Hilâl KAPLAN
Ürdün Devleti'nin davetlisi olarak, Türkiye'den bir gazeteci grubuyla beraber, beş günü Ürdün'de geçirdik. Başbakan'dan Kraliyet Ofisi Başkanı'na, Dışişleri Bakanı'ndan Meclis Başkanı'na kadar yönetim kademesindeki üst düzey pek çok yetkiliyle görüştük. Arap Uyanışı'yla beraber, Ürdün'ün geçirdiği reform sürecini gözlemlemek amacıyla yurt dışından davet edilen ilk gazeteci grubunun Türkiye'den seçilmiş olması ayrıca önemliydi.
Ürdün, ekonomik açıdan güçlük çeken bir ülke. Hemen hemen hiç öz kaynağı yok. Su ve enerji sıkıntısı var. Özellikle ABD ve Körfez ülkelerinden gelen dış destekle ayakta durabiliyor. Yolsuzluk iddiaları ayyuka çıkmış olduğundan, artık yardımlar da hibe olarak değil, projelendirilerek geliyor. Bütçe açığı ve dış borç yüksek olduğundan, geçtiğimiz aylarda IMF ile 2 milyar dolarlık bir stand by anlaşması imzalanmış. Bunun üzerine subvansiyonlar kaldırılmış ve özellikle akaryakıt ve ilgili ürünlere yüksek zam yapılmı. Halk sokakları doldurmuş. Kral, zamları dondurmuş. Meclis lağvedilmiş, geçici hükümet kurulmuş. Zamlar zaman içerisinde devam ettirilecek gibi görünüyor.
Burada, Ürdün Kralı Abdullah'ın vizyonundan da bahsetmek gerekiyor. Zira Kral, Arap Uyanışı'yla gelmekte olanı iyi anladığı için başından beri halkın taleplerinin meşru ve haklı olduğunu teslim etti. Göstericilere aşırı müdahaleye karşı çıktı. Bu yüzden, Ürdün'de olaylar, diğer Arap ülkelerinin aksine nerdeyse bir kişinin bile burnu kanamadan sona erdi. Yine de her Cuma namazı sonrası, birkaç bin kişinin katıldığı gösteriler devam ediyor.
Peki, hangi reformlar yapıldı? Öncelikle mevcut anayasanın 1/3'ü değiştirildi. İlk defa bağımsız bir seçim komisyonu kuruldu ve uluslararası kuruluşların gözlemlerine göre büyük ölçüde başarılı bir seçim yapıldı. Bireysel başvuru hakkı da tanıyan Anayasa Mahkemesi kuruldu. Siyasî partiler ve seçim yasasında değişiklik yapıldı. Kral Abdullah'ın yasama ve yürütme alanlarındaki yetkileri önemli ölçüde devam ettiğinden Ürdün'ün demokrasinin tesisine giden yolda önemli adımlar atmaya devam etmesi gerekiyor.
Özellikle seçimlerde bölgeler nüfus oranlarına göre temsil edilmediğinden, parlamentonun adil bir temsiliyete sahip olduğunu söylemek zor. Örneğin 2.000.000 nüfuslu başkent Amman'a mecliste 28 sandalye tanınırken, 300.000 nüfuslu Karak'a ise 11 sandalye tanınmış. Bu hesaba göre Amman'a en az 66 sandalye tanınması gerektiği düşünülürse, ne kadar haksız bir temsiliyet oranı uygulandığı sanırım anlaşılır. Sanırım haklı bir temsil olursa, hem Filistin asıllıların hem de Müslüman Kardeşler'in (ki bu iki unsur genelde birbirini dışlamıyor) yönetimde etkin söz sahibi olmasından endişe ediliyor. Bu yüzden Kral'a ve rejime 'sadık' seçmenlerin olduğu bölgelere daha çok sandalye ve temsil hakkı veriliyor.
Ürdün Müslüman Kardeşler'in kurduğu İslâmî Hareket Cephesi'nin seçimleri boykot etmesinin temel sebeplerinden birisi de bu seçim yasası. Boykot, seçimleri etkilemiş olsa da meşruiyetini tamamen sarsamamış görünüyor. Hz. Hasan'ın soyundan gelen Kral Abdullah'ın toplumda sempatisinin devam etmesi ve reform sürecine ilk günden destek vermesi, muhalif hareketlerin harareti yükseltmesini engelleyen etkenler olaraka görünüyor.
Görüştüğümüz pek çok devlet yetkilisi, Yeni Türkiye'nin, Yeni Ürdün için müspet bir örnek olduğunu söylediler. Bunu en açık dile getiren, şüphesiz Başbakan Abdullah Ensar'dı: 'Haşimi Krallığı olarak ağabeyimizi bölgeye getiren Türkiye'deki değişikliklere tanıklık etmekten dolayı çok mutluyuz. Biz bu durumu bölgede bir yer edinmeye çalışan dış güç olarak değil, Türkiye'nin akıllı ve stratejik değerlendirmesi olarak görüyoruz.' Ensar, ayrıca Erdoğan ve Gül'ün ortaya koymuş oldukları modeli yıllardır hararetle beklediklerini, İslâm'ın modernite ve demokrasiyle uyumlu olduğunu bu ikilinin tüm dünyaya gösterdiğini belirtti.
İnşallah devam edeceğiz.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları



































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019