Nuray MERT
İzninizle siyasi gündeme dair bir şey yazmayacağım, katılır mısınız bilemem ama yıllardır çok rahatsız olduğum bir konudan bahsedeceğim. Son haberlere bakarken önüme, hangi mecrada ifade buldu bilmiyorum, bir felsefe profesörünün ‘insan merak eder (veya anlamak ister), Türkler hariç’ türünden bir lafı düştü.
Her vesile ile yazarım, milliyetçilikle hiç aram yoktur, doğduğum ülkenin üzerimdeki izlerinin farkındayım, bunlardan şikâyetim yok o kadar. Başka bir yerde doğsaydım herhâlde aynı şeyleri o ülke için hissederdim, bunun Türklükle, Araplıkla, Almanlıkla alakası yoktur diye düşünürüm. Ancak, bu hoşnutluk içinde, içine doğduğum şanslı denebilecek koşulların payı olduğunun da farkındayım, zor koşullarda yaşasaydım, aynı şeyleri hissetmeyebilirdim, bilmiyorum.
Ama, her telden insanın bu ülkeden, bu ülkenin insanlarından habire şikâyet etmesinin marazi bir durum olduğunu düşünüyorum. Hadi, tüm dünyası Türkiye olan insanlar ya ülkelerini fazlası ile abartıyor ya da dünyanın geri kalanını cennet zannediyor diyeceğim, okumuşu yazmışı da aynı kafada. Hatta, okumuşu yazmışı, daha da şikayetçi, hatta hiçbir ülkede bu ülkede yaşadığı kadar konfor, mevki sahibi olarak yaşama ihtimali olmayanlar daha da şikayetçi!
Taksiye binersiniz, şoför, trafiğe, kural ihlaline, yolda karşılaştığımız her şeye ‘dünyanın hiçbir yerinde böyle şey olmaz’ diye söylenir. Sanki, İngiltere’de beş, Sri Lanka’da iki, Japonya’da on yıl yaşamış da karşılaştırma imkânı varmış gibi. Dediğim gibi, hadi dünyası Türkiye’den, tanıdığı Türklerden ibaret olanlar neyse. Felsefe profesöründen, her şey bir yana, insanlığa dair daha geniş ufuklu olmasını beklersiniz değil mi?
Yok öyle değil. Dahası, milliyetçilik ne kadar içe kapanık bir zihin ve duygu yapısının ürünü ise, birçok konuyu Türklüğe, Türkiye’ye münhasır sanmanın da aynı tür bir zihniyet olduğunun da farkında değiller. Bunun nedeni olsa olsa debdebeli bir ülkenin vatandaşı olmamanın ürünü olan eziklik duygusudur diye düşünmeden edemiyorum. Çünkü, ‘Türkler şöyle, Türkiye böyle’ diye atıp tutanların kafasındaki iyi, akıllı, mantıklı, vs. milletler kuşkusuz Araplar, Acemler, Afganlılar, hülasa ‘Doğulular’ değil, hayal dünyalarında yaşattıkları ‘Batılılar’. ‘Hayal dünyalarında’ diyorum, çünkü malum insan her yerde insan, Doğulunun, Batılının, Arabın, Fransızın akıllısı, dürüstü, dar kafalısı, düzenbazı, kısaca her çeşidi var. Aksini düşünmek, yani bir ırkın, milletin, kavmin. vs. daha üstün veya daha düşük olduğuna inanmak ırkçılık, milliyetçilik olur.
‘Türkler şöyle, Türkiye böyle’ diye atıp tutanların kafasındaki iyi, akıllı, mantıklı, vs. milletler kuşkusuz Araplar, Acemler, Afganlılar, hülasa ‘Doğulular’ değil, hayal dünyalarında yaşattıkları ‘Batılılar’.
Felsefe veya jeoloji profesörü olmaya gerek yok, iyi kötü okumuş yazmış, dünyadan haberdar, belli bir yaşı aşmış herkesten, insanlığa dair daha ince düşünmesi beklenir. Tabii ki, insanın zihni öncelikle yaşadığı yer ile, birlikte yaşadığı insanlar ile meşgul olur, onlara dair kendince beğenmediği şeylerden, yakın örneklerden söz eder, ama bunun da bir sınırı olmaz mı? Okuması yazması kıt, içinde yaşadığı dar muhitten başkasını bileyen adam ile, fikir adamı/kadını geçinen aynı kafada olur mu? Özellikle de felsefe, edebiyat gibi alanlarda kafa yoranların, kalem oynatanların asıl derdi, insanlığa dair fikir yürütmek değil mi? Eserlerinin değeri, dar sınırları, kültürleri, kalıpları aşma kabiliyeti ile ölçülmez mi?
Hâl böyle iken, sanatçısı, yazarı, akademisyeni açıyor ağzını yumuyor gözünü. Zamanında üstelik de çok iyi bir yazar olan Aziz Nesin, ‘Türklerin yüzde bilmem kaçı aptal’ demiş. Ona da yakışmamış da bu laf dillerden dillere gezer, sürekli el yükseltilir; ‘Aziz Nesin az demiş, bence yüzde doksan, doksan beş, doksan dokuz…’ diyen kendini yüzde on, beş, bir içinde konumlandırmış sanıp, avunur. Oysa, akıllı, bilgili, görgülü insan öncelikle böyle genellemeler yapmaz. Bana sorasanız, ‘snob’luk da makbul bir şey değil, ama böylesi ‘snob’luk da değil, özellikle İngilizler ile özdeşleşmiş snobluk çok gıcık ama ince bir kendini beğenmişliktir.
Eminim, tüm bu söylediklerim de sadece bizim ülkemize mahsus bir durum değildir, ama bu hâlin genellikle ‘Batı dışı’ dünyaya mahsus olduğu kuvvetle muhtemel. ‘Batı dışı’ derken kastettiğim, gelişmiş Batı ülkeleri dışında yaşayanlar, ama özellikle de Müslüman ülkelerde yaşayanlar. Ne kompleksmiş arkadaş, bir türlü aşılamıyor, pek çoklarına göre dünya ‘geri kalmış Müslüman ülkeler ve gelişmiş Batı’dan ibaret, Peru’lusu, yok Tayland’lısı yok, Bolivya’lısı yok, Kamboçya’lısı yok. Onlara bakıp, hâllerine şükretsinler demiyorum, cahil cahil konuşmasınlar, yaptıklarının darkafalılık, cahillik, görgüsüzlük olduğunu farketsinler yeter.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
23.02.2025
16.02.2025
11.11.2024
14.06.2024
5.05.2024
6.11.2023
14.10.2023
2.10.2023
24.09.2023