Mehmet Ocaktan
İmamoğlu’na oy vermenin bedeli...
1.08.2020
678
31 Mart yerel seçimleri ve sonrasında 23 Haziran’da tekrarlanan İstanbul seçiminin sonuçları, Cumhur ittifakının önüne hazmedilmesi çok zor bir tablo ortaya koydu.
Düşünün ki sistem değişmiş, Türkiye’nin yönetimi tek elde toplanmış, Bahçeli’nin rızası da, hayır duası da alınmış ve iktidarın önünde hiçbir engel kalmamış. Dışarıdan bakan herkeste “artık bu arabayı kimse durduramaz” kanaati hakim.
Ancak işler tam tıkırında yürürken yerel seçimlerde Cumhur İttifakının ezberini bozan bir durum zuhur ediyor. Kısacası halk, yürüyen arabanın tekerine çomak sokuyor...
Özellikle İstanbul seçimi iktidarın siyasal dengesini öylesine bozuyor ki, bir süre kendine gelemiyor. Normalde böyle bir sonuçla karşılaşan siyasal partiler çok esaslı bir muhasebe yapıp, sonuçları rasyonel şekilde değerlendirerek yeni bir yol haritası tespit ederler.
Oysa AK Parti sanki hiçbir şey olmamış, İstanbul’da bir hezimet yaşanmamış gibi muhasebeye bile gerek görmeden yoluna devam etti. Dahası, özellikle İstanbul üzerinden CHP’nin kazandığı belediyelere açıkça “topal ördek” muamelesi uygulayacağını ilan ederek başka bir süreci başlattı.
Yerel seçimlerden bu yana iktidar, başta İstanbul olmak üzere CHP’nin kazandığı büyükşehirlerde her gün seçim iptal ediyor. Mesela dış ülkelerden temin ettiği kredilere el koyuyor, pandemi sürecinde corona mağdurlarına belediyelerin ekmek dağıtmasını engelliyor, onları “paralel devlet” kurmakla itham ediyor, Galata Kulesini bile elinden alıyor. Şimdi de İstanbul Büyükşehir Belediyesi dahil, CHP’nin kazandığı tüm büyükşehirlerde doğrudan yönetime el koyuyor.
Bilindiği gibi Ticaret Bakanlığı, AK Parti’nin çok sayıda büyükşehir belediyesinin yönetimini kaybettiği yerel seçimlerin hemen ardından 15 Mayıs 2019’da belediye şirket ve iştiraklerine yönetim kurulu ve müdür atama yetkisinin belediye başkanından alıp belediye meclislerine veren bir genelge çıkardı. Ankara Büyükşehir Belediyesi, genelgenin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay’a dava açtı.
Danıştay, yürütmeyi durdurma talebini oy çokluğuyla reddetti.
Eğer Danıştay’ın nihai kararı da aynı doğrultuda olursa, artık bundan sonra CHP’li büyükşehir belediyelerini iktidar yönetecek. Yani İSKİ’den İGDAŞ’a, Halk Ekmek’ten asfalt işlerine kadar bütün belediye şirketlerini Cumhur İttifakı yönetecek. Bunun anlamı gelecek seçimlerde İstanbul’daki belediye hizmetlerinin sorumlusu da iktidar olacak demektir.
Kimse kusura bakmasın ama, demokratik sistemlerde bunun adına halkın iradesinin etrafından dolaşarak yeni kurallar icat etmek denir. Esas talihsizlik, yıllarca “halkın iradesinin üstünde hiçbir güç tanımadığı” söylemiyle milletin teveccühüne mazhar olmuş bir partinin, yolun bir yarısında kuralları değiştirerek yan yollara sapmasıdır. Kaldı ki halka rağmen, bu tür demokrasi dışı yöntemlerin işe yaramayacağını en iyi AK Parti bilir.
Maalesef AK Parti seçilmiş belediye başkanlarına karşı devreye soktuğu bu uygulamalarla doğrudan kendi ayağına kurşun sıkıyor. Mesela İstanbul özelinden baktığımızda, iktidarın Ekrem İmamoğlu’na orantısız bir güç aktardığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Dolayısıyla bundan böyle İstanbul’da yapılamayan hizmetlerin sorumlusu Ekrem İmamoğlu değil, iktidar olacaktır.
Nitekim bu karar üzerine değerlendirmelerde bulunan İmamoğlu hukuki sürecin devam ettiğini, nihai kararın henüz çıkmadığını belirterek “İktidar temsilcilerinin böylesi bir kararı alkışlamamaları lazım. Bu onlar için de kendi kalelerine gol atmak olur. Yönetemezler böyle bir süreci, halka da anlatamazlar” diye konuştu.
Eğer büyükşehirlerin yönetimini doğrudan Cumhur İttifakı’na teslim edecek olan bu karar kesinleşirse, iktidar bu durumu halka izah etmekte güçlük çekecektir.
Yani şimdi iktidar İstanbul halkına dönüp “Ey İstanbullular İmamoğlu’nu seçerseniz sonucuna katlanırsınız mı?” diyecek?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2025
14.04.2025
9.04.2025
4.04.2025
31.03.2025
24.03.2025
10.03.2025
11.02.2025
5.02.2025
23.01.2025