Aydın ENGİN
Dün Almanya, Avrupa ve Dünya için önemli bir gündü…
Almanya’da genel seçim yapıldı. Siz bu Tırmık’ı okurken Federal Almanya’da parlamento (Bundestag) seçimleri sonuçlanmış ve kesin sonuç biliniyor olacak. Seçimi başkent Berlin’de izlemekte olan Fulya Canşen ve Metin Kaan Kurtuluş’tan oluşan T24 ekibi ve İstanbul’da seçim masasının başında oturan Barçın Yinanç arkadaşımız bu önemli seçimi ayrıntısıyla, yorumuyla T24 okurlarına aktarmış olacaklar.
Yani bugünlük bana söz düşmez…
* * *
Bugün Türkiye için önemli bir gün.
HDP, uzun süredir hazırlığını yaptığı ve son günlerde CHP, İYİP ve DEVA partilerinden gelen açıklamalar yüzünden daha da büyük önem kazanan “Tutum Belgesi”ni açıklayacak.
HDP’nin Tutum Belgesi sanırım ve umarım CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kürt sorunu konusunda HDP’ye yaklaşımıyla ve Sezai Temelli arkadaşımızın –bence- yersiz ve zamansız çıkışıyla patlayan “Muhatap kim” sorusuna da açık seçik bir cevap olacak.
Hatırlayın, Kılıçdaroğlu, Kürt sorunun çözümünde muhatabın HDP olduğunu önce kendi hayatını konu alan bir belgeselde belirtti. Ardından daha da vurgulu olarak bu yaklaşımın CHP’nin resmi görüşü olduğunu açıklığa kavuşturdu.
Ardından aralarında HDP’ye yer verilmeyen 6 siyasi parti, parlamenter sisteme geçişle ilgili yol haritası için aynı masanın başında toplandılar.
Aynı günlerde İyi Parti’nin Genel Başkanı Meral Akşener Halk TV’deki söyleşide HDP ile seçim sırasında bir işbirliğine “hı” demedi ama “ı-ıh” demeden partisinin tutumunu ilerideki günlere bıraktı. (Bu arada yeri gelmişken Halk TV’deki Akşener söyleşisinde gösterdiği meslek ustalığı ve hüneri için Suat Toktaş arkadaşımıza buradan hak ettiği alkışı yollayalım).
Bu siyasete beklenmedik bir hareket getiren açıklamaların eğer bencileyin AKP medyasının ağır toplarını ve yazarlarını titizlikle izlediyseniz AKP ve MHP saflarında yarattığı panik gözden kaçacak gibi değildi.
Yine de…
Evet yine de siyasette, hele hele Facebook, Twitter gibi mecralarda ve blog yazarlarında “Muhatap kim” sorusu üstüne ahkâm kesme merakı ve ısrarı sürüp gitti ve gidiyor.
* * *
Tırmık’ta, dahası T24’de, dahanın da dahası Kürt sorunu ve çözümü üstüne sağlıklı düşünüp yazıp çizen meslektaşlarda “Kürt siyasal hareketi” terimi öncelikli ve ağırlıklı kullanılır. Çünkü bilinir ki aynı sosyal ve siyasal kökenden doğan ama farklı mücadele tercihleri olan örgütlenmeler için bu terim kapsayıcı ve kucaklayıcı bir anlam taşıyor. Deyim uygunsa aynı ağacın köklerinden fışkıran dallardan söz ediyoruz.
Kısaca “Kandil” diye adlandırılan güç, silaha başvurarak, ağırlıklı olarak Türkiye'dekiler olmak üzere, dört ülkeye dağılmış Kürtlerin tümüne hitap etme iddiasıyla hareket ediyor.
Kısaca “İmralı” diye adlandırılan güç (evet: Güç) ise tek başına Abdullah Öcalan demek. Ömür boyu ağırlaştırılmış hapse mahkûm edilen Öcalan, benzer cezaları almış başka hükümlülerden farklı olarak İmralı Adası’nda ve mutlak tecrit koşullarında tutuluyor.
Bu tecrit koşullarının hukuksal bir açıklaması, daha da önemlisi dayanağı var mı? Varsa bile ben bilmiyorum. Bu güne kadar bilene de rastlamadım. Yaşadığı koşullarda Türkiye’de olup biteni ne kadar izleyebiliyor; haber alma kaynakları nedir ve kimlerdir; bu kaynakların ona aktardığı bilgiler ne kadar gerçeği yansıtıyor bilinmiyor. (Televizyonda sadece A Haber izletiliyor, gazete olarak da Sabah filan okuyabiliyor deseler şaşırır mısınız? Ben şaşırmam)
Bütün bunlara rağmen Abdullah Öcalan Kürt siyasal hareketinin bileşenlerinden biri. Bu gerçeği göz ardı etmek başka bir gezegende yaşıyor olmakla mümkün.
* * *
Ve HDP…
Halkların Demokratik Partisi (HDP), 1991’de siyaset sahnesine çıkan, kısa ömürlü HEP’ten sonra kurulan ve ağırlıklı olarak Kürt seçmenlere seslenen ve ağırlıklı olarak onlardan oy alan, HADEP, DEHAP, ÖZDEP, DTP, BDP gibi birbirinin ardılı partilerin sonuncusu. Ama artık durmuş, oturmuş, 2015’den bu yana girdiği bütün seçimlerde yüzde 10’luk “ayıp barajı” kolaylıkla aşmış, parlamenter mücadelede zengin bir deney birikimine sahip bir parti. Lider kadrosuna sürekli hapishane yolu görünmesine rağmen diriliğini ve etkinliğini yitirmeyen, tersine artıran bir parti.
Şu anda Mithat Sancar gibi çatışma çözümleri konusunda uluslararası bir yetke olarak kabul edilen bir hukuk profesörü eş bakanlığında yürüyor.
HDP yasal bir parti ve parlamenter mücadele yörüngesinden sapmadan yürüyen bir parti. Kürt sorununun çözüm adresinin TBMM olduğunu en yetkili ağızlarından ilan etmiş bir parti…
Böyle oluşu onu Kürt siyasal hareketinin bileşenlerinden biri olmasına elbette engel değil. Onu yok sayarak siyaset yapmaya çabalayan bir “muhalefet partisi” sadece gülünç olmakla kalmaz, kendi ayağına kurşun sıktığını fark edemediği bir aymazlık içinde bocalar durur.
* * *
Artık “muhatap kim” sorusuna ve o soru üstünde yürüyen saçma tartışmaya dönelim.
Kürt sorununa içtenlikle çözüm aranıyorsa sorunun muhatabı elbette Kürt siyasal hareketi’ir. En önemli bileşenlerinden birinin HDP olduğu Kürt siyasal hareketi…
Muhalefet için bu kör “muhatap kim” tartışmasından çıkıp HDP ile masaya oturmak kadar yalın bir çözümden ötesi yok.
HDP Kürt siyasal hareketinin bir bileşeni olarak, öteki bileşenlerle en, hatta tek sağlıklı ilişkiyi kurabilecek siyasal kurumdur.
Bugün HDP’nin “Tutum Belgesi” açıklanacak. Dikkatli okunursa HDP’nin masa başında ne diyeceği, hangi ilkeler ışığında yürüyeceği o belgede açıkça yer alıyor.
Yani…
Yani boş verin “muhatap kim” zırvasıyla oyalanmayı; HDP’nin Tutum Belgesi’ni okuyun.
Ben öyle yapacağım…

Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları




























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021