Yıldıray OĞUR
Yılbaşı gecesi Reina’daki katliam haberi duyulur duyulmaz önce saldırganın Noel Baba kıyafetiyle içeriye girdiği bilgisi yayıldı. Muhtemelen güvenlik kamerası görüntülerini yanlış yorumlayan biri başlattı, aynı anda 2015 yılında Samanyolu TV’de yayınlanan “Nizama Adanmış Ruhlar” dizisinde Noel Baba kostümlü saldırgan videosu yayılmaya başlandı.
Evet 2017 yılının ilk saatinde gerçekleşen bir katliam, iki yıl önce bir dizide anlatılmıştı. Fail de FETÖ’ydü.
Gözümüzün önünde darbe yapmaya çalışmış, 250 insanı öldürmüş, elinin altında cumhurbaşkanını öldürmek için yola çıkabilen MAK, SAT komandoları, Meclis bombalayan jet pilotları olan bir örgütün katliam yapması tuhaf değildi de iki yıl önce herkesin izlediği bir dizide bunu anlatmış, iki yıl sonra da bunu uygulamaya geçirmiş olmaları, buna bu kadar kolay inanmak epey tuhaftı.
Ama inananı çok çıktı. Haberleri yapıldı, siyasetçiler, gazeteciler, sosyal medyada, TV’lerde üzerine FETÖ’nün bu saldırıyla aslında neyi amaçladığı üzerine ciddi yorumlar yaptılar. İlk dört saatte olay çözülmüştü; katil FETÖ’cü bir Noel Baba’ydı…
Yalanlama ertesi gün bir gazeteciden, polisten değil, herhâlde bütün gece bu yalanın tekrarlanmasından bıkmış, biraz da bu yalanların bu kadar rahat dolaşıma girmesine sinirlenmiş gibi konuşan Başbakan Binali Yıldırım’dan geldi.
https://www.youtube.com/watch?v=2CAiIk8eZ1U
Aynı gece bu kez öfkeli laikler sahne aldı. Katliamı Diyanet’in cuma hutbesine, Noel Baba kovalamış birkaç manyağa, gazete haberine onların üstünden de bu ortamı hazırlayan AK Parti’ye bağladılar ve hakkında hiçbir şey bilmedikleri bir katliamı nefret cinayeti, yaşam tarzına saldırı ilan ettiler. Yataklarına da; bir olayı daha nefret ettikleri düşmanlarının üzerine yıkmış olmanın huzuruyla girdiler. Gaziantep’teki sokak düğününe hangi yaşam tarzı yüzünden saldırıldığı gibi sorularla da hiç ilgilenmediler. Yabancı medya da bu tezi çok sevdi, katliam haberlerini bölünmüş, İslamcı Türkiye, otoriter Erdoğan analizlerine meze yaptı.
Sonra ertesi gün bizzat İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından saldırganın tek kişi olduğu açıklandı, saldırganın içeriyi otomatik silahla tarayarak giriş görüntüleri yayınlandı. Fotoğrafları basına dağıtıldı.
Ardından bu kez FETÖ’cüler sahneye çıktılar. Sosyal medyadaki HDP’li, Amerikalı gazeteci görünümlü hesaplarından, başka bir Kırgız’ın pasaport bilgilerini katil diye açıkladılar, ABD’ye kaçmış emniyet müdürü görünümlü adamlarıyla İngilizce bunu yaydılar. Uluslararası ve ulusal medya yine sorgusuz sualsiz bu haberin üzerine atladı. Sonra o adam da ortaya çıktı, katilin kendisi olmadığını açıkladı...
Sonra sahne sırası Amerikalı Youtube müfettişlerine geldi. Alt-right denen Amerikan aşırı sağcılarının ve aşırı solcuları, millî sporları olan bu komplocu ev videolarıyla, benzer saldırı, patlama, terör olaylarını nefret ettikleri Beyaz Saray’a, CIA’ye, kartellere, Pentagon’a bağlamak konusunda mahirdiler. Bu kez kurbanları saldırıdan yaralı kurtulmuş bir Amerikalıydı. 9 arkadaşıyla o gece Reina’ya doğum gününü kutlamaya gelmiş genç Amerikalı iş adamının askerî lise mezunu olduğu, şirketinin silah sanayi üzerinde çalıştığı büyük bir sır ortaya çıkarılmış gibi videolarda ifşa edildi. Bunları Türkiye’den görenler de alıp “Katili elimizden kaçırmışız” vahlanmalarına başladılar.
Hâlbuki adamın internette herkese açık olan CV’sinde zaten askerî liseden mezun olduğu, şirketinin silah sanayinde çalıştığı yazmaktaydı. Peki iddia neydi? Bu adam mı taramıştı, yardım mı etmişti, tabii ki kimse başka bir ayrıntıya girmedi. Demek Amerika, yılbaşı gecesi İstanbul’da kulüp tarattırmak için biriyle anlaşmış, bunu da 5 dakika sonra CV’si internette bulunup askerî lise mezunu bir silah tüccarı olan genç bir ajana organize ettirmişti. Bütün bunlar da evinde oturan sivilceli bir Amerikalı youtuber tarafından deşifre edilmişti. Üst aklın hâli perişan demek bu...
Sonra Reina’nın İspanyolca kraliçe demek olduğu, aslında mesajın İngiltere Kraliçesi’ne verildiğini söyleyen de oldu (Neden İspanyol kraliçesi değil peki?), katliamın arkasında Memoli’yi bulan, saldırının “Sayın Putin’e ve Sayın Erdoğan’a” yönelik olduğunu söyleyen de...
Cumhurbaşkanı, Başbakan, İçişleri Bakanı, polisin dediklerine inanmayıp, “iki kişi gördüm”, “üç kişi gördüm” diye o karanlıkta ve kaosta ne gördüğü tartışmalı birkaç tanığın bazıları Türkiye ile ilgili yalan haberlerin kaynaklarından Dubai menşeli sitelerdeki ifadelerine inananlar, içeriye nasıl girdiğini videodan net gördüğümüz saldırganın bu işi tek başına yapmış olmasına bir türlü inanamayanlar...
Sonuç itibarıyla bu katliamı DEAŞ üstlenmiş olmasına rağmen DEAŞ’ın yaptığına pek inanan yok. DEAŞ bile yapmış olsa peki DEAŞ’ın arkasındaki güç bize ne demeye çalıştı diye bitiyor cümleler. Paris, Brüksel, Berlin katliamlarından sonra Fransızların, Belçikalıların, Almanların aramadığı, bulamadığı cevapları biz buluverdik işte. Onların sormaya çekindiği soruları biz soruyoruz. Bizim gazetecilerimiz, uzmanlarımız DEAŞ’ın arkasında ABD’yi tespit ediverdiler, Fransız, Alman bunu yapamazdı, eli kolu bağlıydı ya da işbirlikçiydi.
DEAŞ’ın arkasında birileri olabilir, yönlendiriliyor olabilir, ama şu anda bunun hakkında kimse somut olarak hiçbir şey bilmiyor. Ama somut olarak bildiklerimiz var.
AK Parti iktidarıyla Türkiye’de değil, 2003 işgaliyle Irak’ta ortaya çıkmış, Musul’u, Rakka’yı 2 yıldır elinde tutan, ABD-Rus ordusunun cephaneliklerini ele geçirmiş, Suriye’den Irak’tan daha büyük bir toprak parçasına hükmeden, dünyanın her yerinden propagandayla adam toplayan, bütün dünyanın birleşip 3 yıldır onla savaştığını ama hâlâ ayakta olan bir örgüt DEAŞ.
En önemlisi de o DEAŞ’ın bu aralar tekfir etmeye doyamadığı, başta iktidarı, bütün vatandaşlarını laik, dindar demeden ayrımsız mürted olarak gördüğü şu anda en büyük düşmanı Fırat Kalkanı’nda savaştığı Türkiye.
Türkiye ve ÖSO’nun DEAŞ için çok mühim El-Bab önünde durduğunu, her gün El-Bab’ı jetlerimizin bombaladığını; bunun son iki yılda Türkiye’deki 7. DEAŞ saldırısı olduğunu da biliyoruz.
Ama bütün bunlara rağmen, DEAŞ’la değil, sevdiğimiz komplolarla, onun arkasındaki esas güçlerle ilgileniyoruz. Haklarında hiçbir şey bilmediğimiz, elimizde hiçbir delil olmayan; olması için de hiçbir gayret göstermediğimiz gölge güçlerle boks yapıp duruyoruz.
Tıpkı 84’ten sonra yıllarca “üç beş çapulcu” deyip PKK’yla ilgilenmediğimiz gibi, tıpkı 17/25 Aralık’tan sonra üç yıl MOSSAD’ın CIA’nin taşeronu deyip FETÖ’yü küçümsediğimiz gibi sonu acı biten aynı hatayı bir kere daha yapıyoruz.
O yüzden DEAŞ üzerine kitap yazan yok, “AKP bunlara silah verdi” yalanları dışında kim bunlar diye merak eden gazeteci de yok, üç beş akademisyen dışında Türkiye’deki yapılanmasıyla ilgilenen de yok.
Din adamlarımız her fetvasını dinden çıkardığını iddia eden bu örgütün akidelerine karşı sert bir mücadeleye girmektense satrancın haram olup olmadığını tartışmayı tercih ediyor!..
Devletimiz de bu komplolardan memnun gözüküyor.
Böylece güvenlik bürokrasisi sorgulanmıyor, yeni bir şey yapmaları da gerekmiyor. Dünyanın en iyi istihbarat örgütlenmesine sahip ABD 11 Eylül’den sonra bütün istihbarat ve güvenlik organizasyonunu gözden geçirdi, açıkları buldu, biz bunca saldırıya rağmen hâlâ oturup nerede hata yapıyor olabiliriz sorusunu yüksek sesle tartışma gereği dahi duymadık. Tartışmak istesek, bunu yapacak uzman sayısı bile az.
Bütün bunlardan sonra yine de insanın içinde bir şüphe kalmıyor değil; bu saldırıyı DEAŞ yapmış olabilir mi?..
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış, Demokratik Toplum ve Demokratik Sosyalizmin İnşası.. 31.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSurvivor entelektüel! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÇözüm Süreci’nin künhüne vakıf kaç kişi var? 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUBir uğraktır sevgili… Bir durak olsa bile! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTasarruf edilecek makam aracı bulunamamış mı yani? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRCezaevinden yükselen çığlık: Yaşamak istiyorum! 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAnkara neden huzursuz? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBüyük hesaplaşmaya doğru 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın kaçınılmazlığı… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokratların çilesi 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSıfır oranlı gelir vergisi neden uygulanmıyor? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yol temizliği için harekete geçmeli 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANSiyaset kulislerinde konuşulan baskın seçim senaryosu… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYATürk futbolunun acı gerçeği: Kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluGerçekten “adrese teslim” kadro ilanı, memurken başka yerde okuma rahatlığı ve yandaş medyanın “ezbe 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Baba Evi’nde Yarenlik… 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİR"KILIÇ KININDAN ÇIKARSA!" 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciTefeci faizi gerçek ama nedeni ne? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNHepimize Yetecek Evrensel Bir Utanç 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKKM kasıtlı bir uygulamaydı, kastı da zengine servet transfer etmekti 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden çürüyor ve çürüme neden durdurulamıyor? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025
4.08.2025
2.08.2025