Aydın Selcen
Türkiye’nin ABD veya Rusya Federasyonu'nun (RF) Suriye siyasetlerini dönüştürmeye muktedir olmadığı ortada. Üstelik, RF ve ABD’den farklı olarak Türkiye, Suriye’nin komşusu. Öyleyse kendi Suriye siyasetini değiştirecek olan Türkiye.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’li işadamlarını 7 Şubat 2019 tarihindeki kabulünde, “ABD’nin Suriye’den çekilmesinin bölgede terör örgütlerinin istismar edeceği otorite boşluğu oluşturmaması önemlidir. Biz kararlı olarak burada DEAŞ’ı sıfırlarız, El Bab’da bunu gösterdik, dedik. Ama maalesef bu adım YPG/PYD ile yürütüldü. Bunun faturasının yıllar sonra ortaya çıkacağını tahmin ediyorum. Tüm terör örgütleriyle mücadeleye kararlıyız. ABD’nin de bizimle aynı hassasiyetleri paylaştığını düşünüyorum.” dedi. Herhalde söz konusu ifadeler, hem ABD ile ilişkilerde, hem kuzeydoğu Suriye’ye karadan tek taraflı askeri müdahale konularında geniş bir virajın alınmakta olduğunu yeterince anlatıyor. Zira bu defa Erdoğan, ne mühlet koyarak zorlayıcı bir yaklaşım sergilemiş, ne talepler yerine gelmediği takdirde devreye sokulacak seçenekler sıralamış.
Ankara, ABD’ye karşı seçeneklerini Rusya’dan S-400 almak, Şam’la doğrudan pazarlığa oturmak, İran’ı çevreleme siyasetine uymamak olarak dışa vuruyor. Doğrusu, bu zayıf bir menü ve bunlar esasen yapay seçenekler. Saygın uzmanlar Sinan Ülgen ve Can Kasapoğlu’nun EDAM’ın son raporundan da görüleceği üzere, ABD’nin “tatlandırılmış” Patriot teklifi ve elinde tuttuğu (bir başka değerli uzman Prof. Dr. Serhat Güvenç’in defaatle vurguladığı gibi) stratejik bağlamda ulusal savunma mimarimiz için S-400’le karşılaştırmayacak denli yaşamsal önemi haiz F-35 kartı bu seçeneği geçersiz kılıyor. Saddam dönemi Irak’la ilişkileri çağrıştıran, Şam’ın örs, TSK’nın çekiç olacağı Esat’la temas seçeneği de Rusya’nın siyasal çözüm ve Esat’ın kendi müşterisi kalması siyasetine uymadığı gibi, Temsilciler Meclisi’nin koyduğu yasal frenle alandan ABD’nin artık çekilmeyeceği cihetle, resmin dışına çıkıyor. İran’ı çevreleme siyasetine uymamak, Almanya ve Fransa ile birlikte hareket edebilme gibi bir diplomatik manevra marjı sunsa dahi, öncelik ABD’den sarı ışık devşirme olduğunda, o da olanaksızlaşıyor.
Ekonomist Atilla Yeşilada ile Bahadır Özgür’ün 21.12.2018 tarihli Gazete Duvar söyleşisinden
Tüm bunlara ilaveten 6 Şubat 2019 tarihinde Vaşington’da toplanan “Küçük Grup” açıklamasında da (Suriye’de) “askeri çözüm arayanların tehlikeli bir tırmanmaya ve bölgesel bir infilaka yol açacakları” uyarısında bulunuldu. ABD’nin örtülü biçimde Türkiye’ye yönelik olduğu belli olan bu uyarısını yanına Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, Fransa, Almanya, Britanya’yı alarak yaptığı kaydedilmeli. Buna karşılık Ankara “o zaman ben de yanıma Rusya ve İran’ı alarak YPG’nin tepesine binerim” diyemeyecek tabiatıyla, çünkü o ikili Esat’ı ayakta tutmak için, onun davetiyle Suriye’de. Bir adım daha geri çekildiğimizde ise işte Erdoğan’ın yazının başında alıntıladığım ABD’li işadamlarına çiçek atan konuşmasına ve görselde yer alan ekonomist Atilla Yeşilada’nın elinde tuttuğu kağıda yazılı “IMF” kehanetine geliyoruz. Okura kolaylık olsun diye ben yazayım, IMF genel merkezinin adresi “19 .Cadde No. 700 – Vaşington”: Bilmem zikredebildim mi?
Özetle, Ankara için yol ayrımı Şam’la anlaşıp, ABD’yi yahut ABD ile anlaşıp Rusya’yı dışarıda bırakmak. Aynı bakımdan, orta vadede TSK denetimindeki ters L biçimindeki bölgenin (bkz. Harita) elde tutulması, ancak Cerablus’tan Irak sınırına dek 32×490 km’lik mutasavver dörtgen tampon bölgenin buna eklenebilmesiyle mümkün. FOI bölge uzmanlarından Aron Lund’un İsveç Savunma Bakanlığı için hazırladığı son raporunda dile getirdiği gibi Suriye’deki “status quo” donmuş bir çatışmaya evriliyor: Rusya desteğiyle ayakta durabilen Esat denetimindeki enkaz devlet ile Türkiye ve ABD destekli SDG’nin elindeki iki parçadan oluşan bir yamalı bohça. Diğer bir deyişle, bölgesel orta sıklet güç Türkiye’nin Suriye’deki askerin varlığı ya genişleyecek ya iki küresel ağır sıklet ABD ve RF’nin üzerinde uzlaşacağı siyasal çözüm uyarınca sona erecek.
Harita: WINEP – Fabrice Balanche
Türkiye’nin ABD veya RF’nin Suriye siyasetlerini dönüştürmeye muktedir olmadığı ortada. Üstelik, RF ve ABD’den farklı olarak Türkiye, Suriye’nin komşusu. Öyleyse kendi Suriye siyasetini değiştirecek olan Türkiye. Şam’la istihbarat teşkilatları üzerinden açılan iletişim kanalı, hakkında idam kararı bulunan Müslüman Kardeşler üyesinin Kahire’ye iadesi, Kaşıkçı cinayetinin ağza alınmaz oluşu, Başakşehir’de geçen yıl öldürülen Çeçen komutanın hamile eşinin Rusya’ya iadesi Ankara’nın diplomasi sahnesini yeniden düzenleme girişimleri olarak okunabilir. Bunların ardından, 31 Mart seçimleri geçtikten sonra ve seçimin sonuçlarına göre Suriye Kürtleriyle ya Ruslar aracılığıyla Şam’da ya ABD aracılığıyla Ankara’da masaya oturulduğunu da görebiliriz. 31 Mart’a dek ise, Erdoğan’dan ABD’ye yönelik “IŞİD’le mücadeleyi biz devralalım; Kürtlere kol-kanat geriyoruz ama PKK ile mücadele etmek zorundayız” yollu giderek cılızlaşan önerilerin süregideceğini de öngörebiliriz.
ABD’nin Kürtlere özel bir muhabbet ve Türkiye’ye özel bir husumet beslemediğini yinelemeye gerek yok. Verili durumda, ABD Bağdat’tan çıkabilecek olumsuz bir kararın önünü almak ve İran’ın etkisini sınırlamak için Irak Kürdistan Bölgesi’ni ve Kuzeydoğu Suriye’yi gri alanlar olarak tutmak durumunda. Suriye’de Türkiye’ye yapabileceği en büyük ikram Tel Abyad/GreSpi ile RasElAyn/Serekani arasından 30 km. kadar derine inen bir mini dikdörtgen cepte TSK’nın Kuzey Irak benzeri noktasal konuşlanması olabilir. Ankara’nın bu olası zayıf teklifi iç siyaset saikleriyle kabul edip, Astana Süreci kaldıracını çöpe atacağını sanmam. İyice iddialı konuşmak gerekirse Fırat’ın doğusuna tek yanlı askeri müdahale penceresi görülebilir gelecek için kapandı, artık diplomasi zamanı. Ancak dileyelim yedek kulübesine bakılıp, oradan Ali Memluk’lar, Kasım Süleymani’ler yaratılmaya çalışılmasın, iş erbabına bırakılsın. Saygıdeğer Fehim Taştekin’in “Devletler arası ilişkilerde diplomasinin yerini gizli servis almaya başlamışsa sıra dışı, norm dışı, kanun dışı iş oranı artıyor demektir.” uyarısına harfiyen katılıyorum.
Son olarak, eski Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ’un “Atatürk bugün yaşasaydı Suriye ve Irak sorunlarına nasıl bakardı?” başlıklı makalesine değinmek isterim. Sayın Başbuğ’a Atatürk yaşarken Türkiye hariciyecisinin billur berraklığında bir dille kaleme alıp, 1926 Sınır Anlaşması’yla çözülecek Musul Sorunu hakkında Cemiyet-i Akvam’ın ilgili komisyonuna sunduğu belgeleri incelemesini naçizane öneririm. Zira orada Türkiye Cumhuriyeti rakamlar vererek Kerkük dahil bölgede Kürt ve ikincil olarak Türkmen nüfusun ezici biçimde fazla olduğunu, herhangi bir kamuoyu yoklamasından da rahatlıkla görüleceği üzere Kürtlerin kuruluşu için savaştıkları Türkiye Cumhuriyeti’nin parçası olmak istediklerini belirtir. Kaldı ki cumhuriyetin kuruluşunda da kongrelerin işlevi, yine “Atatürk yaşarken” kaleme alınan 1921 Anayasası’nın ilkeleri de tarihsel veri. Dinçer Demirkent’in “Bir Devlet, İki Cumhuriyet” (Ayrıntı Yay. 2017) kitabında bunun ayrıntıları mevcut. Dolayısıyla bölgede kılıçtan kaleme dönüşün içerideki doğal uzantısı da diyaloga dönüş olmak zorunda.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
















































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.04.2025
23.02.2025
27.01.2025
9.12.2024
19.11.2024
11.11.2024
2.11.2024
1.08.2024
14.06.2024
14.04.2024