Ahmet ALTAN
Silvan, Apo’yu minder dışına atmıştı.
Dağlıca da Karayılan’ı minder dışına atıyor.
PKK’nın “barıştan” söz eden liderleri bizzat PKK’nın içindeki bir güç tarafından önemsizleştiriliyor, inanılırlıkları yok ediliyor, müzakerelerin dışına itiliyor.
Avni Özgürel’e “biz karakol baskını yapmıyoruz” diyen Karayılan’ın bu sözleri, Özgürel’in Neşe Düzel’le yaptığı konuşmada kamuoyuna açıklandıktan sonra 24 saat geçmeden PKK büyük bir karakol baskını gerçekleştirdi.
Bu, yaklaşık 300 kişilik bir PKK’lı grubun, ağır silahlarla gerçekleştirdiği bir saldırı, hazırlıklarının da epeyce sürmüş olması gerekir.
Ya Karayılan, “barış istediklerini, karakol baskınları yapmadıklarını” Özgürel’e söylerken yalan söylüyordu ki böyle bir durum Karayılan’ı bundan böyle güvenilmez biri kılar.
Ya da Karayılan’ın bu sözleri söylerken hazırlıklardan haberi yoktu ki bu da Karayılan’ın PKK’nın içinde“önemsiz” biri olduğunu gösterir ve bir daha kimse onunla görüşmez.
PKK’nın, sekiz askerin ve 10 PKK’lının ölümüyle birinci aşaması kapanan ve gelen haberlere göre 300 PKK’lının çembere alınmasıyla ikinci aşaması devam eden karakol saldırısı sadece Karayılan’ı değil, Barzani’yi, Talabani’yi, Leyla Zana’yı da “devreden çıkartmayı” amaçlıyor.
PKK’nın içindeki bir grup, bugün PKK’yı destekleyen insanların çoğunluğunun da artık “ne yapıyorlar, ne istiyorlar” dediği işler yapıyor.
Bu baskının “barışa” bir yararı olmadığı kesin.
Barış isteyenleri zor durumda bıraktığı da kesin.
Ama bu baskınla PKK’nın ne amaçladığı belirsiz.
İnsanlar öldü, ne oldu şimdi, Kürt meselesinin bundan nasıl bir kazancı oldu?
PKK ne kazandı?
Şu andaki görüntüsü, liderlerinin sözünün geçerli olmadığı, kendi içinde çatlamış bir örgüt görüntüsü.
PKK adına konuşacak olanın kim olduğu bile belli değil.
Apo, “durun” dediğinde durmuyorlar.
Karayılan, “karakol basma planları yapmıyoruz” dediğinde karakol basıyorlar.
PKK’yı kim temsil ediyor?
PKK ile görüşmek isteyen olursa kiminle görüşecek?
PKK’yı muhatap alacak olanlar PKK’da kimin sözüne güvenecek?
Her türlü barışı reddeden bir görüntü veren PKK ne, PKK kim, amacı ne?
Savaş, barışa ulaşmak için yapılır, bütün barış ihtimallerini reddeden bir savaş “kuşkulu” bir savaştır.
PKK da gittikçe daha kuşku verici bir örgüt kimliğine bürünüyor.
Devlet içinde “şiddeti yükseltmek” isteyenlerin destekçisi gibi davranıyor, “şiddetten başka yol yok” diyenlere malzeme sağlıyor ve barışın gelmesini isteyenlerin yolunu tıkıyor.
AKP’ye yönelik her türlü demokratik muhalefetin de önünü kesiyor.
Uludere’yi unutturmak için devletin en büyük yardımcısı sanki.
PKK’nın içinde birileri Apo’yu, Karayılan’ı kenara iterek savaşı sürdürmek istiyor, barışın hiçbir türünü kabul etmiyor olabilir ama barışı önlemeye güçleri yetmez.
Barışı önlemeye kimsenin gücü yetmez artık.
Barışın vakti geldi ve “vakti gelen” bir gelişmeyi durdurabilecek hiçbir güç yoktur yeryüzünde.
Olan, ölen çocuklara oluyor.
Aslında bitmiş bir savaşta ölüyorlar.
Ama artık bu savaşı kesin bir şekilde bitirmek için hükümetin de üstüne düşenleri yapması gereken günlerdeyiz.
PKK’nın içindeki bir güç bilmediğimiz bir nedenle her türlü barışı reddediyor, Karayılan’ın anlatımına bakılırsa tam barış olacakken Silvan’ı yaşıyoruz, Karayılan tam yeniden barışa dönmekten söz ettiğinde, Barzani, Talabani devreye girdiğinde karşımıza Dağlıca çıkıyor, belli ki “barış” için doğru adres değil artık PKK.
PKK, “silahları susturmak” için görüşülebilecek bir örgüt, sözü kendi örgütü tarafından ânında tekzip edilmeyecek güvenilir bir liderini bulabilirseniz tabii.
PKK ile “silahları susturmak” için görüşülsün ama kalıcı “barış” için asıl muhatap Kürt halkı.
Kürt halkının “müzakere” edilemeyecek haklarının verilmesi asıl barışı sağlayacak olan.
Türklerin sahip olduğu haklara Kürtler de sahip olacak, bu kadar basit, sonunda bu olacak ama o güne kadar böyle dirençle acı çekmenin ne anlamı var?
Hakların da ötesinde Kürtlerde “aşağılandıkları” duygusu yaratan “insafsızlıkları” da bitirmeli bu hükümet, Uludere katliamının hesabını vermeli, Kürtlerin kaldığı hapishaneleri dine de, ahlaka da, vicdana da aykırı biçimde bir “cehenneme” çevirmemeli, 40 derecede yirmi kişilik odalara 66 kişi sıkıştırıp onları susuz bırakarak işkence etmemeli.
Anladık, silahlar PKK ne yaparsa yapsın susacak, dünya bunu istiyor, çağ bunu istiyor, koşular bunu gerektiriyor ama tek amaç “silahların susması” olursa o silahlar gene konuşur, asıl amaç insanların ruhundaki yaraları sağaltmak, insanların bu topraklarda mutlu ve huzurlu yaşamasını sağlamak.
Ben yazı yazarken, şu anda, Dağlıca civarında bir yerlerde insanlar ölüyor.
Siz bu yazıyı okurken de ölmeye devam edecekler.
Çocukları kimsenin insafına terk etmeden, çocukların ölmeyeceği bir ülkeyi kurmanın zor olmadığını biliyorum.
Hakkaniyetli olmak yetecek çocukları yaşatmaya.
Bu kadar da ölümden yana olmayın artık, hakkaniyete bu kadar sırtınızı dönmeyin, Kürtlerin haklarını inkâr etmeyin.
Biraz da yaşatmayı denemenin zamanı hiç mi gelmeyecek bu ülkede?
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları




























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2020
21.01.2020
6.02.2019
28.11.2019
23.11.2019
11.11.2019
21.03.2020
25.09.2018
19.09.2018
26.08.2018