Ayhan BİLGEN
Siyasette ayrışmalar da, birleşmeler de netleşmeyle ilgilidir. Ayrışma ve birleşme nedenleriniz netleştikçe, toplumsal tabanınızda da yol ayrımları yaşanır.
Yüzleşme süreçleri, bu netleşmeyi hızlandırır. Kürtler yüzleşmeyi erken yaşadıkları için netleşmeyi dolayısı ile iç ayrışma ve ittifak arayışlarını da diğer toplumsal kesimlerden erken yaşamaya başlamışlardır.
Salt etnik köken yada inanca dayalı kimliklerin, günlük hayat ve siyasetin tek belirleyicisi olamayacağını erken fark eden Kürtler, Ortadoğu’da yaşanan gelişmelere farklı bir pencereden bakma imkanını diğer halklardan önce yakalamışlardır.
Irak’da yaşanan yada yaşatılmak istenen ayrışma ve çatışmaya şüpheyle yaklaşma, ihtiyatlı davranma öngörüsü bu deneyimin eseridir. Ulus devlet refleksi ile değil ama iç savaşların insanlığa ödettiği ağır bedelin farkındalığı içinde hareket eden Kürt siyaseti oyun bozan tutumu ile kimi güçleri rahatsız etmektedir.
Tarihin akışına karşı durmamak ama küçük hesaplarla fırsatçılığı da temel siyaset haline getirmeme konusunda sergilediği yaklaşımla Kürtler, diğer halklar için öncü rol oynamaktadır.
Kürtlerin iç ayrışmaları bu nedenle dikkatle okunmalıdır. Bir yandan bu alandaki ayrışmaların hafife alınmaması, diğer yandan farklılıkların çatışmaya dönüşmemesi konusundaki sağduyusu görülmelidir. Irak Kürt bölgesindeki gelişmeler bu bağlamda izlenmelidir.
Benzer süreçleri önümüzdeki dönemde İslami çevreler ve Aleviler de yaşayacaktır. İç ayrışmalar ve ittifak arayışları önümüzdeki dönem siyasal süreçlerine damgasını vuracaktır.
IŞİD dolayısı ile İslami çevrelerin din, şiddet, özgürlük tartışmalarına daha fazla kulak tıkama lüksü kalmamıştır. Konuyu sadece bir örgütü anlama düzeyinde ele alarak bu köklü yüzleşmeyi ertelemeye çalışmak, şüphesiz kendini kandırmanın ötesinde bir anlam ifade etmeyecektir.
Alevilerin özellikle cumhurbaşkanlığı seçimi dolayısı ile içine girdiği tartışma bu nedenle son derece önemli ve stratejik anlam taşımaktadır. Alevilerin CHP tarafından önerilen adaya tepkisi kaba bir laikçilik savunusuna dönüşme potansiyeli taşıdığı ölçüde toplumsal kamplaştırma oyununa hizmet edecektir. Aksine bu rahatsızlık genel bir demokrasi mücadelesine aktığı ölçüde Türkiye siyasetinin kabuklarını kıracak, ezberlerini bozacaktır.
Acıların inşa ettiği hafıza ile siyaset üretmenin kaçınılmazlığı kadar riskleri de vardır. Kolay manipüle edilme ve gerilim oyununa taraf haline getirilme açısından Alevileri bekleyen tehlike Kürtlerin yaşadıklarından biraz farklıdır.
Kürtler bölgesel gelişmeler dolayısı ile erken zafer sarhoşluğuna çekilerek diğer halkların nefret odağı haline getirilmek istenmektedir. Bu adım başarı ile oynanırsa denize düşenin yılana sarılmasını sağlamak ikinci hamle olarak sahneye konulacaktır.
Özellikle Irak ve Suriye’deki gelişmelerin hızına baktığımızda, “çerçeve kanun” iyi niyetli hatta ileri bir adım gibi gözükse de ciddi zaaflar içermektedir. Başta TMK, seçim yasaları ve Anayasa olmak üzere hızlı bir yeniden yapılanma süreci yaşanmaz ve Türkiye kamuoyu doğru bilgilendirilmezse, bu adımın Kürtleri içerde de hedef haline getirme riski ciddidir.
Türk kamuoyunun sadece petrol hesapları ile ikna edilebileceği rahatlığı içinde hareket edilirse hayal kırıklığı yaşanabilir. Devletin sıkışmışlığını itiraf bu noktada kaçınılmaz gözükmektedir.
Aleviler içinse tablo biraz daha farklıdır. CHP’nin önüne konulan yol haritasını doğru okumak ve bin yılın biriktirdiği içe kapanma, özgüven bunalımını aşacak hamleleri yapmak zorunlu gözükmektedir. Alevi örgütlerinin temsilci ve taşıyıcıları Alevi felsefesini güncelleyebildikleri ölçüde tüm ezilenleri kapsayan siyaset dilini inşa edebilir, sağlıklı ittifaklara tabanı ikna edebilirler. Bu açıdan özellikle genç kuşağın olgunluk ve kendini yenileme düzeyi büyük bir umut ışığıdır. Geleneksel yapı ise bu açıdan engel oluşturmayacak moral iklimini hayatın her alanında yaşatmaya devam etmektedir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2015
7.04.2015
5.04.2015
31.03.2015
29.03.2015
24.03.2015
22.03.2015
16.03.2015
15.03.2015
8.03.2015