Hilâl KAPLAN
Charlie Hebdo katliamından sonra Avrupalı liderlerin tutturduğu politik doğrucu söylem ‘saldırının İslâm’la alakası yok’ olsa da, esasında düşünceleri tam tersiydi. Zira saldırıyı yapan faillerin birincil sebebinin yüzyılı aşkın süredir işgal ettikleri, iğfal ettikleri, işkence ettikleri bir coğrafyadan ‘bastırılanın geri dönüşü’ misali bir tepkiyle hareket ettiklerinin farkında olsalar da İslâm’daki tarif edilemeyen bir ‘fazla’nın, Müslümanların köleleştirilmesini, ikinci sınıf olmayı kabul etmesini engellediklerinin de ayırdındalardı.
Hâlbuki Avrupa, bu saldırıyı, Müslümanlarla, en azından beraber yaşadıkları topraklarda adil bir yaşam modeline dönüştürmek için kullanabilirdi. Olmadı. Saldırı sonrasındaki iki hafta içinde, Müslümanlara yönelik biri cinayetle sonuçlanan 60’ı aşkın saldırı olmasına rağmen, katil hariç hiçbir fail yakalanmadı. Fransız polisi anında katilin “şizofren” olduğunu ilan etti. Öyle ya, katil yedi göbek Avrupalıysa, ya yalnız kurttu ya da deli... Diğer yandan 100’ü aşkın Müslüman göz altına alındı. Sebebi ise herhangi bir şiddet eylemine karışmaları değil, sosyal medyada yazdıkları idi. İşte bunlar hep ifade özgürlüğü... En ironik örnekse şüphesiz Berliner Zeitung isimli Alman gazetesinin, Hz. Muhammed’i (s.a.v.) hedef alan karikatür diye yanlışlıkla anti-semitik bir karikatür basması ve ertesi gün Yahudi toplumundan özür dilemesiydi. Bir nevi ‘Esas Müslümanları aşağılamak istemiştik, kusura bakmayın’ dediler yani.
Pek çok Batılının saldırının İslâm’la kurduğu bağı, İslâm coğrafyasının Batı’nın onlarla kurduğu üstenci ilişki biçimini, bu kadar uzun zamandır ıslah ve terbiye edilmeye çalışılmalarına rağmen kabul etmemesiydi. Dolayısıyla Batı’nın oluşturmaya çalıştığı ‘uslu ve uysal Müslüman’ figürünü oluşturmaya çalışan gönüllü hizmetkârlara gün doğdu. Mısır diktatörü el-Sisi, o hafta El Ezher’deki ‘alim’lere seslendi ve İslâm’ın devrimcileştirilmesi çağrısında bulundu. “Zamanın şartlarına uygun bir dinî söyleme ihtiyaç olduğunu vurgulayan Sisi, Ezher ‘alim’lerini göreve çağırdı.
Ertesinde Foreign Policy’de çıkan makale, İslâm’ın Hristiyanlık gibi bir Reformasyon sürecinden geçmesi gerektiğini iddia ederek Fetullah Gülen ve el-Sisi’yi örnek Luther’ler olarak sundu. The Economist de buna destek çıktı. Geçtiğimiz günlerde de Davos’ta ağırlanan Sisi, moderatör tarafından ‘Davos cemiyeti sizin liderliğinize güveniyor’ şeklinde övüldükten sonra, mevcut dinleyiciler tarafından da coşkuyla alkışlandı. Sisi’nin, Ortadoğu’nun içinden çıkan en örgütlü ve silahlı mücadele karşıtı hareketin Mısır halkı tarafından demokratik seçimlerle başa gelmiş liderini askerî darbeyle devirmesi, 21. yüzyılın en büyük sivil katliamlarından birine imza atmış olması, yüzlerce gazeteci ve binlerce siyasetçiyi zindana atmış olması önemsiz ayrıntılardı. Batılı egemenlerin arzu ettiği tahrif edilmiş bir din anlayışını savunuyordu ya, gerisi teferruattı.
Hz. Muhammed (s.a.v.), İslâm’ı zamanın şartlarına uydurmak için gelmedi. Zamanın şartları zulmü meşrulaştırıyor, zayıfı ezmeyi öğütlüyor, küfrü yüceltiyordu. Müslümanlar da İslâm’ı ‘zamanın şartları’na uydurmayı kabul etmeyecekler. Türk televizyonlarında, kendisini alameti farikası olarak ‘Ben eskiden İslâmcıydım, sonradan aydınlandım’ diye pazarlayan şarlatanlar ve global ölçekte İsrail-ABD ekseninden milim sapmaya cesaret edemeyen bekçi köpekleri ancak bu hakikatin daha da parlamasına yarıyorlar. Anlaşılan Batı da, bunu zor yoldan öğrenmeye devam edecek.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019