Hasan CEMAL
Trajediye bir türlü doymayan
bu acılı topraklarda barış kapısı
nihayet açılıyor; artık hiçbir şey
eskisi gibi olmayacak!
Anlaşılan o ki;
‘silahlı siyaset’ yerini artık '
demokratik siyaset’e bırakıyor.
Ama yine de dikkat!
Silahlara veda, Kürt sorununun silah ve şiddetle bağının kopması demektir; barış adına son derece önemli, olumlu bir gelişmedir; ama Kürt sorununun bitmesi değildir. Silahları toprağa gömmekle, hatta PKK’nın dağdan inmesiyle Kürt sorunu bitmez.
Kürt sorununun çözüme kavuşturulması zaman alacak olan demokratikleşme adımlarının atılması ve hukuk, özgürlük ve insan haklarının önünün açılmasıyla mümkündür ancak. Gerçek, kalıcı barış budur.
Kızıltepe’deydi.
Geçen hafta bir sabah vakti Belediye Başkanlığı binasında sohbet ediyorduk. Konu elbettebarış süreci idi.
Biri şöyle dedi:
“Öcalan için canımı veririm. Ama ya Öcalan’a bir şey olursa, barış nasıl olur?”
Hakkâri’deydi.
Belediye Başkanı Bedirhanoğlu’nun makamında barış sürecini konuşuyorduk.
Biri şöyle dedi:
“Ya yarın öbür gün Tayyip Erdoğan’la Öcalan’a bir şey olursa... Allah gecinden versin ya birine emri hak vaki olursa... O zaman barış sürecinin, çözüm sürecinin başına ne gelir?”
Geçen hafta Kızıltepe ve Hakkâri’de muhatap olduğum bu iki soru, barış süreci açısından gerçekten önem taşıyor.
Önemi şuradan:
Sürecin kurumsallaşması...
Bir başka deyişle:
Süreç kişiler arasında mı yürüyecek, yoksa kurumsallaşarak mı? Görülen o ki, çözüm süreci şimdilik iki taraftaki iki lidere ve onların siyasal kararlılığıyla iradesine dayanıyor:
Tayyip Erdoğan ile Abdullah Öcalan.
Bu ikilinin siyasal cesareti ve son sözleri olmadan barış sürecinin yürümeye devam etmesi çok güçtür.
Bu yüzden süreç eğer detaylı bir ‘yol haritası’na dayanıyorsa, neyin nasıl yapılacağı biliniyorsa ve arka planda bu süreci yönetecek sağlam bir yapı kurulmuşsa, o zaman ‘kurumsallaşma’dan söz edilebilir.
Yineliyorum.
Bu konu önemli. Çünkü, süreç bugünden yarına bitecek bir süreç değil. Bunun altını çizmekte yarar var.
Sabır ve kararlılık gerektiren bir süreç...
Önce ateşkes ilan edildi.
Şimdi çekilme başlıyor.
Sonra sırada silah bırakma var.
Bunlar, içiçe süreçler.
İnişli çıkışlı olabilecek, bazen gerilemeye sahne olabilecek süreçler... Her şeyin tereyağından kıl çeker gibi gerçekleşeceğini sanmak, gerçekleri zorlamak olur.
Diyelim ki:
PKK’nın silahlı unsurları sonbahara kadar Türkiye sınırları dışına çıktı. Her şey bitmiş mi olacak? Barış geldi diye bayram mı yapılacak?
Sanmıyorum.
Hiç kuşkusuz, barış sürecinde yaşamsal bir mesafe, bir ilerleme kaydedilmiş olacak. Amagerçek barış yolunda daha gidilmesi gereken yol yine önümüzde uzanmaya devam edecek.
Silahların toprağa gömülmesi ya da silahlara veda edilmesi için de bir zaman gerekecek.
İşte bu zaman içinde AK Parti hükümetinin atması gereken ‘demokratikleşme adımları’nın nasıl geliştiği, sanıyorum, İmralı ve Kandil’de izlenecek.
Bu nokta gözardı edilmesin.
Alternatif silah değildir ama...
Bu demek değildir ki, bu bekleyişin alternatifi yine silahtır, beklentiler eğer gerçekleşmezse yeniden silahlı mücadele başlar.
Hayır, bunu demiyorum.
Demek istediğim özetle şu:
Silahlara veda, Kürt sorununun silah ve şiddetle bağının kopması demektir; barış adına son derece önemli, olumlu bir gelişmedir; ama Kürt sorununun bitmesi değildir. Silahları toprağa gömmekle, hatta PKK’nın dağdan inmesiyle Kürt sorunu bitmez. Kürt sorununun çözüme kavuşturulması zaman alacak olan demokratikleşme adımlarının atılması ve hukuk, özgürlük ve insan haklarının önünün açılmasıyla mümkündür ancak. Gerçek, kalıcı barış budur.
Hep devlete dönük güven sorunu...
Güneydoğu yollarında barış notları alırken, kulağıma hep benzer kaygı ve kuşkular çalındı.
Devlet, Kürtleri yine kandıracak mı?
Oyun içinde oyun mu?
PKK’yı bölmek mi istiyor?
Öcalan eliyle, Kürtlerin beklenti çıtasını çok aşağılara çekerek, Öcalan’ın karizmasını çizdirmek mi hedef?
Böylece Kürt siyasal hareketinde, BDP ve PKK saflarında gedikler mi açmak?
Af gelecek mi? Dağdaki lider kadrolarıyla Apo ne kadar özgürleşecekler?
Bu sorular her durakta soruldu. Ama aynı zamanda bu sorulardan hareketle, “Alternatif yine silahtır!” diyene rastladığımı pek söyleyemem.
Barışın olgunlaşması...
Bu nokta önemli.
Çünkü bu nokta barışın olgulaşmasıyla ilgili bir konu. Öcalan’ın 21 Mart Newroz çağrısıtarihi bir dönüm noktasıdır, bir milattır barış açısından. Türkiye bu noktaya çok büyük acılarla gelmiştir, 30 yıldır oluk gibi kan ve gözyaşı akıtarak gelmiştir.
Murat Karayılan’ın 23 Mart’ta Kandil’de bana söylediği şu sözler de, bu acılı topraklarda artık barış koşullarının olgunlaştığına işaret eder:
“Türk ordusu bizi bitireceğini sandı; biz de Türk ordusunu Kürdistan’dan atacağımızı sandık, ikisi de olmadı.”
Bir ay önce bunu bana Kandil’de söyleyen Murat Karayılan’a Öcalan’ın Newroz çağrısındaki şu sözünü okumuştum:
“Zamanın ruhunu okuyamayanlar, tarihin çöp sepetine giderler. Suyun akışına direnenler, uçuruma sürüklenirler. Bu Newroz hepimize yeni bir müjdedir.”
Kandil’deki bir köy evinde geçen ay 23 Mart’ta Öcalan’ın bu sözünü okuyunca Murat Karayılan şöyle demişti:
“Doğrudur, katılıyorum.”
Silahlı siyasetten, demokratik olana...
Trajediye bir türlü doymayan bu acılı topraklarda barış kapısı nihayet açılıyor; artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!
Anlaşılan o ki, ‘silahlı siyaset’ yerini, Öcalan’ın deyişiyle ‘demokratik siyaset’e bırakıyor.
Twitter: @HSNCML
Yazarlar
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024