Eser KARAKAŞ
Fransa’da çok ilginç gelişmeler var ama biz kendi içimize çok dönük olduğumuz için bu gelişmeleri pek izlemiyoruz.
Mesele kendi içinde de çok çok önemli, Türkiye’yi ilgilendiren, ilgilendirecek bölümü de.
2017 Mayıs ayında Fransa’da iki turlu Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak.
İlk tura muhtemelen çok sayıda aday katılacak ama bunların arasında üç aday ön plana çıkıyorlar: Mevcut sosyalist, merkez sol Cumhurbaşkanı Hollande, Milliyetçi Cephe’nin başı Marine Le Pen ve merkez sağın adayı gibi kendini lanse eden Sarkozy.
Sarkozy’nin geçtiğimiz senelerde, 2012 öncesi cumhurbaşkanlığı döneminde Türkiye’nin AB adaylığına yaptığı olumsuz katkı malum, benim böyle bir kişiyi kalben de olsa desteklemem söz konusu olamaz ama aşağıda yazımın başlığını neden böyle koyduğumu açmaya çalışacağım.
Geçtiğimiz hafta Fransız basınına yansıyan araştırma sonuçları Milliyetçi Cephe lideri, yabancı karşıtı, ırkçı Marine Le Pen’in ikinci tura kalma ihtimalinin çok yüksek olduğunu gösterdi.
Bu durum bile başlı başına Fransa için, Voltaire’in, Condorcet’nin, Camus’nün Fransa’sı için bir felaket ama mesele şimdi ondan da öteye geçiyor.
İkinci turda Le Pen’in karşısına ya Hollande (merkez sol) ya da Sarkozy (merkez sağ) çıkacak muhtemelen.
Merkez sağda başka adaylar da var ama muhtemelen en güçlü (!) aday Sarkozy.
Le Pen’in karşısına ikinci turda Hollande (mevcut Cumhurbaşkanı) çıkarsa, geleneksel merkez sağ seçmenin oylarını ikinci turda blok olarak Hollande’a kaydıracağı çok ama çok kuşkulu.
Ya sandığa gitmezler ikinci turda, ya da oylarını kısmen de olsa Le Pen’e verebilirler merkez sağ seçmenler.
Bu durumda Le Pen’in işi çok kolaylaşıyor.
Geçmişte baba Le Pen’e karşı oyların çok büyük ölçüde birleştiği konjonktürden epey uzağız kanısındayım.
İkinci turda Le Pen’in karşısına Sarkozy çıkarsa, muhtemelen merkez sol seçmen, daha militan olduğu, Le Pen’den çok daha fazla endişe ettikleri için oylarını istemeyerek, kerhen de olsa Sarkozy’e daha büyük bir oranda kaydıracaklardır.
Bu durumda, Le Pen-Sarkozy yarışmasında Sarkozy daha şanslı duruma gelecektir.
Le Pen’in Fransa Cumhurbaşkanı olması, az bir ihtimal değil, işsizlik bir türlü düşmüyor, ekonomi anlamlı oranda düzelmiyor, hem Fransa, hem Avrupa, kanımca hem de Dünya için çok kötü bir senaryo ihtimali.
Türkiye için de durum çok vahim olabilir bu durumda.
Le Pen’in cumhurbaşkanlığında Türkiye’nin AB perspektifi kağıt üzerinde dahi bitecektir.
Unutmayalım, Fransa’da dış politika, bir bakan var ama, tümüyle Cumhurbaşkanının üzerinde.
AB perspektifinin tümüyle sonlanmasının Türkiye’de iç politikaya, ekonomiye nasıl yansıyacağını varın siz iyi analiz edin.
2017 Mayıs’ında Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı ya da devlet başkanı olarak görevde olacağı varsayımı ile, bu muhtemel konjonktürde Türkiye’nin cehennem ateşinin harareti daha da yükselecektir kanısındayım.
Batı karşıtlığı tavan yapacak, “Türkün Türkten başka dostu yoktur” saçmalığı kartı daha da fazla ileri sürülecek, demokrasi ve hukuk devleti standartları daha da düşecektir.
Böyle bir durumda hiç kimse Erdoğan’dan da zaten “Kopenhag kriterleri olmaz ise, biz de Ankara kriterleri ile yolumuza devam ederiz” sözünü hatırlamasını beklemeyecek.
Bilmem, neden “Sarkozy’i desteklemek de kaderde varmış” dediğimi anlatabildim mi?
ESER KARAKAŞ | HABERDAR
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları



















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
18.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
26.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
3.11.2025
28.10.2025
23.10.2025