Mehmet ALTAN
AKP ‘milli görüş gömleğini’ üzerinden çıkardığını söylediğinde, kendine ‘muhafazakâr-demokrat’ yeni bir ‘kimlik’ oluşturmuştu.
Muhafazakâr demokrat anlayış siyasette uzlaşı kültürüne dayanıyordu.
Muhafazakâr demokrat anlayış demokratik siyaset zeminini her türlü sorunun aktarıldığı, tüm toplumsal taleplerin yansıtıldığı ve doğru ile yanlışın test edildiği bir platform olarak görüyordu.
Muhafazakâr demokrat anlayışa göre dayatmacı ve baskıcı, otoriter ve totaliter anlayışlar kabul edilemezdi.
Muhafazakâr demokrat anlayış sınırlandırılmış ve tanımlanmış bir siyasal iktidardan yanaydı.
Muhafazakâr demokrat halk egemenliğine dayanan siyasal meşruiyet ile anayasa ve evrensel normlara dayalı hukuki meşruiyeti önemsiyordu.
Muhafazakâr demokrasi hukuk devletinin gereği, siyasal iktidarın ve tüm kurumların yasal çerçeve ile sınırlandırılmasına inanıyordu.
Muhafazakâr demokrasi devletin ideolojik bir tercihle kendini dogmatik bir alana hapsetmesinin savunulmaması gerektiğini söylüyordu.
Muhafazakâr demokraside devlet asli fonksiyonlarına çekilmiş, küçük ama dinamik ve etkili bir yapıya sahip olmalıydı.
Ama o zamandan bu zamana köprülerin altından çok sular aktı…
Bu söylemden elde kalan ne?
Elde kalan tatara titiri…
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Hâlbuki başlangıçta nasıl da umutlanmıştık…
Bundan on üç yıl önce, AKP’nin doğum sancıları uç verdiğinde şöyle yazmıştım:
“Türkiye’nin yeniden bir darbe yaşaması ve militarizmin güç kazanması Erbakan’ın hataları yüzünden oldu.
Ama yaşamın öyle bir diyalektiği var ki Erbakan’ın darbeye verdiği bu gizli destek, kendisinin siyaset yaptığı tabanın da umulandan daha hızlı dönüşmesine, ‘demokrasinin’ önemini anlamasına yol açtı.
Fazilet Partisi’nin tabanı, insanların inançlarını rahatça yaşayacakları en garantili ortamın demokrasi olduğunu fark etti.
Eskiden referans ‘İslam’dı, şimdi her türlü inanç ve düşünce için referansın ‘demokrasi’ olduğu anlaşılmaya başlandı”.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Gerçekten de cami-kışla çıkmazını aşacak yegâne formül demokrasiydi:
“Müslümanların kendi inançlarına uygun bir yaşam tarzını sürdürmelerini ve bu yaşam tarzını başkalarına zorla dayatmadan kendi bireysel özgürlüklerinin peşinden gitmesini demokrasi sağlar.
Başkalarına kendi inancını dayatmak, diğerinin ‘günah işleme hakkını’ elinden almaya kalkmak, ancak totaliter ve otoriter bir rejim getirir. Ya da mevcut ‘otoriter ve totaliter rejim’ eğilimlerini kışkırtır.
Demokrasiyi batıdan gelen sahte ve suni bir referans olarak görmek, çoğulculuğu başka amaçlara hizmet edecek bir araç sanmak bir sonuç getirmediği gibi, çok büyük bir kitleye de çok haksız bir fatura çıkarttı.
Şimdi görüyoruz ki Müslümanlığın demokrasi ile bağdaşması halinde, kendini ifadesi, diğer tüm düşünce ve inançlar gibi büyük bir güvenceye kavuşur.
‘Müslüman-demokrat’ olmanın en temel noktası, ‘ideolojisiz bir devletten’ yana olduğunu açıkça ortaya koymaktır.
Bireysel özgürlüklerin çoğalımı, ancak devletin herkese eşit mesafede hizmet vermesi ve hukukun etkinliğini gözetleyen odak olması ile mümkündür.
Eğer birileri ‘din devleti’ peşinde koşarsa, başka birileri de ‘askeri devlet’ peşinde koşar.
Ama bir ‘din devleti’ ya da ‘askeri devlet’ yerine, yeryüzünün gelişmiş ülkelerindeki gibi bireysel özgürlüklerinin peşinde koşarsanız, o zaman bunun gerçekleştirmenin aracı ‘ideolojisi sadece demokrasi olan bir devlet’ aygıtıdır.
Demokrasi, evrensel hukuk kurallarından başka bir şey değil.
Demokrasinin nihai halini tanımlayan ‘Paris Şartı’nın hayata geçmesi halinde, Türkiye bütün takıntılarını çözer.
Devlet de halkıyla kanlı bıçaklı olmaktan çıkar, çünkü o da özünü, tek parti anlayışından, çoğulcu bir demokrasiye doğru dönüştürmüş olur.”
xxxxxxxxxxxxxxxxx
AKP iktidarının ilk yıllarında bu umudu pekiştiren bir tutum takındı ve önemli adımlar attı, ciddi reformlar yaptı.
Ancak epeydir o dönemlerden eser yok…
AKP eskiye rücu etti.
Son dönemlerdeki uygulama ‘muhafazakâr-demokrat’ kimlik özellikleriyle taban tabana zıt. Gerçekten de ağır bir ihanet söz konusu.
Erbakancı bir Milli Görüş adeta o ilk başlarda laf olsun diye söylenmiş gibi duran ‘muhafazakâr-demokrat’ ilkelere nanik yapıyor.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Başbakan Erdoğan uluslararası sistemin kendisini gözden çıkardığı konusunda ciddi endişelere sahip gözüküyor… Tavır ve söylemlere de bu endişe fazlasıyla yansıyor…
Ama asıl endişe duyulması gereken konu, AKP’nin muhafazakâr-demokrat tanımlamasından Müslüman-Sünni damgalı Milli Görüş noktasına nasıl savrulduğu?
Benzeşmeyenleri yok sayan fanatik bir uçuruma nasıl düştüğü…
Başbakan ve AKP bu büyük savrulma üzerine düşünüp akıl yorsa, belki de bir arada yürüyen iki kişiden, yollardan, parklardan, bahçelerden, statlardan da korkmayacak…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları













































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.11.2025
25.09.2025
17.09.2025
10.09.2025
4.09.2025
28.08.2025
22.08.2025
14.08.2025
7.08.2025
1.08.2025