Ahmet ALTAN
Dün tarihin kırılma noktalarından birinden geçtik.
Bu ülkenin başbakanı, tarihimizin en kanlı günahlarından birini belgelerle ortaya koyduktan sonra Dersim katliamı için devlet adına “özür” diledi.
Dersim’de “isyan” olmadığını, katliam için “isyanın” bahane olarak kullanıldığını söyledi.
Öldürülen insanların sayısını açıkladı.
Nasıl öldürüldüklerini anlattı.
Yetmiş yıllık kanlı bir örtüyü tarihin üzerinden çekip aldı, halka çıplak gerçeği gösterdi.
Dersim gerçeğinin böylesine ortaya çıkması, bir başbakanın büyük bir dürüstlük ve cesaretle “tarihin saklanan yüzüyle” hesaplaşması, bu toplumun önünde yeni yollar açacaktır.
Bu ülkede, uydurulan bir tarihle, günümüz ve geleceğimiz yönlendirilmek istendi hep.
Yıllarca bunda başarılı da oldular.
Başbakan Erdoğan’ın dünkü açıklaması “resmî tarihi” parçalarken, gerçekçi bir “tarih” anlayışının da canlanması için bütün topluma büyük bir fırsat yarattı.
Dersim üzerinden yürüyerek Cumhuriyet’le ilgili birçok gerçeğe ulaşabilecek toplum.
Bir diktatörlüğün bütün utanç verici suçlarını görebileceğiz.
Bunları görmemiz önemli.
Çünkü bu suçları gördüğümüz vakit, bu suçları tekrarlamayacak, kana, kire, günaha bulaşmayacak yeni bir cumhuriyeti nasıl kurmamız gerektiğini de anlayacağız.
Atatürk’ü gerçek kimliğiyle ve bir diktatör olarak yaptıklarıyla değerlendirebileceğiz.
Atatürk’ü överek aslında bir “diktatörlük” rejimini öven ve bu rejimin sürmesi için Atatürk’ün adının arkasına saklananların önündeki o sahte perde kaldırılacak.
Dersim katliamının planlayıcısı, yöneticisi ve sorumlusu Mustafa Kemal’dir.
Cumhuriyet tarihi boyunca büyük bir “beyin yıkama” operasyonundan geçen bu halkın, karşılaştığı yeni gerçekleri kabulü biraz zor olacak ama yeni bir ülke ancak geçmişin günahlarıyla ve yalanlarıyla yüzleşerek kurulabilecek.
Erdoğan dünkü konuşmasıyla bu yeni gelecek büyük bir adım attı.
Kabul edelim ki ilginç bir adam bu Erdoğan, bazen bu toplumun ortalama düzeyinin çok altında kalan ilkel bir hamasetle milliyetçilik yaparken, bazen de inanılmaz bir sıçramayla bu toplumun düzeyinin çok üstüne çıkarak parıltılı bir lidere dönüşebiliyor.
Büyük zirvelerle ve derin uçurumlarla dolu bir dağ silsilesi gibi.
Dün onu o parlak zirvelerinden birinde izledik.
İnsan istiyor ki ülkesinin başbakanı hep bu düzeyde olsun, hep hayranlık uyandırsın, hep Willy Brandt gibi tarihe geçecek büyük jestlerin insanı olsun, toplumunun zihnini açsın, gerçeklerden korkmasın, yalanları cesaretiyle yıksın, uygarlığın sembolü haline gelsin.
Her zaman böyle olmuyor tabii ama dün bütün bu özelliklere sahip bir lider gibi davrandı.
Dersim katliamıyla ilgili bütün o gerçekleri açıklamak ve özür dilemek kolay iş değil.
Kolay iş olmadığı, ailesi bu katliamda büyük bir acı çekmiş olan CHP’nin Dersimli Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kıvranmalarından belli.
Gerçekleri Erdoğan söylüyor, Dersimli muhalefet lideri bu gerçeklerin üstünü örtmeye çalışıyor.
Birinin cesaretine ve parıltısına hayran oluyor, diğerinin o silik zavallılığına acıyorsunuz.
Kılıçdaroğlu, geçmişin yalanlarıyla geleceğin de önünü tıkamak için çırpınıp kendi ailesinin acısını bile inkâr ediyor.
Hâlâ kendi ailesini de katleden diktatörlük rejimini savunmaya çabalıyor.
O kadarla da kalmıyor, Başbakan’ın “özrüne” katılan ve Dersim’de olanlar için özür dileyen kendi Diyarbakır teşkilatını da görevden alıyor.
Zavallı CHP, bu yalan denizinde boğulup gidecek.
Cumhuriyet tarihi, savunulabilecek bir tarih değildir, çok fazla cinayet, ölüm, baskı, zulüm vardır.
O korkunç tarihin en feci sayfalarından birini dün Başbakan’ın ağzından dinledik.
Erdoğan’ın dünkü konuşmasıyla “tarihin yırtıldığını”, o yırtıktan dehşet verici gerçeklerin göründüğünü ve yeni bir tarihe adımımızı attığımızı düşünüyorum.
Başbakan Erdoğan, tarihte yeni bir sayfa açtı.
Buradan artık istesek de geriye dönemeyiz.
Tarihle, yalanlarla, efsanelerle hesaplaşacağız.
Bu toplumun yolu artık bu yoldur.
Başbakanının Dersim’deki katliamı açıkladığı ve bunun için özür dilediği bir ülke bugün burası.
Cumhuriyet’in yalanlarının üstünü birer birer açacağız, her adımda yeni bir cumhuriyete doğru ilerleyeceğiz, özgür bir toplum yaratmak için yürüyeceğiz.
Hayat, istesek de istemesek de bizi o yolda yürümeye zorluyor çünkü.
Yazarlar
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları


























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2020
21.01.2020
6.02.2019
28.11.2019
23.11.2019
11.11.2019
21.03.2020
25.09.2018
19.09.2018
26.08.2018