Yıldıray OĞUR
2023 sadece Cumhuriyet’in 100. Yıldönümü değil, Ankara’da işlenen ilk siyasi cinayetin de yıldönümü.
Donanmadan ayrılmış bir binbaşı olan, ihtisasını ABD’de yapmış çok iyi İngilizce konuşan Ali Şükrü Bey, Meclis’teki muhalif İkinci Grup’un en önemli ismi ve muhalif Tan gazetesinin sahibiydi.
Meclis’teki muhalefetinin dozu Lozan görüşmeleri sırasında yükselmişti. 19 Ocak 1923’de İstanbul’dan Ankara’ya taşıyıp başyazarlığını yaptığı Tan gazetesi de Ankara’daki muhalefetin sesi olmuştu.
Ali Şükrü Bey, 27 Mart 1923 akşamı ortadan kayboldu. Aramalara rağmen bulunamadı. İki gün sonra konu Meclis’e geldi. İkinci Grup üyeleri, hükümeti sorumlu tutan konuşmalarla Ali Şükrü Bey’in bulunmasını istediler. Basın ve muhalif milletvekilleri ayağa kalkmıştı.
Muhalefetin bastırması ve Başbakan Rauf Bey’in inisiyatif almasıyla başlatılan soruşturmada savcı ve polis müdürü Çankaya’ya giderek Mustafa Kemal Paşa’nın bile ifadesini aldı.
Nihayet Ali Şükrü Bey’in cesedi Ayrancı’daki Papazınbağı mevkiinde gömülü olarak bulundu. Bu bir cinayetti.
Soruşturmada tüm deliller ve parmaklar Topal Osman’ı gösteriyordu.
Topal Osman, Çankaya Köşkü’nde Atatürk’ün muhafız alayının komutanı silahlı bir çete lideriydi.
Çember daralmaya başlayınca, Topal Osman adamlarıyla koruduğu Çankaya Köşkü’nü kuşattı. Mustafa Kemal, Çankaya’dan ayrıldı. Topal Osman’ı yakalaması için askerler Çankaya Köşkü’ne yollandı. Çıkan çatışmada Topal Osman öldürüldü.
Fakat Meclis tatmin olmamıştı. Topal Osman’ın öldürülüp öldürülmediğine inanmak istiyordu. Bunun üzerine ceset gömüldüğü yerden çıkarıldı ve Meclis’in önünde ayağından baş aşağı asılarak teşhir edildi.
Topal Osman’ın bu cinayeti neden ya da kimden talimat alarak işlediği ise aydınlatılamadı.
Bu siyasi kriz üzerine , 1 Nisan 1923 tarihinde TBMM, seçimin yenilenmesine karar verdi ve 23 Nisan 1920’de kurulan Meclis dağıldı.
Bu ilk siyasi cinayetten neredeyse tam 100 yıl sonra Ankara’nın ortasında işlenen bir başka faili meçhul siyasi cinayet, yine iktidarı çok zor durumda bırakmış görünüyor.
30 Aralık 2022 günü Ankara’da siyasetçilerin oturduğu, en iyi korunan ve en hareketli yerleşim yeri
Çukurambar’da güpegündüz öldürülen Sinan Ateş cinayetinin üzerinden 4 hafta geçti.
Ortada hala tetikçi, öldürülme nedeni ve emri verenler yok.
İstanbul Barosu’na bağlı Ülkücü avukatların kurduğu Hür Hukukçular birliğinin dördüncü haftasına giren Sinan Ateş cinayetiyle ilgili açıklamasının girişi son durumun iyi bir özeti:
“Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Doç. Dr. Sinan Ateş'in 30 Aralık 2022 günü Ankara ili Çukurambar semtinde, motosikletli iki kişi tarafından beş kurşun ile katledilmesinin üzerinden tam dört hafta geçti.
Saldırıyı gerçekleştiren kişilere, para, barınma, kalacak yer sağladıkları, olay öncesi atış talimi yaptırdıkları, olay sonrası kaçırdıkları iddiasıyla, aralarında polis memurlarının da bulunduğu toplam 18 kişi tutuklanmıştır. Suikastin tetikçisi ise hala yakalanamamıştır. Kamuoyunda infial yaratan böyle bir olayın failinin dört haftadır kaçak oluşu, tetikçinin birileri tarafından hala yardım gördüğüne işaret etmektedir.
Gelinen noktada, tutuklanan kişilerin kimlikleri, geçmişleri ve bağlantıları hususunda kamuoyuna yansıyan bilgiler ile merhum Sinan Ateş hakkında saldırı öncesi yapılan bazı sosyal medya paylaşımları ve haberler göz önüne alındığında, soruştur- ma dosyası incelenmeden dahi bu menfur saldırının adi bir cinayet değil, karanlık bağlantıları olan organize bir suikast olduğu açık biçimde anlaşılmaktadır.
11 Ocak 2023 tarihinde İçişleri Bakanı tarafından yapılan; "Olayın failleriyle ilgili herhangi bir bilinmezlik söz konusu değil. Bir kişimiz var. Onu da birçok yere baskın yaptık, bulmaya çalışıyoruz." şeklindeki açıklamanın üzerinden 16 gün geçmesine rağmen tetikçi hala yakalanarak adalete teslim edilememiştir.”
İçişleri Bakanı’nın cinayetinin hemen ardından yaptığı bu “herhangi bir bilinmezlik söz konusu değil” açıklamasından sonra aralarında MHP ve Ülkü Ocakları’nda üst düzey yöneticilik yapanların da olduğu 15 kişi daha yakalandı ve tutuklandı.
Ama Bakan’ın “bir çok yere baskın yaptık” dediği tetikçi bu açıklamanın üzerinden geçen dört haftada hala bulunamadı.
Neredeyse her gün bir konuda konuşan, polemiklere giren, operasyonları duyuran İçişleri Bakanı, bu dört hafta içinde Ankara’nın en kalabalık yerleşim yerlerinden, pek çok siyasetçinin oturduğu Çukurambar’da güpegündüz meydana gelen cinayetle ilgili bir daha konuşmadı.
Sezen Aksu’ya, Gülşen’e bile cevap veren, her gün beş ayrı yerde konuşan Cumhurbaşkanı da 4 haftadır Ankara’nın orta yerindeki bir cinayet için şu ana kadar tek bir cümle kurmadı.
Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı’nın ve AK Partililerin Ankara’nın ortasındaki bu faili meçhul cinayetle ilgili sessizliği durumun ne kadar hassas olduğunu ortaya koyuyor.
MHP liderinin “surda gedik açtırmam, arkadaşlarımı feda etmem” çıkışı da…
Muhtemelen en başta İçişleri Bakanı’nın ilk açıklamasındaki gibi cinayet hızlıca ‘aydınlatılıp’ bu cinayetin bir siyasi krize dönüşmesi engellenecekti.
Ama anlaşılan devlet içerisinde, bir Ülkü Ocakları başkanının böyle öldürülmesini hazmedemeyenler buna izin vermediler.
Dört hafta sonunda MHP ve Ülkü Ocakları’nın yöneticilerinin özel kalem müdürleri, gelen başkan yardımcıları, parti il yöneticileri, MHP genel merkezine çat kapı girebilen avukatlar, milletvekilinin evinden çıkan eski ocak yöneticilerine kadar soruşturma geldi.
Şu ana kadar ki en üst düzey isim bir Ülkü Ocaklar genel başkan yardımcısı ve MHP genel başkanının özel kalem müdürü.
Onun polis ve savcılık ifadesinde ne anlattığı gizemini koruyor. Medyaya henüz sızmadı.
Ama artık cinayeti işleyen tetikçi dışında, tetikçiler ve ikincil pozisyondaki isimlerin hepsi yakalanmış görünüyor.
Geriye artık sadece varsa talimatı veren esas isimler kaldı.
Bu yüzden de soruşturmada bundan sonra atılacak ilk adım bir siyasi krize neden olabilir.
Peki o adım atılabilecek mi?
Kolay değil.
Çünkü o adımın atılması seçime dört ay kala Cumhur İttifakı’nın sonunu getirebilir.
Ama 17 tutuklamadan sonra ve soruşturmanın bu aşamasında bu cinayet soruşturmasını seçimden sonraya ertelemek de kolay değil.
Çünkü cinayet sokakta gazeteci, siyasetçi dövdürmek gibi üzeri kapatılabilecek, görmezden gelinebilecek bir suç değil.
Özellikle de devlet katında da uzantıları olan sessiz ve derinden büyük bir öfke yayılırken.
Bu öfke karşısında daha önce üstten ve nobran bir dil kullanan MHP’li yöneticiler sessizliğe gömüldü, konuşanların ses tonları düştü, üslupları yumuşadı.
İlk gün daha mutedil açıklamalar yapan, hatta cinayetle ilgili Meclis’te soru önergesi verilmesine bile karşı çıkan Sinan Ateş’in eşinin dün MHP genel başkan yardımcısına cevap verdiği mektup da korku duvarının yıkıldığının bir kanıtı:
“Menfur bir suikast üzerinden siyasi çıkar elde etme çabasındaki izansızlar, zan altında bıraktıkları masum ve suçsuz insanların ailelerini ve çocuklarının duygularını bile göz ardı etmektedir” diyen MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’a cevap Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’ten geldi: “Bütün çocuklar elbette ki masumdur ancak bu beyefendi iki yetim evladın hayatları boyunca yaşayacakları travmayı görmezden gelip suçsuz oldukları sabit görüldüğü takdirde serbest kalacak olan isimlerin çocuklarını mı düşünmektedir?”
"Eşimin Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı görevinden ayrılmasından şehit edildiği güne kadar yaşanan süreçlerden dolayı öncelikle kendisini temize çıkarması gereken bu beyefendi, yaşadığımız tüm acılara rağmen soruşturmanın sağlıklı yürümesi adına biz konuşmazken hangi ihtiyaca binaen masum çocuklar üzerinden duygu sömürüsü yapmaya çalışmaktadır?
Maksadım, satır satır şerh düşebileceğim talihsiz açıklamaya dair cevap vermek değildir. Ülkücü Şehit Sinan Ateş'in evlatları bu siyasetçinin iğreti bir şekilde kullandığı gibi mazlum değildir, aksine mağrurdur. Çünkü benim evlatlarım; hayatı &oyunca tertemiz yaşamış ve evlatlarına şerefli bir miras bırakarak şehit düşmüş bir babanın çocuklarıdır.
Bizi herhangi partinin iç meselesi, diğer partilerle meseleleri ilgilendirmemektedir. Şehidimiz ile adalet arasına kim girmeye çalışıyor, bu vicdanları yaralayan suikasti kim aydınlatmaya çalışıyor biz ona bakıyoruz.
Gerisi bizim için lafügüzaf.
“Kör değiliz, sağır değiliz, dilsiz değiliz. Duam ve beklentim odur ki şehidimizin kırkı çıkmadan gerçekler ortaya çıksın. Tüm gerçekler belgeleriyle ortaya çıktığında bugünlerde yapılan bu ve benzeri açıklamaların mahiyeti daha iyi anlaşılacaktır. Dua ile ..."
Ama aynı cesareti muhalefetin gösterdiği, bu cinayeti aydınlatılması için hala iktidarı yeterince sıkıştırdığı söylenemez.
Kılıçdaroğlu ve Davutoğlu’nun ilk günden bu yana sürdürdüğü cinayetle ilgili kararlı tavra, cinayetin dördüncü haftasında Akşener de MHP yerine Erdoğan’a yüklenerek katıldı.
Ama hala cinayetle ilgili konuşamayacak kadar köşeye sıkışmış iktidarı zorlayan çıkışlar değil bunlar.
Halbuki seçimlere dört ay kala iktidarın başındaki en büyük bela, en zayıf karnı enflasyon değil, açık ki bu cinayet.
Faili meçhul siyasi cinayetler konusunda duyarlı sol ve liberal kamuoyu, sivil toplum da bu cinayet konusunda yeterince sesini çıkarmıyor.
İdeolojik engeller var bunun önünde.
Halbuki karşımızda Hrant Dink, Abdi İpekçi cinayetinden farksız, özel harekât polislerinin bile kullanıldığı örgütlü, bir siyasi cinayet var.
Ve bu siyasi cinayetle ilgili soruşturma şu anda devletin adli ve polis yapılanmasında büyük bir iç hesaplaşmaya neden olmuş durumda ve siyasi bir dirençle karşı karşıya.
Bu direnç ancak Susurluk dönemindeki gibi sivil toplumun ve siyasetin bastırmasıyla kırılabilir.
Bu cinayetin aydınlatılması için ses çıkarmayı sadece muhalif Ülkücülere ve ailesine bırakarak değil.
Bundan 100 yıl önce Ali Şükrü Bey cinayetinin aydınlatmayan iktidar muhalefetin tepkileri üzerine Topal Osman’ı teslim etmek ve Meclis’i feshetmek zorunda kalmıştı.
100 yıl sonra Cumhuriyet’in 100. yılında, Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarı için yapılacak en önemli iş de kutlama programları düzenlemek değil, Sinan Ateş cinayeti soruşturmasını gittiği yere kadar götürüp, aydınlatmaktır.
Yoksa Türkiye, 100 yıl sonra yine Ankara’da siyasi cinayetlerin işlendiği, iktidarların bu cinayetleri aydınlatmamak için ayak sürebildiği bir ülke olarak Cumhuriyet’in 100. yılına girer.
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanDemirtaş kararı sonrasında iktidar ‘Terörsüz Türkiye’ sınavında… 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAAİHM Kararı Kesinleşti; Demirtaş’ın Özgürlüğü, Demokratik Cumhuriyetin Vicdanıdır... 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'nin doldurduğu öbür boşluk 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDemirtaş’a tahliye 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBahçeli haklı: Ok yaydan çıktı bir kere… 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSırada Nijerya mı var? 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSiyasetin altın kuralını unutanlara hatırlatırım 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciFiyatı zengin siyaseti de fakir belirliyor 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUZombileşmiş bir toplum 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENTam 16 yıldır beklenen samimiyet! 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZHak, özgürlük mücadelesi – Devletin güvenliği siyaseti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTYüzde altmış, üç yüz kişi mi? 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Öcalan misyonu” 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜREmniyet’in yazısı ortaya çıktı! Bahis baronu nasıl kaçtı? 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMünfesih terör örgütü 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞMUHALEFETTE “DEĞİŞİMCİ”, 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYapay zekâya yatırım yapılıyor, ekonomiyi değiştiriyor ama insanlar neden daha yalnız hissediyor? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEGemi batarken… 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞEnflasyonun maliyeti daima enflasyonla mücadele maliyetinden büyüktür 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSudan savaşı, Çinli Wing Loong’a karşı Bayraktar ve savaş ağaları 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt siyasetinin eleştirisi: Pragmatizm ve “kutsal liderlik” arasında sıkışmak 1.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLU31 Mart’tan 19 Mart’a neler değişti? 1.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYa casus ya kayyım… 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİAkademi hakikatin peşinde midir? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAmalı Fakatlı 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCumhuriyet 'ilan' ve 'inşa' edilen bir devlet şeklidir 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERMea Culpa 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkan'Casusluk' dosyasında ne var? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBu bir haber değildir: Türkiye, doğal alan kaybında birinci 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm süreci… Yüzlerde hâlâ niye kaygı ifadesi var? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalProtestolar Amerika’yı sallıyor (mu?) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHukuk binasını yıkmayın efendiler 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTKürt siyasi temsili sorunu 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar dışarıda güvercin içeride şahin: Neden? 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAMilli takım ışık saçtı: Maçın kahramanını açıkladı 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları






































































































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.11.2025
29.10.2025
27.10.2025
21.10.2025
18.10.2025
13.10.2025
11.10.2025
8.10.2025
6.10.2025
4.10.2025