Fehim TAŞTEKİN
İsrail geçen cumartesi Yemen’in liman kenti Hudeyde’de soykırımcı pratiklerinden ürkütücü bir kesit sundu. Yükselen alevlerle tüm Orta Doğu’ya had bildirdiğini düşünüyor.
Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın sözleri, neyin hedeflendiğini anlatıyor: “Şu anda Hudeyde'de yanan ateş Orta Doğu'nun her yerinden görülebiliyor ve bunun önemi açık. İsrail vatandaşlarının kanının bir bedeli var. Bize saldırmaya cesaret ederlerse, sonuç aynı olacaktır."
Saldırıyı 9 ay gecikmeli gelen bir misilleme olarak gören İsraillilere göre İsrail başta İran olmak üzere bütün düşmanlara gözdağı verdi. F-35, F-16I Sufa ve F-15 jetler yakıt ikmali, komuta-kontrol ve istihbarat koordinasyonu gerektiren 1800 kilometrelik bir menzilde bombardıman yürüttü. Bir bakıma İran’ı vurmanın tatbikatı yapıldı. ‘Hudeyde’yi cehenneme çevirdiğimize göre 1500 km mesafedeki Tahran’ı da böyle vururuz’ mesajı verildi. Mesaj aynı zamanda Abraham Anlaşmaları ile İsrail’le ilişkilerini resmileştiren ya da buna niyetlenen Arap ülkelerine yönelikti. Onlara da “Sizin de düşmanınız olan güçlere karşı cezalandırıcı olabiliriz, bize güvenin” denildi.
***
Husilerin kontrolündeki Yemen Silahlı Kuvvetleri’nin Gazze’deki soykırım operasyonuna karşı Filistinlilerle dayanışma için Kızıldeniz’de bazı gemileri hedef alması ya da İsrail’e füze ve SİHA fırlatmasından rahatsız olan Arap komşular Tel Aviv’in vermek istediği mesajın önde giden alıcıları ve yayıcıları olabilir. Fakat bu yol Yemen’e çıkmaz. Suudiler hemen saldırıyla bir ilgilerinin olmadığını ve hava sahasının İsrail jetlerine kullandırılmadığını açıklama gereği duydu. Fakat onların güdümünde Riyad’da lüks otel odalarından ‘meşruiyet’ iddiası güden ‘sürgündeki’ Yemen hükümetinin tepkisi, Körfez’deki başkentlerde hakim hissiyatı ele veriyor. Şark’ul Evsat’a konuşan bir yetkili, “İsrail ve İran’ı, Yemen'i ‘anlamsız’ savaşlarının sahası haline getirmemeye’ davet ediyor. Riyad’ın güdümündeki bu yapı, Husilerin direniş gücü Ensarullah’ı “haydut”, İsrail’e karşı eylemleri de “terör saldırıları” olarak niteliyor. İsrail’i de Hudeyde saldırısıyla “haydut örgütün konumunu güçlendirmek” ve “Husilerin yol açtığı insani krizi derinleştirmekle” eleştiriyor. Ama Husilerin sonunu getirebilse Amerikan, İngiliz ve İsrail saldırılarına canı gönülden razılar. Husileri bitirmek yerine onlara güç ve meşruiyet kazandırıyor. Esasen Suud destekli Yemenli yetkilinin bu yaklaşımı, Gazze’de soykırım devam ederken Biden yönetimiyle ‘İran’a karşı Amerikan koruması’, ‘nükleer teknoloji’ ve ‘gelişmiş silah’ karşılığında İsrail’i tanıma pazarlığına girebilen Riyad yönetiminin hassasiyetlerini yansıtıyor.
Ders verme düşkünlerinin ıskaladığı şey şu: Yemen’in sabırlı ve dirayetli insanları varlıkta ve yoklukta Arap onuru ve direncini temsil ediyor. Uzak tarih bir kenara Suudiler, Arap Yarımadası’nda kendi devletlerini kurarken yüzleştikleri Zeydi direncini, 1990’larda ve ardından 2014 sonrasında yeniden tecrübe ettiler. Bugün Suudiler ve Emirliklerin besledikleri bazı unsurlar genel Yemen algısını fazla zedelemez.
***
Amerikan-İngiliz donanma güçleri aylardır onlarca saldırıya rağmen Husileri durduramadı. İsrail de Hudeyde’de yakıt tankları, elektrik santrali ve sivil tesisleri vurarak Husileri sindirebileceğini düşünüyorsa yanılıyor. Gerçi Husilerin yeni hamlelerine karşı kendi stratejik varlıkları etrafında teyakkuz ve alarm seviyesini yükseltmeleri caydırıcı olamayacaklarını anladıkları anlamına geliyor. Elbette askeri uzmanlar İsrail’in saldırı yeteneklerini ‘etkileyici’ bulabilir. 1985’te Tunus’ta FKÖ karargâhının vurulduğu Tahta Bacak operasyonundan bu yana bu kadar uzun mesafede bir ilk. O zamanki menzil 2060 km idi. Fakat mesele düşmanı etkilemek ve caydırmaksa ‘Direniş Ekseni’nin asimetrik savaş yeteneklerini geliştirmesine paralel olarak bunun işe yaramadığı ortada.
Evet, İsrail aynı anda 5 cephede savaşıp muzaffer çıktığı günlerin kazandırdığı caydırıcılığı arıyor. Ama nafile. Arapların içine sindirilmiş “İsrail’e dokunan yanar” korkusu en azından coğrafyanın bir kısmında etkisini yitiriyor. Askeri olarak ‘Demir Kubbe’ ile de tahkim edilen yenilmezlik ve dokunulmazlık miti yıkılıyor. İsrail’i Hudeyde saldırısı için harekete geçiren de Yemen’den atılan ‘Yafa’ isimli SİHA’nın yaklaşık 2 bin km yol alıp Tel Aviv’de bir kişinin ölümüne neden olmasıydı. Gazze nüfusunun 1947-1948’de sürüldüğü Yafa’nın kenar mahallelerinde kurulmuş Yahudi kolonisi Tel Aviv kenti; Demir Kubbe, Davud’un Sapanı ve Arrow sistemlerini aşan ‘Yafa’ ile vuruldu. “Hiçbir gücün eli İsrail’e uzanamaz…” diye başlayan tehdidin devamı başka türlü geliyor.
***
Yemen Silahlı Kuvvetleri Sözcüsü Yahya Seri, Gazze’deki saldırılar duruncaya kadar İsrail ve destekçilerine karşı operasyonların süreceğini açıkladı. “İşgal altındaki Yafa güvenli değil" dedi. Seri misilleme olarak Eylat kenti ve Kızıldeniz’de bir Amerikan gemisinin balistik füzelerle hedef alındığını belirtti. İsrail ise sadece bir füzenin karşılandığını kaydetti.
Yemen’den gelen atışların İsrail’e etkisi küçümsenemez. Her şeyden önce Eylat limanı iflas etti. Umman Denizi ve Kızıldeniz’deki saldırılar nedeniyle limana Asya pazarlarından gelen nakliye yüzde 85 düştü. Eylat limanı CEO'su Gideon Golber zararlarının 13.6 milyon doları bulduğunu belirtip kalıcı olarak kapanmaktan kaçınmak için hükümetten mali yardım istedi. Eylat (Umm el Raşraş) İsrail’in Asya, Afrika ve Körfez ülkeleriyle dış ticareti için kilit önemde. Buranın felç olması tedarik zincirlerini bozuyor. Gündüz Filistin’e ağlayıp gece İsrail’e çalışan Arap dostları Körfez limanları üzerinden kara bağlantısıyla İsrail’e can simidi oluyor. Yine de İsrail’de bazı sektörler tamamen felç oldu. Merkez Bankası ve Maliye Bakanlığı'nın rakamlarına göre Ekim 2023-Nisan 2024 arasında savaşın sadece askeri maliyeti 73 milyar dolar. Buna ticari kayıplar dahil değil.
***
İsrail’in Gazze, Lübnan ve Yemen’de yarattığı dehşetin kendine dönüşü basitçe ekonomik kayıplarla sınırlı değil. Uluslararası alanda kaybediyor. Meşruiyet sorunu ile hiç olmadığı boyutta yüzleşiyor. Buna daha pervasız saldırılarla yanıt veriyor. Ne zaman uluslararası alanda gayrimeşruluğunu tescil eden bir gelişme olsa gaddarlıkta bir seviye daha atlıyor. Refah’taki katliamlar Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) soykırımın önlenmesi yönündeki tedbir kararlarının ardından gelmişti. Hudeyde saldırısından önce de Divan, BM Genel Kurulu’ndan gelen hukuki görüş talebi üzerine İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarındaki varlığını ve Filistinlilere yönelik uygulamalarını hukuka aykırı buldu. İşgalin en kısa sürede son bulması ve zararın tazmin edilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca tüm devletlerin işgali tanımamak ve işgalciye yardım etmemekle yükümlü olduğu vurgulandı. Burada oklar ABD ve Almanya başta olmak üzere soykırımın ana finansörlerine gidiyor. İsrail hükümetinin kutsal kitaba ve mitlere dayanan “Yahudiler, Yahudi topraklarında işgalci olamaz” yanıtının hukuki değeri yok. Net olarak İsrail’in sınır tanımazlığı ve hukuksuzluğu dünya mahkemesi tarafından tescil ediliyor. Bu da kontrolsüzlüğünü artırıyor.
***
7 Ekim’den bu yana bu işin nereye varacağına dair spekülasyonlar birbirini kovalıyor. Saatler önemli ölçüde ABD’deki başkanlık seçimlerine ayarlanmış gözüküyor. Seçimin önde gideni eski Başkan Donald Trump ve başkan yardımcısı adayı James David Vance’in Orta Doğu’ya bakışı tamamen İsrail odaklı. Filistin, Lübnan, Suriye, Irak ve Yemen’e baktıklarında başat sorun olarak İran’ı işaretliyorlar. Trump dış politikada müdahaleciliğe karşı ‘izolasyon’ çağrışımı yapsa da mesele İsrail ise öngörü penceresi kapanıyor. Vance da Hıristiyan Siyonistler gibi İsrail’in varlığına kutsiyet atfediyor. Geçen mayısta Quincy Enstitüsü'ndeki konuşmasında, "Bu ülkenin vatandaşlarının çoğunluğu, kurtarıcılarının -ki ben kendimi bir Hıristiyan olarak görüyorum- Akdeniz açıklarındaki o daracık toprak parçasında doğduğunu, öldüğünü ve yeniden dirildiğini düşünüyor" dedi.
ABD’nin sonsuz savaşlardan çekilmesi gerektiğini konusunda Trump’la aynı fikirde. Fakat ikilinin dilindeki “Önce Amerika” sloganı bir devam cümlesi içeriyor: “İsrail hariç.” Peki ucu açık bir çatışmanın tam orta yerinde bunlar dümene geçerse neler beklenir? Kökten çözüm olarak kafalarında İran’ı halletmek var. Peki nasıl, savaşla mı, azami baskı stratejisiyle mi?
Vance, Fox News’deki söyleşisinde dedi ki, "Pek çok insan İran'a karşı bir şeyler yapmamız gerektiğini kabul ediyor ama bunlar zayıf bombardımanlar değil. İranlılara yumruk atacaksanız, sert bir şekilde vurmalısınız."
Newsweek bunu “Vance'in savaş tamtamları çalmaya başlaması yaklaşık beş dakika sürdü. Tüm izolasyonizm söylemlerine rağmen Vance'in Orta Doğu'da yeni bir savaş arayışında olduğu görülüyor. Görünüşe göre Afganistan ve Irak'ta 20 yıldır süren savaş yeterli olmamış” diye yorumladı.
Öte tarafta İran’da reformcu Mesud Pezeşkiyan’ın cumhurbaşkanı seçilmesi, Batı ile diyalog beklentisini yükseltse de ‘Direniş Ekseni’ne ilişkin istikamet değişmeyecek. Üstelik ‘Direniş Ekseni’nde ‘cephelerin ya da alanların birliği’ esprisiyle artık Hizbullah, Ensarullah, Irak İslami Direnişi ve Filistinli örgütler koordineli hareket ediyor. Bu stratejinin ana kaynağı İran. Haliyle Trump dönerse bölgeyi sert bir karşılaşma bekliyor olacak.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.12.2025
15.12.2025
8.12.2025
26.11.2025
11.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
5.10.2025