Yıldıray OĞUR

Star gazetesi bir süredir Necip Fazıl’ın Büyük Doğu dergisinin tıpkıbasımlarını veriyor. Arşiv meraklıları için bulunmaz bir hazine. Ama bu promosyon için bulunan slogana bakılırsa anlaşılan sadece arşivler için değil dergi. Gazete dergiyi “Büyük Türkiye idealinin kaynağı Büyük Doğu dergisi” olarak duyuruyor.
Büyük Türkiye idealiyle kast edilen herhalde AK Parti hükümetinin Türkiye’si. Bu iktidarın ana gövdesini oluşturan pek çok ismin Necip Fazıl’ın bir şekilde rahle-i tedrisinden geçtiği malum.
Ama herhâlde o günkü Necip Fazıl, bugün talebelerinin iktidarındaki Türkiye’yi görse “işte benim hayalimdeki Türkiye” demezdi. Onun kapaktan Mao’nun Çin’ine bile selam gönderdiği Asyacılığı bugün herhâlde bir tek Ergenekon davasında ve İşçi Partisi’nde temsil ediliyor. Çok rahat antisemitik ilan edilebilecek dilinin yanında Akit bile Taraf gibi kalırdı.
Peki, Necip Fazıl’ın Büyük Doğu’sunu Büyük Türkiye idealinin kaynağı yapan ne olabilir? “Büyük Türkiye mefkûresi işte budur” yazan bir kapağında göğe birlikte uzanan minareler ve fabrika bacalarından ibaret bir Faustvari kalkınmacılık mı?
Belki, Kemalist sistem ve laik kamusal alanın karşısında inatla bir Müslüman kamusal ses çıkarma azmi, daha fazlası değil. Daha fazlası olsaydı, yani Büyük Doğu gerçekten Büyük Türkiye idealinin kaynağı olsaydı, tıpkıbasımları değil kendisi piyasada olur, entelektüel ve sosyal hayatta romantik değil somut bir karşılığı olurdu.
O hâlde esas soru “Büyük Türkiye ideali” için neden hayalî ideologlar ve referanslar yaratılmaya çalışıldığı.
Bir süredir İslami kesimde AK Parti’nin hem iktidar hem de muktedir olmasının, hem de bu sırada 90’lı yılların şiddetli yağmurlar altında beraber yüründüğü liberallerle kopan iplerin ardından gelen bir özgüvenle daha önce daha kısık sesle ifade edilen bir ses yükseliyor: Artık kendi sözümüzü söyleyelim.
Bundan kasıt “artık şu liberallerin peşinden gitmeyi bırakalım, kendi İslami siyasi projemizi ve sözümüzü ortaya koyalım”.
Bu sesi daha görünür kılan basında pek sık görülmeyen bir kalitede süregiden İslamcılık tartışması oldu. Bu tartışmaların Taraf’taki sosyalizm tartışmalarından daha heyecan verici ve güncel bir yere temas ettiğine kuşku yok.
Ama bu tartışmaya ancak arabayı ata koşturmak denebilir.
90’lı yıllar boyunca İslamcı camianın temel derdi İslam’ın demokrasi ve modernizmle çelişmediğini ispattı. Belediyeler bunun için uluslararası konferanslar düzenledi, dergiler özel sayılar çıkardı, televizyon tartışmalarında dindarlar katı laik hasımlarını liberal-demokrat değerlerle köşeye sıkıştırdı, başörtüsüne özgürlük mini eteğe özgürlükle meşrulaştırıldı, Abdurrahman Dilipak ile Toktamış Ateş yapışık ikizler hâline geldi.
Bu dalga, 28 Şubat’ta tankların önüne çıkarıldığı Refah Partisi’nden liberal bir Fazilet Partisi ondan da bugün iktidar saflarında en önde çarpışan İslamcı yazarların bile, kurulduğu günlerde “Yeni Dünya Düzeni’nin bir oyunu” diye kitaplar yazdığı AK Parti’yi doğurdu.
AK Parti girdiği bütün seçimlere liberal-demokrat bir programla girdi, o programlar 30 yıllık Milli Görüş’ün aldığı en yüksek oyu birkaç yılda ikiye katladı.
Bu 10 yıllık iktidarda AK Parti ve çevresi İslamcı bir gündemleri olmadığını anlatıp durdu, başörtüsü tartışmaları, kapatma davası gibi en kriz anlarında dindarlar kamusal alanda liberal-demokratlarla sırt sırta ve onların argümanlarıyla mücadele etti, o argümanlarla meşruiyet devşirdi.
Mücadeleler böyle böyle kazanıldıktan sonra gün geldi, iktidar muktedir oldu ve İslamcılık hepimizin gözleri önünde olan biten tüm bu değişimin esas motoru, entelektüel gücü olarak hatırlanıveriyor.
İşte buna ancak arabayı ata koşmak denir.
Eğer yeniden ihya edilmeye çalışılan sömürge sonrası bir dünyadan seslenen Seyyid Kutupların,Mevdudilerin, Hasan El Bennaların post-kolonyal İslamcılığıysa o artık sonunda iktidara gelen Müslüman Kardeşler’in üzerinde bile yeni CHP’nin Kemalizm’i gibi omuzlara çökmüş manevi bir yükten başka bir şey değil. O post-kolonyal İslamcı dalgadan geriye herhâlde At Pazarı’ndaki “Hey ümmet woaw süpermiş ARO” nesli için bile “Tekbir, Allahu Ekber” sloganından başka bir şey kalmadı.
İran Devrimi’nden sonra ortaya çıkan siyasal İslamcı dalga ise ondan da geriye Esed’i destekleyen, Humeyni’nin Başbakan’ını içeri atan İran kadar bir şeyler kaldı.
Şayet bugün referans alınan ve ihya edilmeye çalışına Namık Kemallerin, Ali Suavilerin,Muhammed Abduhların, Afganilerin, Akiflerin ilk dönem İslamcılığıysa onun zaten ihyaya ihtiyacı yok.
Liberté’yi hürriyetle, meclisi şûrayla, demokrasiyi meşveretle (tercüme etmeyen) yeniden keşfeden ve anlamlandıran o İslamcıların çizgisi 100 yıldır bu coğrafyada siyasetin ana çizgisi olarak yaşıyor. O yüzdendir ki bu ülkede ilk Meclis’in arkasında “Ve şavirhüm fi’l-emri” “İstişare Ediniz” ayeti asılıydı. O yüzden bu ülkede dindarlar bu katı laik devlete karşı, İslamcı partilerle değil merkez sağ partilerle, şeriat talebiyle değil demokrasi talebiyle var oldu ve mücadele ettiler.
Yani boşuna arabayı ata koşturmaya çalışmayın, o atlar uzun yıllardır o arabayı son sürat koşturuyor zaten...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları






























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.12.2025
23.12.2025
17.12.2025
15.12.2025
10.12.2025
9.12.2025
6.12.2025
3.12.2025
1.12.2025
24.11.2025