İbrahim Kiras
Altı parti liderinin 12 Şubat zirvesinde verdikleri fotoğrafın anlamı ve önemi üzerine çokça konuştuk. Bunun bir dönüm noktası olduğunu söyledik. Bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını vurguladık… Bu girişimin konjonktürel ve geçici bir işbirliğinden ibaret kalmayıp Türk siyasetinde kalıcı sonuçlar doğurabilmesi için aktörlerin neler yapmaları gerektiğini tartıştık. Muhtemelen bunları değerlendirmeye önümüzdeki süreçte de devam edeceğiz…
Yalnız, muhalefet partilerinin bugün artık yapmaları gereken başka önemli işler de var. Türkiye’nin mevcut şartları çerçevesinde altı partinin bir araya gelmesi çok değerli. Ahlatlıbel’deki yuvarlak masada oturan aktörlere siyasetin ağırlık merkezini değiştirme gücü sağlayabilecek değerde bir stratejik hamle bu.
Gelgelelim bu partilerin ekonomik ve siyasi buhran içindeki ülkenin kanayan sorunlarını nasıl çözeceklerine dair somut bir program ortaya koyabilmeleri gerekli. Anketler de gösteriyor ki ülkedeki kötü gidişattan şikayetçi olan vatandaşın oyu muhalefet blokuna akmadığı gibi iktidar blokundan kopuş da artmıyor. Hükümetin politikalarından bizar durumdaki kitlelerin alternatif arayışı içinde olmayışları, böyle bir dönemde muhalefet partilerine beklenen teveccühü göstermeyişleri, en fazla kararsızlar kümesine yığılmaları normal bir durum sayılamaz.
Belki altı muhalefet partisinin bir araya gelmiş olmasının yaratacağı sinerji bunu bir parça değiştirebilir ama yalnızca iktidarın yanlışlarını göstermek, kötü yönetimden çıkış zorunluğunu işaret etmek yetmeyecek bu aşamadan sonra.
Memlekette işlerin iyi gitmediğini herkes görüyor zaten. İktidar partileri bile bunu kabul ediyorlar. Hatta son zamanlarda dış güçler bahanesini de eskisi kadar kullanmıyorlar. Şimdi söyledikleri şu: “Evet, ülkede ciddi sorunlar var. Ama bu sorunları çözecek olan yine biziz. Ne yapacaklarını bilmediğiniz kadrolara emanet etmeyin devleti…”
Demek ki mevcut iktidarın sergilediği kötü yönetimden şikayetçi olan halkın muhalefet partilerine teveccüh göstermesi için bunların “ne yapacakları” konusunda iyi kötü bir kanaat sahibi olması gerekiyor.
***
Bu durumda muhalefet kadrolarının “iktidar ülkeyi kötü yönetiyor” demenin ötesinde bir şeyler söylemesi lazım. Örneğin, son günlerin en can yakan meselesi olan elektrik faturaları hakkında “Ben faturamı ödemiyorum” çıkışı dikkat çekici ama çözüm içeren bir yaklaşım değil. Bugünkü sorunların çözümünü bugünkü iktidarın bulmak zorunda olması başka bir konu, muhalefetin iktidar alternatifi olarak görülebilmesi için iş başına geldiğinde nasıl bir yönetim sergileyeceğini anlatmak zorunda olması ayrı bir konu...
Bu saatten sonra hükümetin yaptığı yanlışlara reaksiyon göstermekten ibaret bir muhalefet tarzından daha aktif ve daha çözüm odaklı bir siyaset diline geçme zarureti olduğu görülmeli.
Muhakkak ki belirli konulara ilişkin hazırlıkları var muhalefet partilerinin. Her birinde alanına hakim tecrübeli ve uzman kadrolar var zaten. Bilhassa ekonomideki sorunların çözümü hususunda hemen her muhalefet partisinde yeterliklerine güvenebileceğimiz ekiplerin mevcudiyeti ortada. Ne var ki makro boyuttaki veya teknik düzeydeki hazırlıkların kamuoyunun diline tercüme edilerek duyurulmasında eksikliklerin olduğu da inkar edilemez. Dahası ekonominin dışında tarım, eğitim, dış politika gibi belli başlı alanlarda da nasıl bir alternatif sunulduğu önemli. Çünkü devlet yönetme sorumluluğunu üstlenmeye talip olanların içeriği belirlenmiş program vaatlerini ve gelecek vizyonlarını bir bütün olarak görmek isteyecek seçmen. Yalnızca bugünkü iktidarın yaptıklarının yol açtığı badirelere işaret etmek bu iktidarın yerine geçmeye aday olanların sandıktan vize almalarına yetmeyebilir.
Muhalefet partileri seçim ortamının gelmesini de bekliyor olabilirler millete sunacakları programın ayrıntılarını veya ülke vizyonlarını bütünlüklü bir şekilde açıklamak için. Ancak bu yaklaşım iki bakımdan yanlış. Seçim sathımailine çoktan girildi aslında. Öyle olmasa ittifak çalışmalarına da girilmezdi. Kaldı ki altı partili ittifak girişiminin epeyce gecikerek başlatıldığını ve bu gecikmenin telafisi için hızın artırılması gerektiği de söylenmeli. İkincisi, siyasi kadrolarla ilgili bir algının zihinlerde teşekkülü için sandığın ortaya gelmesini beklemek yanlış olur.
***
Diğer yandan, bu vesileyle bir başka yanlışa da işaret etmek gerekiyor: Bazı muhalif aydınların yaptığı gibi, sürekli “Muhalefet yetersiz, muhalefet başarısız” diye konuşup durmak da memlekete fayda getirecek bir tutum değil. Yetersizliklerin veya eksiklerin ne olduğunu ve bunların nasıl giderileceğini ortaya koyup tartışmaya açmak yerine yalnızca birtakım soyut şikâyetlerle gündemi meşgul eden bir “muhalif aydın” tipolojisi bu ülkeye bir şey kazandırmaz.
Her şeye rağmen şu gerçeği teslim etmek gerekir: 2018 seçiminde gerçekleştirilen ittifak 2019’da yerel seçim başarısını temin ettiği kadar bir muhalefet mekanizmasının sağlıklı işleyişi konusunda da yolu gösterdi.
Yine bu sayede mevcut iktidarın yürüttüğü “Biz gidersek dindar insanlar kazanımlarını kaybederler… Öteki partiler gelirse FETÖ’ye veya bölücü teröre karşı sürdürülen mücadele terk edilir” şeklindeki ideolojik hassasiyetleri harekete geçirmeye yönelik propaganda büyük ölçüde etkisiz hale getirildi. Bilhassa altı partili kompozisyon tek başına bu iddiaları çürütmek için yeterli bir tablo sunuyor zaten. Gelinen nokta ciddi bir başarı muhalefet bloku açısından.
Mamafih büyük bir maharetle “muhalefete muhalefet” etmeyi elden hiç bırakmayan iktidarın salvolarına cevap verebilmek “aktif” bir siyaset değil. Bunu yaparken başka bir şey daha yapmaları lazım: Kadrolarını, programlarını, vizyonlarını bugünkü sorunlarla eşleştirmek suretiyle teker teker ve somut bir şekilde kamuoyuna duyurmaları ve daha da önemlisi sorunlardan şikayet eden değil çözüm yolu gösteren bir siyaset diline ağırlık vermeleri…
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları






























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.12.2025
25.11.2025
11.11.2025
25.10.2025
14.10.2025
7.10.2025
2.10.2025
30.09.2025
28.09.2025
18.09.2025