Etyen MAHÇUPYAN
Gerçekdışı bir veriyi inanıp kullanmış olmam Reisçileri ‘mal bulmuş Mağribi’ misali çok sevindirdi. Anlaşılır bir durum, çünkü içlerinde birikmiş bir öfke var. Böylece ezikliğin üzerinden gelebilirler, aralarında mavra yapıp ferahlarlar ve işlerine, yani cehaletten beslenen yalakalığa daha da hevesle sarılabilirler…
Cehalet aslında her toplumun gizli düşmanıdır. Kültüre dönüşür ve sistemleşir ise, dışarıdan bakanların kolayca gördüğü sizin için görünmez olur. Bunun bütün kültürler için geçerli olduğunu söyleyebiliriz… Ne var ki durum simetrik değildir. Cehaletin kültüre dönüşüp sistemleşmesi bazı kültürlerde diğerlerine göre kolaydır ve daha kalıcı sonuçlar üretir. Söz konusu kültürlerde toplumlar kendi cehaletleriyle barışık yaşayıp gider, cehaleti teşvik eden kurumlar inşa eder, kariyer yolları yaratır ve cehaletin sürdürülmesini bir siyaset, hatta bir kimlik haline getirebilirler. Böylece cehalet bir aidiyet işlevi görmeye başlar.
***
Mesele farklı zihniyet yapıları açısından ele alındığında en handikaplı toplumların ataerkil zihniyete dayanan kültürlerde ortaya çıktığı gözlemlenebilir. Çünkü bu kültürde bilgi hiyerarşiktir ve ‘rehberlerden’ alt kademelere doğru rızaya dayanarak aktarılır. Rehberlerin dediğine itiraz edilmez, aksine uyum sağlanır ve bu uyumda en becerikli olanlar giderek hiyerarşinin üst makamlarına tırmanır, maddi ve manevi nemalanma fırsatı yakalarlar. Ataerkil kültürlerde cehaleti yapısal hale gelir ve toplumun kendini kandırmasına meşru bir zemin sağlar. Marifet başarısızlığa mazeret bulmaktan, kendi yanlışlarının sebebini başkalarında aramaktan geçer… Hatalar gizlenir, yüzleşilmez ve yanlışlar itiraf edilmez. Çünkü bunun kişiliği yaraladığı, aşağıladığı düşünülür. Ataerkil kültür kişiliğin gelişmesini engelleyip, her kişiyi veri bir cemaatin makbul üyesi yapmayı ‘doğru’ bulduğu için, bu kültürün içinde yetişenler gerçekte o denli kırılgandırlar ki kendilerini korumak üzere başkalarını suçlamaktan başka çare bulamazlar…
Açıktır ki burada sözü edilen cehalet bilgisizlik değil, bilmediğini biliyor sanmak, bunda ısrar etmek, kendi bilginin sınırlarının farkında olmamak, kısacası gerçeklik karşısında haddini bilmemektir. Bu kültürlerde rehberler ekonomiden, eğitimden, estetikten, hemen her konudan anladıklarını sanır, kendi doğrularını ve beğenilerini herkes için geçerli zannederler.
Bu nedenle ataerkil kültürlerde rehberlerin cahil olması durumunda cemaat de hızla cehalete meyleder, cehaleti bilerek ve isteyerek seçer. Cehalet solunan hava gibi onları kuşatır, büyülü bir örtü misali sarıp sarmalar ve dışlarındaki gerçeklikten uzaklaştırır. Birlikte aynı kalıpları tekrarlar, ritüel oluşturur, irşad olur, düşünmemenin yarattığı boşluğu dünyevi dualarla doldururlar. Dinin cehalet ürettiği bir yanılsamadır… Aksine cehalet dini yüzeyselleştirir, ezbere dönüştürür ve bu sayede daha da derinleşir.
Bu ortam oportünistler için çok çekicidir… Cehalete övgüler düzmek, başkalarını riyakarlıkla suçlamak, kendi samimiyetini tezgahta satışa koymak bilinen davranış kalıplarıdır. Cehaletin avantajlarından yararlanarak iş bulabilir, para kazanabilir, siyasi nüfuz elde edebilirsiniz. Cehaletten ne kadar az yüksünürseniz o kadar hızlı yükselirsiniz… Böylece cehalet ahlaksızlığın serpildiği verimli bir toprağa dönüşür.
***
Profesyonel Reisçiler bu işleri, kendilerine biçtikleri kariyeri iyi bilirler… Tetikçilikten, birilerine yaranmak için etrafa saldırmaktan, bile bile yanlışı savunmaktan, üst katlara övgü sunma yarışına girmekten gocunmazlar. İnsan olmanın getirisinin fazla olmadığını gördüklerinde, omurgalarından kendi iradeleri ile sıyrılır, müsvedde kalmayı tercih eder ve şimdi olduğu üzere bunu her fırsatta sergilemeyi sürdürürler...
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.02.2025
15.10.2024
24.09.2024
19.09.2024
10.09.2024
2.09.2024
13.04.2024
12.04.2024
11.04.2024
28.11.2023