Mustafa Karaalioğlu
Ağustos ayında döviz krizi patlayıp Türk lirası büyük değer kaybı yaşadığında, beklendiği gibi meşhur “dış güçler teorisi” yeniden sahne almıştı. Ekonomimiz iyiydi ama dış güçler finansal saldırıya geçerek güzelim ekonomiyi çökertiyorlardı. Bir Batı başkentinde neler oluyordu neler. Bir başkasında oynanan oyunları bilmiyor değildik. Biliyorduk da büyüklük bizde kalsın diye o oyunu bozmuyor gibi konuşuyorduk.
Anlaması zor… Nedense bu dış güçler bizim gibi borç içinde yüzen ekonomilere musallat olurlar ama Almanya, Fransa, İngiltere gibi yağlı kapılara uğramazlar. Hadi diyelim onlar zaten bizatihi “dış güç”; Amerika bile Hıristiyan haçlı ittifakı hatırına onlara dokunmaz. Peki o vakit, verdikleri parayla ayakta tuttukları Türkiye’yi niye batırmak isterler de mesela İsviçre ya da Norveç yahut da İsveç gibi parası bol ama dış güç olmayı pek başaramamış memleketleri soymazlar.
Anladık, onlar da dış güç değilse bile dış gücün dış kapısının mandalı sayılırlar. Peki Almanlar, Amerikalılar, İngilizler neden Türkiye gibi bütün ekonomisi dışa; yani kendilerine açık ve bağlı bir ülkeyi batırmak için “operasyon” çekip alacaklarını riske atarlar da alacakları-verecekleri olmayan veya garantide olan ve de aynı zamanda bizden aşağı da Müslüman görünmeyen Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar gibi tam yağlı kapıları çalmazlar.
Yine “hadi” diyelim; bunlar bizim gibi bağımsız, yerli ve milli değil hepsi de Batı’nın kölesi, tamam!
Peki o zaman dış güçler insinler Güney Afrika’ya, geçsinler Güney Kore’ye; araya da bir Müslüman lazımsa yürüsünler Malezya, Endonezya’ya… Hepsinde para da var, teknoloji de… İlaveten ziyadesiyle de stratejik önemleri var ve asla “tek başlarına bırakılmamalı”lar. Biri Ümit Burnu’na malik, öteki malum, dünyayı titreten Asya kaplanı… Berikinin de muhakkak vardır vazgeçilmez kıymeti! Dış güçler ne duruyor hâlâ? Çöksünler bunların ekonomisine, yapsınlar gece karanlıkta kumpası, bassınlar operasyon düğmesine. Parayı da teknolojiyi de alıp dönsünler. Şu koskoca dünyada bula bula teknoloji ve bilim liginde esamesi olmayan garibanı mı buldular?
***
Geçiyoruz nasıl olsa, hadi bunu da geçelim. Geçelim de dost ve kardeş memleketleri emperyalistleri ispiyonlamış olmayalım.
Madem bize kafayı taktılar, şu kadar küsur milyar dolar alacağı unutacak kadar gözlerini kararttılar, operasyon-kumpas Allah ne verdiyse girişiyorlar. Peki nedir Allah aşkına bu Cumhuriyet tarihinin ihracat rekoru? Bizi bitirmeyi kafaya koydular da niye ürettiğimiz ne varsa alıyorlar? Hem de bizi yıkmaya kesin karar verdikleri mevsimde. Senelerdir hem bizi bölmeye çalışıyor hem de ticaretimizin yarıdan fazlasını yaparak kafamızı epeyi bir karıştırıyorlardı. Şimdi bu alışveriş rekoru neyin nesi acaba? Üstelik biz onlardan aldığımızı iyice azaltmışken, ithalatı kıstıkça kısmışken. Desen ki biz sattığımızı artırdık ama onlarınki de arttı, değil. Aksine düştü ki ne düştü. O düşüş de başka rekor!
Yemeyip içmeyip değerini düşürdükleri TL’nin bize ihracatta fiyat rekabetinde üstünlük sağlayacağını biz bile bilirken onlar bilmiyor muydu? Hem batırıp, bölüp-parçalamak istiyorlar hem de krediyi, alışverişi artırıyorlar. Bu nasıl ince, sinsi ve karanlık bir hesap?
Yoksa, dolarla, euroyla, krediyle, liborla, sendikasyonla yapamadıklarını kafamızı karıştırarak mı yapmaya niyetliler? Yeni operasyon usulü artık böyle bir şey mi? Daha karmaşık, ima yoluyla ve sofistike taktiklerle, düşündüre düşündüre mi bitirecekler bizi? Neydi, ne oluyordu derken kafamız allak bullak, asıl o zaman mı “dış güçler”in oyununa gelmiş olacağız?
Daha önce dış güçlerin oyununa gelen varsa anlatsın, böyle mi olacak?
Yoksa allem ettik kallem ettik adamların bileğini mi büktük? “Dış güç, dış güç” dedikleri bu kadarmış da bize dayanamayıp güçten mi düştü adamlar?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
1.05.2025
14.04.2025
7.04.2025
31.03.2025
10.03.2025
9.02.2025
13.01.2025