Yıldıray OĞUR
S.B. hanım, Ankara’da Kara Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Dikimevi’nde terzi olarak çalışmaktaydı. Kirada oturuyordu, eşinden ayrılmıştı ve ikiz çocuklarını tek başına büyütmeye çalışıyordu.
Bir gün dikimevinden sorumlu kendisini iyi tanıyan komutan onu odasına çağırdı. Cevaplarını bilmesine rağmen, kardeşleri olup olmadığını, ne iş yaptıklarını sordu. İki ay sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan gelen bir kağıt ona gösterildi. İki öğretmen kardeşi ihraç edildiği için kendisi de 15 gün açığa alınmıştı. Kağıdı sadece okumasına izin verildi. Ama o 15 gün dolmadan Nisan 2017’de çıkan bir KHK’yla meslekten ihraç edildiğini öğrendi. Hakkında soruşturma ya da bir suçlama olup olmadığını öğrenmek için dilekçeler yazdı, hiçbir cevap alamadı. Bir süre sonra öğretmen kardeşlerinden biri hakkında savcılık takipsizlik kararı verdi.
İki yıldır işsiz olan ve hakkında hiçbir hukuki soruşturma da açılmayan S.B. hanım, işine iade de edilmiyor. Nereye başvuracağını bilemiyor. KHK’yla ihraç SGK kayıtlarında göründüğü için başka yerlerde sigortalı olarak da çalışamıyor. İki çocuğuyla arafta hakkında verilecek kararı bekliyor.
Y.K. hanım ise bir devlet hastanesinde hemşireydi. Astsubay olan eşinde M.S. hastalığı çıkmıştı. 6 Ocak 2017 günü eşi bir KHK’yla ordudan ihraç edildi. İhraç nedeni belirsizdi. Lojmanlarını boşalttılar. İhracın ardından eşinin hastalığı ilerledi. Krizler geçirmeye başladı. İntihar riski olduğu için klinikler kabul etmek istemedi.
14 Temmuz 2017 günü yayınlanan ihraç KHK’sında bu kez kendi adını da gördü. Ardından hakkında soruşturma açıldı. Adına kayıtlı hatta tek bir Bylock kullanımı görünüyordu. Bu hat sağlık çalışanlarına indirimli görüşme imkanı veren hatlardan biriydi ve hemşire Y.K. bu hatlardan alıp yakın akrabalarına vermişti.
Bylock çıkan hattı kullanan ise binbaşı olan abisiydi. Yurtdışında olan binbaşı abi, kardeşinin bu yüzden soruşturmaya uğraması üzerine döndü ve tutuklandı. Mahkeme hattı hemşirenin kullanmadığını tespit etti. Ayrıca astsubay eşinin de bu Bylock tespiti yüzünden ihraç edildiği ortaya çıktı. Bu arada TSK’da tesisatçı olarak çalışan diğer abisi de ihraç edildi.
Bir kez kullanılmış, içerik olmayan bir bylock hat iddiası yüzünden aynı aileden üç kardeş ve onlardan birinin eşi devletten ihraç edilmiş oldu.
Hemşire Y.K, eşi ve tesisatçı abisi hakkında ihraç edildikten sonra herhangi bir soruşturma açılmadı. Fakat hayatları alt üst oldu. Üçü de mesleklerine dönemiyor, başka işlerde de çalışamıyor, haklarında bir soruşturma da açılmıyor.
Ama KHK ile meslekten atılmış olmak da peşlerini bırakmıyor.
Hemşire Y.K. ailesini geçindirmek için özel bir sağlık polikliniği açmak istedi. Ama iki kez ruhsatı iptal edildi. Ancak üçüncü denemesinde ruhsatı alabildi. Bu sektörde çalışabilmesi için gerekli olan “Diğer Sağlık Personeli” sınavına hazırlandı. Sınavı kazandı, belge ücretini ödedi ama bu kez de KHK ile ihraç olduğu için belgesi verilmedi. O da arafta ve devletin onun hakkında bir karar vermesini bekliyor.
Levent Mazılıgüney, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda mühendis olarak çalışan bir binbaşıydı. Nisan 2017’de yayınlanan KHK ile meslekten ihraç edildiğini öğrendi. Hakkında bir soruşturma yoktu. Yaptığı araştırmada ihraç gerekçesinin 2016’da yüzbaşı olan kardeşi Ö.M. ‘nin açığa alınması olduğu öğrendi. Açığa alınma gerekçesi Bylock’tu. Kardeşi, bylock kullandığı söylenen tarihlerde hattının çekmediği Diyarbakır dağlarında bir üst bölgesindeydi ve aylarca oradan inmemişti. Darbe sırasında da oradaydı. Kardeşinin telefon incelemelerinde Bylock izi çıkmadı. Mazılıgüney bunun üzerine Bylock meselesini araştırmaya başladı. ve sonunda Mor Beyin olarak bilinen skandalı ortaya çıkaran isimlerden biri oldu. Ama skandalı ortaya çıkarmak onun ve kardeşlerinin durumunu değiştirmedi.
Kardeşinin Bylock kullandığı iddiasıyla, yüzbaşı olan diğer kardeşi K.M. de ihraç edildi. Son olarak ise açığa alınan kardeş Ö.M. hakkında ihraç kararı verildi. Yani içeriği olmayan, kullanmadığıyla ilgili teknik raporların mahkemeye sunulduğu bir Bylock sinyal iddiası yüzünden üç kardeş ordudan ihraç oldular.
Bylock kullanıcısı olduğu iddiası yüzünde ihraç edilen kardeş hakkında ise iki yıldır henüz kovuşturma sürüyor, yargılama yok, bir iddianame yok. Diğer yüzbaşı kardeşi hakkında ihraç edilmesinden sonra herhangi bir hukuki işlem yapılmadı. Levent Mazılıgüney hakkında ise savcılık “kovuşturmaya yer olmadığı” kararı verdi.
Kararın en ilginç kısmı ise hakkındaki iltisak iddiasının tek dayanağının kardeşinin Bylock kullanıcısı olarak ihraç edilmesi olduğunun hukuki kayıtlara geçmesi oldu. Fakat kovuşturmaya gerek yok kararı bile hukuk eğitimi almış Mazılıgüney’in Türkiye Barolar Birliği’nden avukatlık ruhsatı almasına yetmedi. KHK ile ihraçlara getirilen “kamu görevinde çalışamaz” şartı geniş yorumlanarak bir kamu görevi olduğu iddiasıyla avukatlık gibi özel bir mesleğe bile genişletilmiş oldu.
Terzi S.B. hemşire Y.K. ve mühendis/avukat Levent Mazılgüney ve onlarla aynı durumda olan, eş, kardeş durumundan ihraç edilmiş ama haklarında hiç bir soruşturma açılmamış insanlar veya KHK’larla meslekten ihraç edilmiş ama haklarında soruşturma açılmamış, kovuşturmaya gerek yoktur kararları verilmiş ya da soruşturma açılmış ama beraat etmiş binlerce insan devletin haklarında vereceği kararı hukuki bir araf durumunda bekliyor.
Adli suçluları af etmeyi konuşan devletin haklarında hiçbir yargı kararı, kovuşturma olmayan ya da beraatlarını almış bu insanlar hakkında bir karar vermesi gerekiyor.
Binlerce insanın ailelerini nasıl geçindirecekleri, bundan sonra hayatlarına nasıl devam edeceklerini bu karar belirleyecek.
Eğer devlet bir karar veremezse önlerindeki seçenekler ise sınırlı.
Adalet Bakanlığı’ndaki OHAL Komisyonu’na dilekçe verebilirler. OHAL Komisyonu üyelerinden birinin de kardeşi hakkında FETÖ suçlamasıyla soruşturma var. Ama onun kardeşinin durumu böyle bir komisyona üye olmasına engel olmamış. Muhtemelen onların durumunu en iyi o anlayacaktır.
KHK ile ihraç edildikleri kayıtlarda göründüğü için SGK’lı hiçbir işte çalışamadıklarından onca eğitimden ve tecrübeden sonra köylerine dönüp, çiftçilik yapabilirler. Kredi almak için Tarım Bakanlığı’na başvurabilirler. Yine kardeşi FETÖ’den tutuklu yargılanan Tarım Bakanı, bu durumlarıyla empati kuracak ve onlara destek olacaktır.
Ya da en kötü ihtimal, Türkiye’de çalışacak hiçbir yer kalmayınca, pasaportlarını da aile boyu kullanamadıkları için bir şekilde yurt dışına kaçabilirler. Şanslılarsa Hollanda’ya kadar gidip iş bulabilirler. Oturma izni için Büyükelçiliğe başvurmaları gerekir. Herhalde kardeşi darbenin kilit isimlerinden biri olarak tutuklu yargılanan Türkiye’nin Hollanda Büyükelçisi onlara zorluk çıkarmayacaktır.
Bütün bu seçeneklerde, zorluklarla karşılaşma ihtimaline karşı muhataplarının da dindar insanlar olduğunu düşünerek yanlarında Kuran’da dört yerde geçen “Kimse başkasının günahıyla günahlanmaz” (En’am 164, İsra 15, Necm 38) ayetini veya Veda Hutbesi’ni götürebilirler:
“Ey İnsanlar! Sizi uyarıyorum, herkes yalnızca kendi işlediği suçtan sorumludur. Suçlu evlattan dolayı baba sorumlu tutulamaz, suçlu babadan dolayı evlat da sorumlu tutulamaz. “
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025
26.05.2025