Kurtuluş TAYİZ
PKK/HDP ile FETÖ’nün zihniyet kodlarının aynı olduğunu gösteren kanıtlardan biri Diyarbakır’daki terör saldırısından sonra yaptıkları açıklamalar. PKK’nın, ikisi polis 11 vatandaşımızı katlettiği terör eylemini, HDP’nin gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan vekilleri Sırrı Süreyya Önder ve Ziya Pir tarafından önce DEAŞ’a, oradan da devlete bağlanıverdi.
Doğan grubu ise 11 vatandaşımızı katleden PKK/HDP’nin algı operasyonunu “müthiş iddia”başlığıyla Türkiye ve dünyaya servis etti. Hürriyet, dünkü baskısında Diyarbakır Valiliği’nin ortaya koyduğu net deliller yerine PKK/HDP’nin “Bombayı DEAŞ patlattı” yalanını öne çıkarmayı tercih etti.
Bazen gerçeği örtmenin en iyi yolu daha büyük bir yalana başvurmak ve sansasyon yaratacak iddialarla gündemi saptırmaktır. Elinizin altında Doğan grubu gibi bir medya grubu varsa, piyasaya süremeyeceğiniz, dolaşıma sokamayacağınız yalan yoktur.
Bu taktiği en iyi FETÖ uyguluyordu. Gülen çetesi, sansasyonel yalanlarla dikkatleri başka yöne çekmeyi ve kendi varlığını gizlemeyi iyi biliyordu. Kandil’in bu taktiği FETÖ’den öğrendiğini söylemek PKK’ya haksızlık olur; zira Kandil’in ve HDP’nin 40 yıllık tarihi, çeşitli yalanları tekrarlamaktan ibaret.
Tezgâhı kuran, bombayı patlatan, katliamı yapan PKK olmasına karşın, genellikle medya üzerinden geliştirilen kara propagandayla örgüt her seferinde temize çıkarılmıştır. PKK 40 yıldır kesintisiz bir ölüm döngüsü yaratan lanetli bir örgüt olmasına rağmen, bu örgütü “Kürt siyasi hareketi” olarak pazarlamaya çalışan medya grupları dün de vardılar, bugün de varlar.
Diyarbakır’daki terör eylemi FETÖ’nün kopya ikizi olan PKK’nın DEAŞ ile bağlantısını da ortaya koymuştur. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “PKK’nın DEAŞ’tan farkı yok, birbirinin aynı” dediğinde en büyük tepkiyi Türk medyasından almıştı. Sanki PKK, 40 yıldır gözlerimizin önünde DEAŞ’lık yapmıyormuş gibi.
Diyarbakır’daki terör saldırısını belirsiz bir kaynak üzerinden prestijli bir uluslararası ajansa haber yaptırarak DEAŞ’a ihale etmeye çalıştılar. Büyük yalanları genellikle en itibarlı adamlara söyletirler. Yalan haberleri de en prestijli ajanslara yaptırırlar. Algı operasyonlarının karargâhı olan yayın kuruluşlarına bakın, çoğunlukla büyük yalanları “bilmem nerenin en saygın gazetesi, yazarı” olarak sunarlar. Böyledir, medyada dünyanın en saygın isimleri olarak tanıtılanlar, aslında dünyanın en büyük yalancılarıdır.
Diyarbakır’daki terör saldırısını DEAŞ’ın yaptığına dair haber, yatsıyı bulmadan Diyarbakır Valiliği tarafından çürütüldü. Valilik, PKK’nın dağ kadrosu arasında geçen telsiz konuşmalarını kanıt olarak medyaya sundu. Saldırganın kimliğinin deşifre olması üzerine ise PKK, dün saldırıyı yan kuruluşu “TAK” adına üstlendi.
Aslında bu durum PKK ve DEAŞ arasındaki görünmez bağı ele verdiği gibi, daha önce Diyarbakır ve Ankara’da patlatılan bombaların arkasında tek bir gücün olduğunu gösteriyor ki o da FETÖ, DEAŞ ve PKK/HDP’yi kuran ve kontrol eden aynı küresel merkezdir.
FETÖ’nün akıbeti neyse PKK/HDP’nin de aynı olacaktır. Çünkü bu örgütler Türkiye’nin siyasal ve toplumsal bütünlüğünü hedef alan, tetikçi-taşeron yapılardır. Devlet bu örgütleri çiğneyip geçmezse ayakta kalamaz, dolayısıyla devlet olamaz; bunu hendek terörü sürecinde ve 15 Temmuz’da yeterince test ettik.
Devleti ve milleti 15 Temmuz’da çiğneyip geçeceklerdi. Tıpkı Irak ve Suriye’yi çiğneyip geçtikleri gibi Türkiye’yi de ezip dağıtacaklardı. Bu topraklarda ayakta kalmak istiyorsak, her şeyden önce çiğnenen bir devlet olamayacağımızı dünyaya göstererek işe koyulmalıyız.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları







































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019