Akif BEKİ
Türkiye Psikiyatri Derneği, 'Yayımladığınız her şey gibi intiharın da okur ve izleyiciler tarafından taklit edildiğini unutmayın' diye medyayı uyarıyor.
Dünya Sağlık Örgütü'nün intihar haberleriyle ilgili çizdiği bir sorumluluk çerçevesi var. Burada; kurbanı kahramanlaştırmanın, eylemini yüceltmenin, cesur ve gizemli gibi sunmanın, romantize ve dramatize etmenin, yöntemini öne çıkarmanın, bir çözüm yolu olarak göstermenin sakıncaları bir bir sıralanıyor. Nasıl yapılacağını anlatır gibi özendirici ve ünlendirici değil caydırıcı bir dil kullanmaya çağırıyor.
Örneklendirmeye gerek var mı?
Her vakada izliyor, okuyorsunuz zaten sakıncalı dili.
'Çok da hayat doluydu, hiç beklemezdiniz, herkes severdi, etrafa hiç belli etmedi, sorunlu birine benzemiyordu, demek ki batağa saplandı, borç yükünün altında ezildi, çıkmaza girdi, başa çıkamadı ki son çareyi intiharda buldu, üstesinden gelemedi ki kurtuluşu ölümde aradı, kimse çığlığını duymadı, el uzatan olmadı, altından kalkamadı, yardım dilenmeyecek kadar onurluydu, gururuna yediremedi, kaldıramayınca bu hayattan çekip giderek duyarsız akraba ve dostlarıyla aldırışsız komşu, sistem ve toplumu protesto etti' diye gidiyor.
Bu anlatı setine rastlamadığınız bir intihar haberini en son ne zaman okudunuz?
Güya ağıt yakılıyor kurbanın ardından, güya yaşarken duyuramadığı imdat çığlığına kulak kesilmiş olunuyor.
Yahu yalvarıyor uzmanlar. Israrla uyarıyorlar 'etmeyin, hayati önemdedir, intihara meyilli ise etkiler tetiklersiniz, cana mal olur, kurtarılabilecek hayatları karartırsınız' diye. Ama takan kim!
1970'lerde İngiltere'de kendini yakarak intihar olayı köpürtülünce aynı yöntemle intiharların sayısı görülmedik ölçüde artmış.
Avusturya medyasına veya bizdeki köprüden atlama haberlerine kısıtlamalar getirilen dönemde belirgin azalma olmuş.
Aksi durumlarda, taklit intihar patlaması yaşandığına dair sağlam istatistikler mevcut.
Özellikle de yöntemin ayrıntılı tasviri ve büyütülmesi, ölümcül bir hata deniyor.
Yine de sorumluluk davetine icabet etmez mi bir medya, etmiyor işte. Hele sözüm ona duyarlılık kumkuması sosyal medyada hak getire, zerresi yok.
İntiharı bir politik eylem, bir protesto biçimi havasına sokan sahte duyarlılık şovları batsın.
Oynadıkları, alet ettikleri şey, insan hayatı...
Fatih'te, Antalya'da, en son Bakırköy'de art arda toplu siyanür intiharlarının ortaya çıkması tesadüf mü?
Kendileriyle birlikte ailelerini de ölüme sürüklemiş bu kurbanların kanını zehirleyen, sadece aldıkları madde değil.
'İntihar eğilimi hastalık mı ki bulaşsın, moda mı ki taklit edilsin, başka çare ve kurtuluş kalmayınca sağlıklı insanlar da intihar eder, gazetede okuyarak TV'de izleyerek kafası bulanıp kim canına kıyar' zevzekliklerini bırakalım, vebali ağır!
Tevfik Fikret’in öldürmeyen bunalımları
Everest yayınlarından beni heyecanlandıran bir biyografi çıktı: “Fikret”.
Yazarı Beşir Ayvazoğlu’nun incelik gösterip adıma imzaladığı nüshasını elden düşüremiyorum.
Büyük şair Tevfik Fikret’i, bütün yönleriyle anlatıyor. Muazzam bir emek ve içerik, su gibi akıp giden ustalıklı bir anlatım...
Okudukça Tevfik Fikret’e hayranlığımla birlikte Ayvazoğlu’nun birikimi, kültür-sanat tarihimize hakimiyeti ve kalemine saygım da bir kat daha arttı.
Arka fonda Abdülhamid’in baskıcı rejimini izleyen İttihatçıların despotik iktidarı, koca imparatorluğun göz göre göre elden gidişi, harpten harbe sürüklenen milletin perişanlıkları, her alanda çökmeye yüz tutmuş bir memleketin üzerinde dolaşan kara bulutlar ve siyasi, toplumsal çalkantılar içinde çıkış arayan aydınların ödediği bedeller, edebi kavgalar, bitmeyen sürtüşmeler, yorucu tartışmalar...Önde ise kasvet, karamsarlık ve tükenmekte olan umutlarla geçen, mücadele dolu zor bir hayatın içinde dolaştırıyor sizi.
Boğuştuğu hastalık ağrıları ve fiziki acılara entelektüel bunalımlarla ruh sancıları da eklenince dünya çekilmezleşiyor bazen Fikret’e.
Geçim sıkıntılarıyla, maddi manevi buhranlarla iyice daraldığı zamanlarda ‘ölüp kurtulsam’ dediği bile duyuluyor.
Ama en dayanılmaz, katlanılmaz hallerde dahi ‘canına kıyma’ fikri aklından geçmiyor. En bıktığı, bezdiği sırada dahi sitemkar söylenmeler dışında bırakıp gitme, ölme isteği uğramıyor diline.
Hayata nasıl zevkle bağlı olduğunu, şiirin yanında boğaza, müziğe ve resme nasıl iştiyakla tutunduğunu anlatan çok sahne var. Biri, Aşiyan’daki köşkünde devrin meşhur simaları olan dostlarına çektiği ziyafetler.
Pençesinde kıvrandığı amansız hastalık azmışken, son demlerinde bile mükellef sofraya oturma arzusundan vazgeçmiyor.
O dostlardan Halit Ziya Uşaklıgil, Fikret’in özellikle zeytinyağlı patlıcan dolmasına düşkünlüğünden bahseder. Mutfağı Bolulu aşçılara emanet eder, alafranga masa düzeninde alaturka lezzetler severmiş üstat.
Geçen salı, İstanbul’un vitrin restoranlarından Sunset’te bir yemek kitabının tanıtım etkinliğine katılmıştım. Ev sahibi Barış Tansever, yerli yabancı misafirlerine kitabı sunuyordu. 25’inci yıl anısına hazırlatılmış, İş Bankası Kültür Yayınlarınca basılmıştı. Sunset’in beynelmilel mutfağını tanıtan bir prestij eseriydi.
Orada da fark ettim ki kime bir dokunsan bin ah işitiyorsun. Sunset müdavimlerinin de eski tadı tuzu yok. Kimsenin tuzu kuru, keyfi gıcır, işleri tıkırında değil. Herkes dertli, çapına göre. Dertsiz tasasıza denk gelmedim.
Ama kimi, Fikret ve dostları gibi borç harç içinde yüzerken bile hayattan kopmamayı başarıyor. İşleri kırık bozuk da olsa, düşe kalka yürümeye devam ediyor.
Psikiyatristler Derneği boşuna, karamsarlığı yaymak yerine yaşama ve mücadele arzusu, umut aşılayan olumlu örnekleri nazara verin demiyor.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025