutuluyor, o sebeple hatırlatayım: Meral Akşener AK Parti’nin kuruluş kadrosunda yer alan bir isimdi. 28 Şubat günlerindeki dik duruşu sebebiyle, AK Parti’yi oluşturan kadro, kendisini mutlaka aralarında görmek istiyordu. Meral Hanım partinin hazırlık çalışmaları içerisinde en baştan itibaren yer alıyordu.
Afyon’da yapılan ve AK Parti’nin kuruluş belgeleri ile kurucu olarak ilân edilecek kadronun belirlendiği toplantıda ipler koptu.
“Vitrin için düşünülen isimler fazla Refah Partili görüntü verdiği için…”
Tayyar Altıkulaç ‘Zorlukları Aşarken’ adını verdiği üç ciltlik anılarında iplerin koptuğu ve kendisi gibi “Daha geniş kesimlere açık bir parti olmak lâzım” görüşünü benimseyenlerin araçlarına binip Afyon’dan ayrılmalarına yol açan süreci etraflıca anlatır.
Meral Akşener de ayrılanlar arasındadır.
Ancak Tayyar Altıkulaç’a telefonla ulaşılmış ve geri dönmesi sağlanmıştır; kurucular arasında yer almayan ve daha sonra MHP’ye geçen Meral Akşener’e ise ulaşılamadığı anlaşılıyor.
Bilindiği gibi, AK Parti, geniş kapsamlı bir kadro ve toplumun her kesimine hitap eden bir vizyonla kuruldu.
Akşener’in kadrosu
Yeni oluşumun çekirdek kadrosunda MHP’de kongre yapılmasını isteyen, ancak önlerine yargı duvarı çıkarılan kişiler bulunuyor. Daha sonra partiden ihraç edilen milletvekilleri ile onlarla birlikte hareket ettikleri için görevden alınan MHP il ve ilçe başkanları…
DYP’de bulunduğu sırada omuz omuza mücadele verdiği bazı önemli isimlerin de Akşener’e destek çıktığını duyuyorum.
Geniş kadro ne kadar geniş olacak, şimdilik bilinmiyor.
Bahçeli neden duyarsız kalıyor?
Konu üzerinde düşünürken benim aklımı en fazla kurcalayan, MHP’nin –daha doğrusu Devlet Bahçeli’nin– bu arayışa duyarsız ve ilgisiz kalması.
Doğrudan partisini ve kendisini ilgilendiren bir konuda bu duyarsızlığın sebebi ne olabilir?
Öyle ya… Kurulur ve halktan beklenmedik bir ilgi görürse kendilerine de zararı dokunur diye, görüyoruz, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere AK Parti yetkilileri teyakkuz haline geçmiş bulunuyor. Bu sebeple, ‘metal yorgunluğu’ teşhisi eşliğinde partisini hallaç pamuğu gibi atma hazırlığına girdi Cumhurbaşkanı Erdoğan.
MHP lideri Bahçeli gelişmeyi umursamıyor bile.
Oysa, oylarından birazı yeni oluşuma gidecek olsa MHP yüzde 10 barajına takılabilir.
Endişe duyması gerekmez mi MHP liderinin?
Neden acaba?
“Yel kayadan ne aparır” diye düşünüyor olabilir mi?
Genellikle liderler ayrılıklar söz konusu olduğunda “Kalan sağlar bizimdir” moduna girerler.
Yeni bir ittifak mı yoksa…
Aklıma gelen bir başka senaryo, 7 Haziran seçiminden itibaren eski tavrını değiştirdiği ve AK Parti ile çizgi paylaşımına girdiği görülen Devlet Bahçeli’nin, bunu, kapsamlı bir uzlaşma zemininde gerçekleştirdiği ihtimalidir.
Hatırlayalım: 7 Haziran seçimi sonrasında çağrı üzerine Külliye’ye gitti ve seçim hükümetinde yer aldı diye Tuğrul Türkeş’i partiden ihraç eden MHP lideri, milletvekili sayısının yarısını kaybettiği 1 Kasım seçiminin ertesi günü kendisine gelen “Görüşelim” çağrısına olumlu cevap vermiş ve Beştepe’ye giderek Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmüştü.
İşte o görüşmede kalıcı bir uzlaşıya varılmış olabilir (mi?)
Yine unutuluyor diye hatırlatmak gerekir: 12 Eylül (1980) sonrasında tırpan yiyen partilerin liderleri Necmettin Erbakan ile Alparslan Türkeş, ilk iki seçimde partileri yüzde 10 barajına takılınca, 1991 seçimine ittifak yaparak girme kararı almışlardı.
Türkeş ve arkadaşları Refah Partisi listelerinden aday gösterilerek seçime girdiler ve ittifak yüzde 17 oy alarak 62 milletvekili çıkardı.
Alparslan Türkeş ve arkadaşları seçim sonrasında RP’den ayrılıp kendi partilerine geçtiler.
Yapılacak ilk seçimde böyle bir ‘ittifak’ söz konusu olabilir mi?
Meral Akşener partiyi kurabilirse halktan göreceği ilgi bu soruya sağlıklı cevap verebilmemizi sağlayacaktır.
DÜNDEN NOT:
Fuat Uğur fotoğrafta yer alanın İlhan Kesici olmadığını kabul etti; dediğine göre, fotoğraftaki ikinci kişi, Mücahit Arslan da değilmiş… Zeki Yeşildağ imiş…
Herhalde öyledir.
Yazarlar
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025