Melih ALTINOK
2.5 yıllık Çözüm Süreci boyunca Kandil defalarca süreci sabote etti. Siyasi iradenin bölgede fiili durumu sürdürmek için aldığı riski, barış karşıtı unsurların simetrisinde savaşa hazırlık için istismar etti. Provokasyonları karşısında AK Parti hükümetinden ve devletten beklediği refleksi, sertleşmeyi göremeyince de ardı ardına "süreç bitti" açıklamaları yaptı. Ama her defasında aklıselim hâkim geldi. Ta ki bugüne değin.
Yasal kanatları HDP'nin 7 Haziran'da aldığı yüzde 13'lük oyu, devleti terör karşısında doğal reflekslerine döndürmemek için çalışan siyasi iradeyi tasfiye amacıyla kullanmasıyla son başladı. Kandil daha da fütursuzlaştı ve her gün şehitlerin geldiği bir tabloya geri döndük.
Açık konuşalım, artık ne yazık ki geride bıraktığımız Çözüm Süreci koşullarını işletemeyiz. Masayı canlarımızın üzerine deviren PKK ve HDP ile dünkü gibi bir ilişki modeli artık mümkün değil. Devlet, uluslararası meşruiyeti olan meşru müdafaa hakkını elbette kullanacak.
Gelinen aşamada başından beri barışı savunan kesimlerin bu somut durumu görmeden PKK çevresine yeniden kredi açılması talepleri ya da HDP'yi bağımsız bir irade olarak konumlandırmaları romantikliğin ötesine geçmiyor. Bu kişilerin çoğu tanıdığımız, iyi niyetlerinden de şüphe etmediğimiz isimler. Ne var ki barışın şimdi ihtiyacı olan; diyaloğu bozan tarafın açıkça tanımlanması ve onun ciddi bir özeleştiri vermesi için sıkıştırılması... Sanki bunca provokasyon yaşanmamış gibi, tarafların pozisyonlarını eşitleyen yaklaşımlar, yeniden aynı sona şahit olmamızdan başka hiç işe yaramayacak. Daha da kötüsü bu klişe tutum, megalaidealarını barışın ve çözümün önüne koşan PKK çevresinin ilkesiz stratejisinin meşrulaştırılmasına hizmet edecek.
Kürtler taraf değil
Çözüm Süreci'nde muhataplık konusunda Hükümet cephesinin dillendirdiği yaklaşımın da gözden geçirilmesi gerekiyor. Çünkü "Artık muhatap Kürt halkıdır" şeklinde formüle ettiği klişe her açıdan sorunlu.
Birincisi, devlet, halkının bir kesiminin gasp edilmiş haklarının iadesi konusunu pazarlık mevzusu yapamaz. Bu süreç, söz konusu hak gasplarının üzerinde varoluşuna meşruiyet yaratan silahlı grupla ilişkilerden bağımsızdır. Dolayısıyla öncelikli olarak Kürt sorunuyla özdeşleşme konforunu yaşayan terörist yapının silahlı mücadeleyi terk etmesini hedefleyen Süreç'te, durumları istismar edilen halk taraf ilan edilemez.
Kürtlerin sürecin muhatabı olarak kabul edilmesinin ikinci problemi de, son dönemlerdeki demokratik kazanımların, PKK'nın varlığı ve silahlı eylemleriyle gerekçelendirilmesi propagandasını güçlendirmesi. Hükümetin Kürtlere "90'lara dönüyoruz" korkusu yaşatmamak ve klasik devlet jargonuna zarar vermemek için bu söylemi dillendirdiği elbette hepimizin malumu. Ne var ki barış açısından içinde bulunduğumuz kritik aşamada artık hepimiz için en çok ihtiyacımız olan şey açıklığı elzem kılan cesaret.
O halde net konuşalım. Çözüm Süreci'nin asıl hedefi, barışı ve çözümü olanaksız kılan silahta ısrarcı unsurların tasfiye edilmesiydi. Muhatap da dünyadaki tüm benzer süreçlerde olduğu gibi elinde silah olandı. Olmadı. Şimdi ilk hedef, yeniden silaha başvuran unsurların barışı tehdit etmesini olanaksız kılmak. Bu hedefe ulaşmanın yolu da kuşkusuz kritik dönemlerde, siyaseten doğruculuğun güvenli ama faydasız sığlığından çıkıp taraf olmayı göze alabilmekten geçiyor. Tıpkı barış ve çözüm yanlılarının, 90'larda bugün PKK'nın rolünü oynayan ceberut devletin karşısında konumlandığı gibi.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019